"İris!?"
Sanki bir kaç dakikadır uyuyordum ve bu ses hortlamama sebep oldu. Boğuk bir sesle;
"Efendim?" Dedim yarı kapalı gözlerimle.
"Bu ne hal?! Siz, ikiniz neden aynı yataktasınız?"
Doğrulup etrafıma bakındım.
"Ha şey... Dün akşam yanımda kalması gerekiyordu. Çünkü..."
Dedim yatağın içinden ayağımı çıkarmaya çalışırken.
"Çünkü?" Diye açıklama bekliyordu. Ayağımı çıkarınca gözleri büyüdü
"Ne oldu senin ayağına?!"
"Iı...koşarken ayaklarım birbirine dolandı yere düştüm." Harika sesim titremişti ve kulaklarım yanmaya başlamıştı. Yalan söylemede on numaraydım! Gözlerini devirdi.
"Evet şimdi gerçek sebebi duyayım."
"Dedim ya ayağımı burktum."
"İris!"
"Biri ona çelme taktı."
Evet müdahale eden Atakan'dı.Annem dayanamayıp bandajı açtı. Ah, bu kadarını ben bile beklemiyordum. Bayağı morarmıştı.
"Bunu yapan kim?"
Evet annemle aramız muhteşem iyi değildi. Sıradan anne-kız ilişkimiz bile yoktu ama beni korurdu çünkü 'eksik' büyümüştüm. Bunu bana karşı bir borçmuş gibi görüyordu.
"Uzun hikaye Şebnem Teyze. Sen uyu, dinlen. Ben onu hastaneye götürürüm."
"Evet Atakan Bey senle de konuşacağız. Aynı yatakta uyumaya mecbur değildiniz!"
"Tamam tamam. Sen dinlen şimdi."gayet sakimdi böyle konuşurken. Annem onaylamaz şekilde başını iki yana salladıktan sonra çıktı. Annemin çıkmasıyla Atakan kendini yatağa attı. Ardından bende attım. Sabahım 7'siydi.
"Sana sarılabilir miyim?"
"Neden ki?"
"Saçın çok güzel kokuyor ve belin fazla ince sanki elini kolunu koymak içinmiş gibi."
Yorganı kalınlaştırarak aramıza koydum.
"Yoksa bana güvenmiyor musun?"
"Hayır sana güveniyorum. Erkeksi dürtülerine güvenmiyorum."
"Ah, onlara ben de güvenmiyorum."
Dedi elini boşlukta savururken.
Başımı öpüp sıkıca sarıldı. Onun yanında daha huzurlu hissediyordum. O mayışıklıkla kendimi uyku çukuruna attım.••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
Çantamdan anahtarı çıkarıp kapıyı açtı. Annem hala uyuyor olmaydı. Odama çıkarıp yatağa yatırdı.
"Başka bir isteğiniz var mı küçük hanım?"
Gülüp laptopumu istedim. Şarja takıp kucağıma koydu.
"Ben şimdi çıkıyorum. Ama bir sorun olursa hemen arıyorsun. Tamam?"
"Annem evde zaten merak etme. "
"Olsun sen ara beni." Yanaklarımı öpüp çıktı.
Canı sıkılınca araştırma yapan tiplerdendim. Sosyal medyayla aram hiç iyi değildi. Daha önce duyduğum, merak ettiğim şeylere bakardım. Yine öylesine dolanıyordum ki telefonum çaldı. Telefonu çok kullanan tiplerden değildim. Ya annem ya Atakan ya da Leyla Abla arardı ama bu sefer telefon ekranında yabancı bir numara vardı.
"Efendim?"
"İris senle mi görüşüyorum?"
"Evet ama ben tanıyamadım."
"Ben Filiz."
"Ha Filiz. Nasılsın?"
"Asıl sen nasılsın ayağın nasıl oldu?"
"Az önce hastahaneden geldim. Bir kaç krem aldım. O kadar. Önemli bir şey yok."
"Sevindim."
Ne denirdi buna. Yine insanlarla konuşamıyordum işte.
"Teşekkür ederim?"
Bu mu söylenirdi.
"Her neyse kendine iyi bak. Dinlen daha fazla rahatsız etmiyeyim."
"Aradığın için sağ ol."
"Rica ederim. Görüşürüz."
"Görüşürüz."
Numaramı Atakan'dan aldığımı tahmin etmekte güçlük çekmiyordum.Laptopu kapatıp baş ucumdaki komodinin üzerine koydum ve uyumaya karar verdim.
Çok geçmeden beni uykumdan alıkoyan şey telefonumun sesiydi. Rahatsızca açtım.
"Ne var Atakan?"
"Neredesin o bilgisayarı boşuna mı verdim sana. Skype'a geç!"
"Uyumak istiyorum buradan anlat."
"Görüntü lazım."
Huzursuzca iç çekip telefonu kapatım bilgisayarı açtım. Direk Atakan'a bağlandım.
"Ne oldu?"
Dolabını karşısından sesleniyordu. Ekrana yaklaştı ağzı 'o' şeklini almıştı.
"Tanrım, hayalet gibisin!"
"Şu an umrumda değil uyumak istiyorum acele etsen iyi olur."
"Pekâlâ, sana bir kaç şey göstereceğim beğendiğin şeyleri giyeceğim. "
Neredeyse 15 dakika sonra mavi bir gömlek,
Siyah kot ve ceket beğenmiştik. Ceketin modeli spor olduğundan yaşına uygun görünüyordu.
"Randevun kimle ?"
"Filiz." Dedi sırıtarak. Alt çenem klavyeye düştü. Biraz sonra toplayıp bana keyifle bakan suratına odaklandım.
"Şaka mı?"
"Tabii ki hayır! Ultra yakışıklılığım ve tipimle onu bir telefonla ayarttım. Ve onunla fantastik bir gece geçireceğiz!" Dediği şeyi anlayabiliyordum be mide bulandırıcıydı. Tiksinerek baktım ona.
"Her neyse yeter bu kadar. İyi geceler."
"İyi geceler uyuyan güzel."
Ekranı indirip yataktan kalktım. Mutfağa indiğimde annemin bir şeyler hazırladığını gördüm. Onunla bir şeyler atıştırıp yatağıma döndüm. Çok fazla uyuyordum evet ama karşı da koyamıyordum.