Felixten
Sabah alarm sesi ile resmen yatağımda sıçradım. Ben bu okulu kuranın te ebesini seveyim. Neyse ben Felix yani Lee Felix. Başka ne desem... Ha ben 17 yaşındayım. İşte bu da benim bok gibi olan hayatım.
Alarmı kapatayım derken yere düşürmüştüm telefonumu. Telefonum benim için en önemli 3. şeydi. Çünkü birinci ailem ikincisi arkadaşlarım Jisung Jeongin ve Seungmindi. Onlar gerçekten sadık ama bazende deli danalar gibi tepinebiliyordu. Daha doğrusu hep tepiniyorlar ama neyse.
Annem hayla odadan çıkamdığımı görüp odama sanki savaş varmışcasına dalıp o akm 24 gibi olan terliği alnımın tam ortasına fırlattı. Anlamıyorum bu anneler çocuklarına bakmak için doğurmuyormu. Neden sürekli terlik yidiriyorlar. Onların canı can ama bizimki de patlıcan. Ama daha fazla konuşursam konuya gelemeyecek o yüzden bu kadar yeter.
Annem o terliği attığında tam anlımın ortasına gelmişti. Mübarek terlikte taştan ibaret amk. Neyse. 30 saniyeliğine Azrail ile kahve içip geldikten sonra acıyla kafamı kaldırıp bana şefkatle bakan (!) bir anne vardı. Lan kadının gözlerinden alev mi çıkıyo yoksa ben mi deliriyorum. Annem bana sanki öldürüp cesedimi çin seddinin sonuna atacakmış gibi bakıyordu. Altıma ne kadar sıçmamaya çalıştığımı görseniz varya. Birden annem üstüme üstüme gelmeye başladı. O geliyo ben geri gidiyom. Eee biz napıyoz. En sonunda yataktan götümün üstüne düşünce annem anırmaya başladı.
-" Anne ne gülüyon ya "
Annem hayla gülerken konuşmaya çalışıyordu.
-" S-SEN PUHAHAHAHAHAH "
Bir anda yükselip bağırdım.
-" ANNE YETER "
Anne gülmesini durdurup beni gebertecekmis gibi bakıyordu.
-" Sen bana mı bağırdın)
-" Y-yok annecim ben kendime kızdım sadece "
Yine o kazanmıştı. Bu annelerin kaç kişiliği var merak ediyorum. Çünkü bir kızıyo sonra üzülüyo ve sonda da bizimle mutlu oluyo. Anlamıyorum bunları. Zafer gülüşünü attıktan sonra konuşmaya başladı.
-" Hahaha ben kazandım yine hahaha "
Kendimi o an öldürmek istediiiim. Ama yapmadım.
-" Tamam ben okula gidiyorum baay "
Odadan koşarak çıkarken annemin bağırış seslerini duyuyordum.
-" ÇIKARKEN ÇÖPÜ AT "
-" TAMAM ATARIM "
Diyip evden çıktım. Hemen telefonu çıkarıp Jeongini aradım. Çünkü kendisi tam bir bebek ve evden çıkarken kaybolursa bizim bebeğimiz olmazdı. Jeongin hepimizden bir yaş küçük. Kendisi bebek gibi davranır. Ama hepimizden daha fesattır. Bu nası bebek amk. 24. aramamdan sonra açtı.
-" Ulan neden açmıyorsun "
-" Ya hyung annemden azar yiyordum "
-" Hee tamam neyse okula geliyonuz mu "
-" Evet seungmin hyung ve jisung hyung geliyor mu "
-" Onlar her türlü geliyorlar "
Jeonginle konuşarak okula gidiyordum. Okula vardığımda Jisung ile Seungmin kapının önünde bekliyorlardı. Hemen Jeongine söyleyip telefonu kapattım. Okula adım adar atmaz Jisung üstüme atladı. Özürlü ama seviyom ha bunları. Ben boğulurken Seungmin Jisungu durdurmaya çalışıyordu. En sonunda durduğunda ayağa kalkıp nefes almaya başladım. Resmen oksijeni bitirdim aq.
-" JİSUNG ALLAH BELANI VERMESİN NAPIYON SABAH SABAH AMK "
-" LAN NERDESİNİZ SİZ JEONGİN NERDE "
-" Burdayım hyung "
-" ANANI SİKİM "
-" LAN ÖDÜM BOKUMA KARIŞTI ÖYLE GELİNİR Mİ LAN "
-" Lan ne kadar korkaksınız "
-" Evet amk bebek ekmek haklı "
-" Ya daha kaç kere söyleyecem ben bebek de-ği-lim "
-" Seungmin uğraşma BRBEKLE "
-" Felix ağzına sıçıcam kaç bence "
-" AAAAAA LAN HELP ME "
-" LAN GEL BURAYA "
Jeongin beni sanki olimpiyat şampiyonu gibi koşturuyordu. Okulun bahçesindekiler bize ' mal mı bunlar ' bakışı atıyorlardı.
Yazardan
Jeongin ile Felix bahçede koşarken sadece bahçede ki insanların onlara baktıklarını sanıyorlardı. Ama bilmedikleri yani daha doğrusu kimsenin bilmediği bir şey vardı. Hyunjin Minho Bangchan ve Changbin o dörtlüyü izliyorlardı. Yani aşık oldukları çocukları.
Dersin başlamasına 10 dakika kala Felix lavaboya gitmişti. Ama başına geleceklerden habersizdi. Okulun koridorunda yürürken bir tane simsiyah giyinimli adam onu izleyip sırıtıyordu. Felix açıkçası tırsmıştı. Bu adamı daha önce görmemişti. Onu boş vermeye çalışarak lavaboya gitti. Ama adam onu takip ediyordu. Felix bir tane tuvalet kabinine girip işini hallettikten sonra ellerini yıkarken içeri az önce gördüğü adam girip kapıyı kilitlemişti. Adam Felixe yaklaşıyordu. Felix ise geri adım atıyordu. En sonda sırtı soğuk duvar ile buluşunca durdu.
-" Sen kimsin "
Dedi titrek sesiyle.
-" Yeni sevgilin "
Bunu duyan Felixin gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Bu adam ne saçmalıyordu.
-" Ne saçmalıyosun sen! "
-" Hm acaba biraz eğlensek mi "
-" İMDA-
Sözünü kesen şey ağzına tutulan mendil olmuştu. Bilinci kapandığında adam Felixi kucağına alıp lavabodan çıkmıştı. Okulun kapısına geldiğinde kapıyı korumalardan biri açıp onların girmesini bekledi. Ve sonra bir yere sürmeye başladı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Off ben bu fice ısınamadım ya arklar ben o minsung ficine yb atmak istiyorum ama oy gelmediği için atmıyorum ve bu fici sıkıldığım için yazıyorum ama beğenilirse silmem zaten silmeyecem 687 kelime yazdım amk neyse hoşçakalın hyunlixle kalın baaaay's
