7☆

291 37 25
                                    

Selam yaşadığı belli olmayan 60 okuycum😠
Yazarınız çok mutsuz😟sevdiği ona yazmıyor😭😭
neyse size iyi okumalar (oy verseniz belki mutlu olurum😘)

Jeongin'den
Hyunjin'e sımsıkı sarılarak uyanmış buldum kendimi, yakından daha güzel gözüktüğünü söylemiş miydim?
Onun uyanmaya başladığımı görünce,

"Günaydın hyung!" demiştim, karşılık vermemişti daha yeni uyandığındandur diye düşündükten sonra,
"Günaydın Jeongin-ah~"

Gülümsemiştim daha sonra uzandığım yerde oturur pozisyona gelmiştim Minho ve Jisung'a baktığımda burun buruna uyuduklarını görmüştüm. Telefonumdan saate baktığımda 06:37 olduğunu fark ettim, saat dada çok erkendi. Şaşırdığımı gördüğü için ne olduğunu merak eden gözlerle bakan Hyunjin'e "Saat daha altı buçuk." demiştim, o da şaşırmıştı.

"O zaman biraz daha uyuyalım." diyip uaznmıştı daha sonra kolumdan tutarak,
"Jeongin-ah~ yanıma gel uyuyalım."
Dediğinde bende onun yanına uzanmıştım.

Hyunjin hiç sinir hastası birine benzemiyor, bana karşı çok tatlı davranıyor nasıl sinir hastası olabilir diye düşünüyordum. Acaba iyileşmesi ne kadar sürecek? Bana bir gün çok sinirlenirse vurur mu acaba? diye kafamda anlamsız bir sürü sorun vardı. Diyelim bir gün Hyunjin'le buluştum o birine çok sinirlendi ve kavga etmeye başladılar napıcağım?

Hyunjin gözümü bile kırpmadan sadece düşündüğümü görünce sordu,
"Innie~ ne düşünüyorsun?"
Cevap vermemiştim gözüm dalmıştı ve sadece birşey düşünüyordum.
"Jeongin-ah iyi misin?" dediğinde ona bakmıştım.
"Ha, evet iyiyim n'oldu?"
"Ne düşünüyordun?"
"Boşver hyung, hadi uyu uyu." dediğimde gülümsemeye başlayp, gözlerini kaparmıştı. Çok tatlı gözüküyordu.

. . .

"Jeongin, hadi lan kalksanıza saat dokuz olmuş."
Jisung'un sesiyle kalkmıştım. Hyunjin hâlâ yanımdaydı Minho'da uyuyordu.
"Noldu Jiss?"
"Acıktım."
Acıkmadığım için Jisung'u anlamıyordum, saate baktığımda dokuz olduğunu fark ettim.
"Baksana başka kimse kalkmış mı?"
"Birkaç kişi var."
Jisung ve ben kalkmış giyinmiştik daha sonra Jennie hocanın çadırının önündeydik.
Hoca kalkmıştı,

"Günaydın çocuklar, n'oldu?"
"Hocam ne zaman yemek yiyeceğiz?" diye sordu Jisung
"Yemekler hazır Jisung, masalara koyulduktan sonra yiyeceğiz hadi herksein çadırını gezip kalkmalarını söyleyin bakalım."
Öğretmenin dediği gibi herkesi uyandırmıştık Minho ve Hyunjin dışında.

Bizim çadıra girdiğimde hala uyuduklarını fark ettim, aslında Hyunjin'i uyandırmak istemiyordum ama hocalar söylemişti kalkmaları gerektiğini.

"Hyunjin, Hyunjin kalk hadi yemek yiyeceğiz."

Sonunda kalkmıştı çadırdan çıkıp ikisininde giyinmesini beklemiştik. Geldiklerinde Hyunjin'in başına top çarpmıştı.

Hassiktir, yine mi?! Kesinlikle sinirlenicek.

Hyunjin sinirli bir şekilde etrafa bakıyordu. Tam o sırada topu atan kişiler yanına geldi, ve özür dilemeye başladılar.
"Çok özür dileriz gerçekten yanlışlıkla oldu."

Tam o sırada ben Hyunjin'in yanına geldim,
"Boşver onları hyung, kahvaltı yapalım hadi gel."

Hyunjin'i elinden tutup oradan uzaklaştırdım hala biraz sinirli gibi duruyordu ama daha iyiydi

"Hyung, iyi misin?"
"İyiyim galiba."
"Sinirlenmiş gibi duruyordun daha sonra pişman olacağın şeyler yaşamaman için seni oradan uzaklaştırdım-"
Hyunjin anında sarılmıştı bana sözüm yarıda kalmıştı.
"Beni anladığın için teşekkürler jeong."
"Rica ederim hyung."

Don't Leave Me / HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin