Şimdi...
O saçma sapan kamp gecesinin ardından 1 ay geçmişti ve 1 ayda da neler neler değişmişti. Ailelerimiz 1 aydır sadece okula gidip gelmemize izin veriyor çünkü kasaba halkı o geceyi duymuş ve yine saçma sapan bir laneti sebep tutuyor. Açıkçası o akşam korkmadım değil hatta sanırım en çok ben korkmuştum ama kendime 'Hayır böyle bir şeye imkan yok!' diyorum.
Rose'u o gece bulduğumuzda bir ağaca yaslanmış halde bulduk başında da kan vardı ve kendinde değildi. Birinin ona vurduğunu düşündük. Hemen hastahaneye götürdük. Kafası bi yere çarpmış büyük ihtimalle ve kaburgalarında ve bazı kemiklerinde ezikler vardı. Doktordan duyduklarımız bunlar... Tabii geçici hafıza kaybı yaşadı bir süre fakat 1 ay düzelmesine yetti. Bir sorun var ki hala o gece birisi tarafından dövüldü mü yoksa düştü mu o bölümü hatırlayamıyor. Lily ve arada bir ziyaret ettik tabii ama o olaydan sonra parçalandık tabi. Ama bugün taburcu olacak yani ona bir süpriz hazırlamalıyız. Tanrım buna bayılacak! O çok sevdiği Topshop eteğini de giymesini sağlayacağım yani deli olacak.
Ben böyle yolda kendi kendime planlar yaparken karşıda Luke'u görüyorum. Nerden çıktı bu çocuk? Yoksa kasabaya geri mi dönüyor? Luke, Suze'un abisi. Önceden Suze'la çok iyi anlaşırdık fakat bir gün aniden kayboldu ve 1 yıl sonra trafik kazasında öldü denildi. Suze'la en iyi anlaşan Rose'du en çok onlar her şeylerini paylaşırdı. O kaybolduktan sonra biz tam bir üçlü haline geldik. Rose'a destek çıktık.
Suze gerçekten en güzel ve popüler kızlardan biriydi fakat gerçekten içinde kocaman bir karanlık vardı. O kötüydü ve bir o kadar da iyi. Ama eğlenceli biriydi. Biz arkadaştık -hiçbir sırrını paylaşmayanlardan- ve eğleniyorduk. Ona bir şeyimizi anlatmıyorduk fakat o her şeyimizi biliyormuş gibiydi. Bunun için birçok kez Rose'u sıkıştırdık 'Sen mi anlattın?' diye. Ama o anlatmadığını söylüyordu ve biz ona inanıyorduk.
Luke beni gördü. Artık arkamı dönüp kaçamam gerçi bunu istemiyorum neden geldiğini merak ediyorum çünkü trafik kazası olayından sonra buradan taşınmışlardı. Kızlarla gerçekten o olduğundan emin değildik çünkü ceset yanmış ve tanınmaz bir haldeydi ama DNA örneğiyle o olduğu ortaya çıktı. Biz sadece kendimize inandıramıyorduk bu durumu sanki her an bir yerden çıkacak ve 'Hey sürtükler burası cenaze evi gibi sizin derdiniz ne? Ah Lily ağzındaki çikolatayı sil sonra neden bir sevgilim yok diye ağlıyorsun ve Kaylee! Öyle aptal aptal durma ne oldu size böyle çabuk masaj yapman lazım bana yoksa Grandholl'deki çocuğa mı yapmak istersin? Hı? Haha şaka yapıyorum o olayı herkes biliyor değil mi? Kızlar? Rose nerde? Kesin alışveriş yapıyordur tabi ve bir yerde birileriyle kırıştırıyordur. Ah bu kıza yanlış örnek olmak çok hoşuma gidiyor!' diyerek kahkahalarını basacak.-Hey Luke! Yoksa geri mi döndünüz?
-Ah merhaba Kaylee. Hayır şu an sadece ben varım. Bir olay üzerine geldim buraya polis oldum da.
-Ah inanmıyorum bu harika. Sen gerçekten çok değişmişsin.
-Evet. Sen de öyle.
-Peki olay ne? Ve ne kadar kalacaksın?
-Aslında sizin de bildiğiniz bir şey. Bir kamp gecesi ve olanlar işte. Sanırım sadece bir fırtına değilmiş. Orada kaybolanlar olmuş. Ve bazılarından da cesetleri bulunan...
-İnanmıyorum uzun zamandır bu konuya kulaklarımı kapatıyordum. Bu kadar ciddi olduğundan haberim yoktu. Bu dehşet verici.
-Evet ve siz de oradaydınız yani size de ihtiyacım olacak ama önce dinlenmeliyim.
-E-evet sorun değil. Hoşgeldin.
-Teşekkürler. Görüşmek üzere.
***
Eve döndüğümde hemen Lily'e hazırlıklar için mesaj atıyorum ve 'Tamam. Rose'un evinde buluşalım.' cevabını aldıktan sonra direk çıkıyorum. Bakıyorum o da çıkmış ve Rose'un kapısının önünde buluşuyoruz.
-Luke burada.
-Ne? Suze'un abisi olan Luke mu?
-Evet aynen o canım.
-Neden gelmiş?
-Polis olmuş ve inanamazsın o resmen ayaklı bir felaket olmuş gerçekten çok yakışıklı ve-
Tam o an Rose'un annesi kapıyı açıyor ve 'Ah kızlar gelmişsiniz neden orda duruyorsunuz gelin içeri!' deyip bizi eve davet ediyor. Bu konuyu sonra konuşacağımıza dair bakışıyoruz ve hazırlıklara başlıyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖTÜLÜK
Literatura FemininaBir geceyle gelen fırtına ardından daha neleri getirebilirdi? Çoğu için bir efsaneydi aslında. Ama o bir hayalet ya da canavar değil. Syphnx'in üzerini karanlık bir 'kötülük' kaplamıştı. Kötülük her şeyi biliyor ve en karanlık sırları ortaya çıkarıy...