"Bende inanmak noksanmış. Beni bu kadar çok sevdiğine bir türlü inanamadığım için, sana aşık olmadığımı zannediyormuşum..."
~Kürk Mantolu Madonna
Sabahattin Ali~29.BÖLÜM: BARIŞ'N LAL'i
Lal'in ağzından;
"Aşk hiç de sizin söylediğiniz basit sempati veya bazen derin olabilen sevgi değildir. O büsbütün başka, bizim tahlil edemediğimiz öyle bir histir ki, nereden geldiğini bilmediğimiz gibi, günün birinde nereye kaçıp gittiğini de bilmeyiz."
Elimdeki kitabı kitapçı rafına yeniden bıraktığımda dudaklarımda belli belirsiz bir tebessüm vardı. Yaklaşık bir saattir kitapçı da kitap sayfalarını karıştırıyor kitap sayfalarında kendimi bulmaya çalışıyordum. En son okuduğum alıntı Kürk Mantolu Madonna'ya aitti. Kendimi sayfalarını karıştırdığım kitaplar arasında en fazla bu kitaba yakın hissetmiştim. Anladım ki kendimizi bulabilmek için doğru yerde aramamız gerekiyormuş. Belki bir şarkı nakaratında belki bir şiir dizesinde Belki de bir romanın son sayfasında kendimizi bulabilirdik. Yeter ki doğru zamanda doğru yerde arayalım...
"Bende inanmak noksanmış. Beni bu kadar çok sevdiğine bir türlü inanamadığım için, sana aşık olmadığımı zannediyormuşum..."
Durdum. Adımlarım yere çakılı kaldı. Arkam dönük olsa da duyduğum sesin kime ait olduğunu idrak edebiliyordum. Aşinası olduğum ses bir kez daha kulaklarıma dolarken gözlerimi usulca kapattım.
"Bunu şimdi anlıyorum. Demek ki, insanlar benden inanmak kabiliyetini almışlar."
Barış... biraz önce satırlarında kendimi önce kaybedip sonra bulduğum kitabı bıraktığım raftan alıp, satırlarla ulaşmıştı önce kulaklarıma sonra kalbime... Belki bu satırları bir başkası okusa yalnızca hoş gelirdi gözüme. Hoş gelen tek kısım ise Sabahattin Ali'nin satırları olurdu. Ama Barış'ın sesi satırların nefesi oldu sesi oldu kalbi oldu. Gözlerime bakıp anlatamadıklarını satırlarla ulaştırmıştı sanki, sevgisine hasret kaldığım kalbime. Düşüncelerimin arasında Adım seslerini işittim. Giderek yaklaşıyordu.
"Lal..."
"B-Barış?"
Barış tam karşıma geçtiğinde gözlerimiz birleşmişti. Gözbebeklerimin titrediğini hissettim.
"Kürk Mantolu Madonna demek... Okumuş muydun?"
Barış'a sorduğum soru dudaklarımdan titrek bir nefes eşliğinde dökülmüştü.
"Okudum. Defalarca belki... Ya sen? Dakikalardır bu kitaba bakmanın özel bir sebebi var mı?"
"Sen... Ne zamandır-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AKASYA
ChickLit"Bu çocuğu tanıdığımı hissediyordum. Çok yakından tanıdığımı... Sanki benim bu çocukla bir hikayem olacaktı ve bu hikaye Ya yaşanmıştı yada yaşanmak üzereydi..."