HUSBANDS

19.Bölüm

Jungkook mutfak tezgahına yaslandı ve ağzından kırık bir iç çekiş çıktı.

O da diğer normal insanlar gibi sevmek istiyor.

Ama neden bu kadar zor?

Neden bu kadar farklı olmak zorundaydı ki?

Genç olanın peşinden gitmek üzereyken telefonu çaldığında kötü zamanlamadan rahatsız oldu.

Aramayı açmadan önce ofladı. "Merhaba, sen kimsin?" diye sordu sinirle.

"Merhaba , acaba jungkook'la mı konuşuyorum?" dedi ses umutsuzca, Jungkook öyle olduğunu söylerken."Tamam ben Kim Namjoon. Taehyung' un arkadaşım, o çok sarhoş şu anda buraya gelebilir misin lütfen?"Jungkook'un sonunda kızgın yüzünde ki kaşlarını çattı." Tamam hemen geliyorum adresi gönder." dedi endişeyle.

Hızla ceketini alıp kaçtı.

Jimin için özrü şimdilik bekleyebilir, şu anda önemli olan Kim Taehyung'un özür dilemesi.

Diğer kalp.

Jungkook yoğun kalabalık olan yere doğru ilerliyor, kadınlar ve erkekler direklerin üzerinde dans ediyor, onlara açlıkla para veren izleyicilere şefkatle soyunuyorlar ki bunu çok iğrenç buldu, ona el sallayan Namjoon'u buldu, hızla ona doğru koştu "Tae nerede?", gürültü yüzünden bağırdı."Dans pistinde." Namjoon da ona karşılık verdi.

Jungkook dans pistine doğru ilerliyor, birçok garson, garson ve yarı çıplak insan ona yaklaşıyor, göğsünü veya kolunu okşuyor ama o sadece Taehyung'u aramak için yanlarından geçip gitti.

Ta ki dans pistinde birisinin Taehyung'u ezdiğini görene kadar, hızla oraya gitti ve Taehyung'u çekip adama dik dik baktı.

Adam ona "Ne oluyor?" diye bağırdı

Jungkook adamı görmezden geldi ve Taehyung'a döndü, "İyi misin Tae." diye sordu

"Kocam burada." Taehyung uzun olana tutunarak kıkırdadı.

Adam şaşkınlıkla "evli misiniz?" diye sordu.

"Evet." dedi jungkook ona sert bir bakış atarak adam onunla alay etti ve uzaklaştı.

Hızla kıkırdayan Taehyung'a döndü "Hadi eve gidelim."dedi.

"Ama ben ona köpek yavrusu bakışları atarak surat asmak istemiyorum, ikincisi taehyung gelin tarzını taşımadan önce stresli bir şekilde iç çekiyor, sızlanan Taehyung'u kulüpten dışarı çıkarmadan önce Namjoon' a başını salladı.

"Vay canına, gerçekten geldiğine inanamıyorum." Namjoon inanamayarak mırıldandı.

"Ama neden aramıyor hala mesaim bitmek üzere." dedi telefonuna bakarken.

Omzunda bir dokunuş duydu ve arkasına baktı.

Sevgilisi 'şaşırdı' diye bağırdı

"Jin hyung, geleceğini bana söylememiştin." ağzı açık yüzü bir gülümsemeye dönüştü.

"Joonie'mi özlediğim için" dedi ve gençlerin saçlarını karıştırdı. "Ama sanırım Tae'yi gördüm"

"Evet Jungkook'la birlikte."

"Neee ?"Jin şaşkınlıkla nefesi kesildi".Jeon Jungkook'un kocası olduğunu mu söylüyorsun?" diye sordu erkek arkadaşından bir baş selamı alarak.

Jungkook, kulüpten çıkarken karşılaştığı herkese, jungkook'un ne kadar yakışıklı olduğunu ve ondan nasıl uzak durmaları gerektiğini, çünkü jungkook onun tek adamı olduğunu söyleyerek ciğerlerini patlatmakla meşgul olan kocasına yüzüncü kez içini çekti.

Taehyung'u nihayet arabaya bindirdiğinde rahat bir nefes aldı, emniyet kemerini takmak üzereyken taehyung aniden iki elini jungkook'un uzun boylu olanı şaşırtacak şekilde yüzüne koydu.

"wow nasıl bu kadar yakışıklı olabiliyorsun?" Taehyung, Jungkook'un güzel ceylan gözlerine bakarken kahverengi gözlerinin etrafında küçük galaksiler dağıldığını söyledi.

Taehyung'un bu künt sözü karşısında Jungkook'un yüz hatlarına bir kızarıklık yayıldı.

"Ben değilim, izin ver-" Jungkook'un sözü Taehyung'un dudaklarıyla kesildi.

Jungkook öpücüğe henüz cevap vermedi, Taehyung'un şu anda onu öpmesine çok şaşırmıştı.

Taehyung, Jungkook'un dudaklarını ısırdı ve bu onun nefesinin kesilmesine neden oldu ve aniden kendine geldi ve Taehyung'u karşılık olarak öptü.

Taehyung, Jungkook'un yüzünü bıraktı ve elini onun beline koydu ve Jungkook kollarını yavaşça Taehyung'un boynuna dolayarak onu yakınına çekti.

Dudakları tutku ve ihtiyaçla birbirine dolanmış, mutluluk duygusunda boğuluyor, birbirlerinin duygusunda boğuluyor.

Kalp atışları uzun zamandır hissetmedikleri zahmetsiz duygularla yankılanırken, boş kalpleri yavaş yavaş sıcaklıkla doluyor.

Birbirlerine o kadar çaresizce tutunmuşlardı ki, vücutları tüm bu duygulardan titriyordu ve sanki kendilerini tutuyormuş gibi görünüyorlardı. Jungkook, Taehyung'dan uzaklaşmadan önce inledi.

Her ikisinin de birbirlerinden hissettikleri sıcaklığı ve rahatlığı hissederek birbirlerine baktılar.

Jungkook bu rahatlığın, bu hislerin, bu duyguların ne kadar çabalarsa çabalasın asla kaçamayacağı bir şey olduğunu biliyordu.

Ve artık ondan kaçamayacaktı.