1."KARGAŞA"

16.9K 550 565
                                    

"kapat şu telefonu Allah'ın cezası gelecekler şimdi." Dedim sinirle.

"Tamam kanka kapatıyorum." Yunusun kapatması ile telefonu yastığımın altına koydum.

Malum, delirmek üzere olan ebeveynlerimin görmelerini istemiyordum.

Allah'ım varlık içinde yokluk çekmek böyle bir şeydi...

Kapının bir anda açılması ile bakışlarımı kapıya çevirdim.

Alışmıştım bu ani baskınlara.

"Ne yapıyorsun açelya?"

"Gördüğün üzere oturuyorum."  Dedim göz devirerek.

"Aşağı gel yemek hazır."

Başımı sallayarak yataktan kalktım ve üstümü düzelterek aşağıya indim.

Annem ve babam yemek masasında oturmuş beni bekliyordu.

Sandalyeye oturdum ve babamı bekledim.

"Afiyet olsun." Demesi ile yemeğe başladık. Bizim evde olan saçma bir kuraldı bu da. Babam söylemeden yemeğe başlayamazdık.

Yemeğin ortasında babamın sorusu ile başımı kaldırıp ona baktım.

"Bugün nereye gittin?"

"Okula oradan da eve geldim."

"Emin misin?"

Gerilerek tekrar konuştum.

"Evet? Yalan borcum mu var?"

"Annen bugün eve bir saat yirmi üç dakika geç kaldığını söyledi."

Bu kadında işsiz midir nedir anasını satayım dakikaya kadar hesaplamış.

"Yunus'la buluştum."

"Yunus demek. O sümsükle görüşmeyeceksin demedim mi?"

"Sensin sümsük! Onun hakkında doğru konuş." Dedim sinirle.

Babam elindeki çatalı masaya fırlattı ve hiddetle ayağa kalktı.

"AÇELYA!"

"NE VAR!? AÇELYA! AÇELYA! BIKTIM SENDEN DE KARINDAN DA! UMARIM YAKIN ZAMANDA SİKTİR OLUP GİDERİM BU EVDEN!" Dedim tüm gücümle bağırarak. Bu insanlarla yaşamak iğrençti.

"TERBİYESİZ!" Masadaki bardağı duvara atması ile yerimde sıçradım.

"DEMEK SİKTİR OLUP GİDECEKSİN HA!" Kolumdan tutarak beni kapıya doğru götürmeye başladı.

Annemin bağırması ile durdu.

"Cemal dur! Bir gören olur uğraştırma magazinle."

Bu seferde odama doğru ilerlemeye başladı.

Odamın önüne geldiğimiz de odanın kapısını açarak beni içeri ittirdi.

"Sana ne yemek ne su! Bak bakalım siktir olup gidebiliyor musun!?"

Kapıyı üstüme kapatarak kitledi.

Oflayarak yatağa oturdum.

"Açım ben aç! Bari iki lokma bişi yeseydim." Dedim sitemle.

Bu kavgalar bizim evde neredeyse iki günde bir olurdu o yüzden artık umursamıyordum.

Babam çocukluğum'dan beri çok kuralcı biriydi.

Her zaman onun dediği olmak zorundaydı. Ona karşı çıkamazdık. Katıydı, kuralcıydı, sertti, kibirliydi, yaptığı en ufak iyiliği burnumuzdan getirirdi. sevgisini göstermezdi. Babamın iyi bir özelliği yoktu kısaca.

ABİLERİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin