28☆

241 18 94
                                    

gunah olmasa aticam kendimi bu camdan.

"Jeongin..Bu hâlin ne senin, Jeongin iyi misin? Kalk lütfen."

Felix'in sesiyle uyanmıştı Jeongin, daha yeni uyanmıştı bu yüzden başta bir tepki vermedi, sonra Felix'e cevap verdi, "Hm, iyiyim merak etme." Felix neredeyse ağlayacak gibiydi hemen Jeongin'in yanına oturdu ve ellerini tutarak konuşmaya başlamıştı, "İyi değilsin Jeongin, ne zamandır birbirimizden bişey saklıyoruz, ne yaptında bu hâle geldin? En yakın arkadaşınım ben senin neden bana söylemedin?"

Haklıydı Felix, hepsi birbirinin beş yaşından beridir tanıyor ve Jeongin'in zor bir durumda olmasına rağmen bunu en yakın arkadaşına anlatmaması, Felix'e göre çok kırıcıydı.

"Özür dilerim, zamanım olmadı hem sizin keyfinizi bozmak istemedi-" Jeongin'in sözünü kesen şey Felix'in biraz sinirli ses tonuydu, "Ne keyfi ya?! Sen bu hâldeyken benim keyfimin önemi var mı? Herşeyi anlat bana nasıl bu hâle geldin?"

Mecbur anlatıcaktı genç oğlan yaşadığı şeyleri, arkadaşına anlatmamasının sebebi kesinlikle güvenmediği için değildi sadece arkadaşlarının onun derdi yüzünden keyiflerinin kaçmasını istemiyordu.

"Tamam anlatacağım bir akşam babam bana sırf Hyunjin ile sevgiliyim diye vurmuştu, o gün Hyunjin evime gizlice geldi ama akşam gitmeyi unuttuğu için sabah gidecekti. Sabah gitmemiş babamla benim aramdaki konuşmayı dinlemiş sonra dayanamayıp aşağı bizim yanımıza geldi ve babamla tartıştılar sonra benide aldı ve evden çıktık, akşamda babam bana bunu yaptı." diyerek en son yara izlerini göstermişti oğlan, yüzünde, kollarında, boynunda bir sürü yara izleri vardı ve bunlar sadece bazılarıydı.

"Neden gelmedin bana Jeongin?" diye sormuştu sarışın oğlan arkadaşının vücudundaki yara izlerine büyük bir pişmanlık duygusuyla bakarken. Eğer arkadaşının bu durumda olduğunu bilseydi elbette yardım ederdi, "Özür dilerim, ilk sana söylemeliydim affet lütfen."
Felix anlamaz gözlerle ona bakıyordu gerçekten küseceğini mi sanmıştı?

"Asla küsmem sana Jeongin."

İkili birbirlerine ayrılamayacakmış gibi sıkı sarılırken aniden sarışın oğlanın aklına okula gitmesi gerektiği gelmişti "Jeongin, okula gitmem lazım ve sen sakın gelme." Jeongin anlayamamıştı arkadaşının dediği şeyi "Nedenki? Bende gelmeliyim, babam çok kızar."

"Ama...tamam gel."

Jeongin'in babasının ona tekrar şiddet uygulamasını istemediği için kabuk etmişti Felix onun okula gelmesini, yoksa asla istemezdi.

Felix odadan çıktıktan sonra Jeongin okul için hazırlanmaya başlamıştı ancak maalesef her yerinde olan yaralarına bir çözümü yoktu, böyle okula gitmek zorundaydı. Dişlerini fırçaladı ve yüzünü iyice yıkadı, dış görünüşünü zaten sevmeyen birinin hergün başka bir yarası daha olması kötüydü Jeongin'e göre.

Zaten sevmiyordu o kendini

Kendini bu camadan atabilirdi ancak arkasında bırakacağı şeylerin zarar görmesini istemiyordu.

Sonra hızlıca formasını giydi Felix'i daha fazla bekletmemek adına. Birlikte Jeonginlerin evinden çıkıp, Jisung ve Seungmin'i de aldılar ve otobüse binip okullarına vardılar, otobüste onlarada Felix'e anlattıklarını anlatıyordu genç oğlan. Jisung ile yol boyunca sarılıp el ele tutşmuşlardı, Jisung hep zor zamanlarında birine sarılır ya da elini tutardı bu seferde o bunu Jeongin için yapıyordu. Bu ikisi içinde çok tatlı ve ince bir düşünceydi

Kapının önünde onları Bangchan, Changbin ve Minho bekliyordu, açıkçası Jeongin'in gözleri Hyunjin'i arıyordu ve onu aralarında görememişti. Mutsuz bir şekilde okul kapısından girdi.
"Size süprizimiz var, Jeongin en çok sen sevineceksin bu süprize." demişti kızıl saçlı oğlan ancak bir sorun vardı Jeongin'e ne olmuştı böyle? Yüzü yara içinde!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 22 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Don't Leave Me / HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin