Düşün Yeşim, düşün. Peri o askerden neden korktu? Bildiğimiz şeyleri gözden geçirelim önce. Kalemi tutmaya çalışıp kağıt üzerinde gezdirdim. Devrim birkaç evrak işini halletmek için evden çıkmıştı benimle de Kaya ilgileniyordu. Oyalanmam için de önüme boya ve kağıt getirmişti.Reyhan ve Caner öldürüldü, beni kurtaran Devrim ama nasıl kurtardı?
Peri'nin içindeki korkunun sebebini henüz bilmiyorum ama bu ufaklık bir şeyler biliyor.
En önemlisi o askerin bunlarla alakası neydi? Neden korkuyorduk? Olanlarla bir ilgisi vardı ama rolü neydi?
"Napıyorsun Peri Kızı?" Kaya arkamdan sinsice yaklaşınca irkildim. Kağıdımı saklamaya çalışırken "Ne çizdin bakalım?" diyip elimden aldı.
"Ya veysenee senin deyil bu eyyeme!"
"Devrim'e mi çizdin yoksa?" El becerilerim yeterince gelişmediği için minik karalamalar haricinde kağıtta bir şey yoktu aslında.
"Ebet vey aytık daha bitiymedim."
O bu halime gülerken kağıt ikimizin çekiştirmesi sonucunda ortadan ikiye ayrıldı ve ben de popişimin üstüne düştüm. Canım o kadar da yanmamıştı ama 2 yaş sendromlu bebek refleksiyle alt dudağım titremeye gözlerim de dolmaya başlayınca Kaya beni kucağına aldı.
"Acımadı ki, dimi Pericik bir şey olmadı." Şebekliğine güldüğümde rahatladı. "Birlikte yeniden çizelim mi?"
"Oluy," dedim zaten bu bedenle yapabileceğim şeyler kısıtlıydı. En azından vakit geçerdi. Hem bu elleri biraz da olsa ile yarar hale getirmek lazımdı. Biraz alıştırma yapalım bakalım...
*
"Yaşına göre gayet iyi. Bitirdiğinde çerçeveletip odama asacağım."
"Evet kendisini kaptırınca karışmadım ben de. Peri kızının gerçek bir yeteneği var." Sizi duymuyorum asla kulağım sizde değil hadi biraz daha övün beni heheheh.
Devrim ve Ogi birkaç dakika önce eve gelmişlerdi. Ogi mutfakta tıkınırken Devrim ve Kaya da sehpaya bıraktığım resmi inceliyordu.
"Tabi lan benim prensesime bak be ne güzel çekmiş çizgileri."
"Sanata yatkınlığı olmalı, kursa mı yazdırsak?" Rolüme ara verdim çünkü tam şu an Kaya'ya sen ne anlatıyon be ablam ne anlatıyon be abim dememek için zor duruyordum. Parmaklarımın kalemi düzgün tutması için bile saatlerimi harcamıştım.
Devrim "Saçmalama,"diye çıkışınca biraz rahatladım. "Çocuğumu öyle kursa falan gönderemem tutarız güvenilir bi hoca eve gelir."
Hı?
Bunlar iyice kafayı yemiş...
Neyse onlarla uğraşamayacak kadar aç hissediyordum. Sessizce yanlarından ayrılıp mutfağa girdim. Ogi ekmek arası bir şeyler hazırlamış sakince yiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mesela Yani
Teen FictionKanserin son evresindeyken yalnız hayatım son bulacaktı. Bedenimin tükendiğini hissediyordum evet, ölüyordum ya da öldüm sandım, hayatımın devrime uğradığını çok sonradan fark edecektim.