Bana Kendini Hatırlat

12.7K 290 29
                                    

Bugün günlerden 12 Mart. Her ayın on ikisinde olduğu gibi bu ayın on ikisinde de Araf Karan'a olan trilyonluk borcumun sadece 20 bin dolarını ödemem gereken gün.

Çalıştığım yerin iyi maaş vermesine rağmen maalesef ki maaşım 20 bin dolar etmiyor. Bu yüzden iki işte birden çalışıyorum aynı zamanda da mesleğimi elime alabilmek adına okulumu bitirmekle uğraşıyorum...

Bu süreç çok yorucu olsada, babamın ve sevgili(!) abimin bana bıraktığı borçlarla dolu mirası üstlenmezsem canımdan olabilirim.

Düşüncelere dalmış bir şekilde paraları çantaya yerleştirirken, telefonuma her ay gelen o mesajın bildirimi geldi.

0543**: Her ayın on ikisinde parayı yetiştirememek korkusuyla yanıp tutuşman yerine, altımda seni parmaklarımla becerirken, parmaklarımı çıkarıp erkekliğimi içine sokmam için yanıp tutuşmanı tercih ederim.

Siz: Beni rahat bırak Araf.

Beni sakın bırakma Araf...

543**: Bu cüretkar hallerini ne kadar çok sevdiğimi tahmin bile edemezsin Tutku.

Siz: Her ay aynı mesajı farklı şekilde yazmaktan sıkılmıyor musun?

543**: Konu sen isen ben aynı şeyi yazmaktan asla sıkılmam küçük kadın.

Siz: Paran hazır, kapındaki sadık itlerinden birini gönder de alsın.

543**: Parayı sen getir çünkü sana göstermek istediğim bir şey var Tutku.

Siz: Günüm güzel geçiyor Araf, seni görüp keyfimi kaçırmak istemiyorum.

543**: Gel Tutku.

Siz: Sadık itlerinden birini gönder Araf.

*Bu kişiyi engellediniz.
Engeli kaldırmak için dokunun.*

Her defasında Araf'ın bana o engeli kaldırtacağını bilsemde onu engelleme zevkinden kendimi alıkoyamıyordum.

Araf'ın sadık adamlarından birinin gelmesini beklerken, canım sıkıldığı için biraz instagramda takılmaya karar verdim. Hesabıma girip en son attığım posta baktım.

@tutku_ayann

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

@tutku_ayann

Hesabım herkese açık bir hesap olduğu için bu cüretkar postumu tanımadığım insanlar da görebiliyordu.

Hesabımın herkese açık olması beni hiç rahatsız etmiyorken Araf'ı oldukça rahatsız ediyordu. Hatta bu durumdan o kadar rahatsız oluyordu ki postumun yorumuna; "Bu güzelliğin ruh eşi olmak, hayattaki en büyük şansım." yazmıştı ve ben de yorumunu silmiştim.

İnstagram da postuma gelen diğer yorumları okurken, Araf'tan mesaj geldi.

Araf.karann: Engeli kaldır Tutku.

Araf.karann: Bunu sevmediğimi biliyorsun ve beni uzaklaştırmak için yapıyorsun ama bu hareketin beni daha çok azdırmaktan başka bir işe yaramıyor.

Tutku_ayann: Seni uzaklaştırmak isteseydim bunu yapardım Araf.

Araf.karann: Yapamazdın Tutku.

Araf.karann: Her ne kadar inkar etsende aramızda cinsel bir çekim var.

Tutku_ayann: Hahahahah komikmiş

Tutku_ayann: Eğer seni arzulasaydım, dün gece ve ondan önceki geceler de yatağındaki kadın ben olurdum Araf Karan ;)

Araf.karann: O kadının yerinde olmak istediğini ama gururunun izin vermediğini biliyorum Tutku.

Araf.karann: Küçük kadın benimle bir gece geçirmek istersen, yanıma gelmemek adına söylediğin bütün saçmalıkları siktir edip seni yatağıma alırım.

Tutku_ayann: Sen otuz ikine merdiven dayamıştın değil mi Araf?

Tutku_ayann: Benimle sex yaparsan çok efor harcamış olursun ve gün içinde bayılıp kalabilirsin.

Araf.karann: Geç sen dalganı küçük kadın, acaba altımdayken de bu kadar rahat konuşabilecek misin?

Tutku_ayann: Altında olmamı ancak rüyanda görürsün Araf.

Araf.karann: Karşında kim olduğunu unutuyorsun Tutku Ayan.

Araf'ın bu mesajından sonra kan beynime sıçramıştı.

Hep de bu cümleyi kurar zaten!

İçimden Araf'a "Kendini beğenmiş, ukala." derken bir hışımla ne yazdığımı bile okumadan,

Tutku_ayann: O zaman bana kendini hatırlat Araf.

Yazıp gönderdim. Belki ikinci kere okusam ya da başıma gelecekleri bilsem asla bu mesajı göndermezdim.

Araf ile dalga geçmek adına yazdığım bu cümle bütün diyaloğumuzun bitmesine neden oldu.

Araf mesajıma görüldü attıktan sonra instagramdan çıkmış olmalıydı, artık çevrim içi değildi.

Araf'ın bu hareketine acayip derece de sinir olduğumdan dolayı yanımdaki sehpada duran ve çoktan soğumuş olan kahvemi içmek için sinirle elime aldım. Aldığım gibi de üstüme dökmem bir oldu.

Söylenerek diğer elimde tuttuğum telefonumu koltuğa bıraktıktan sonra üzerimi değiştirmek adına hızlıca giyinme odama çıktım.

Üzerime yeşil bir mini elbise giyinip aşağıya indim.

Ben tam aşağıya inerken kapı çaldı.

Kapıyı açmak için oldukça yavaş adımlarla kapıya doğru yürüdüm.

Kapıdaki adam oldukça sabırsız olmalı ki ben gidene kadar defalarca zile basmıştı.

Kapıyı açtığım zaman karşımda Arafın adamlarından birini görmeyi bekliyordum fakat gelen kişi Araf'ın ta kendisiydi.

Şaşkınlığımı gören Araf'ın yüzünde kendini beğenmiş bir ifade belirdi ve sırıtmaya başladı.

Nihayet, "Araf senin burada ne işin var?" diye sormayı akıl edebilmiştim.

Araf ise ukala bir şekilde, "Bana kendini hatırlat dedin Tutku, ben de hatırlatmaya geldim." dedi.

Evet işte şimdi kesinlikle sıçmıştım.

🍀
◉Lütfen oy verip yorum yapmayı unutmayınn ᜊ

◉Bölüm hakkındaki düşünceleriniz nedirr?

𖤐Tiktok: efsoviaa

Araftaki Kızıl Kıyamet +18 (Yarı Texting) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin