Baştan sona +18 uyarısı. Okuyamayan bebeklerim bölümü geçebilir. Bir sonraki bölümden devam edersiniz. Akışı etkilemeyecek merak etmeyin.
.
.
.
.
Üzerime doğru adımlarken ilk defa korktuğumu hissettim. Soğuk yüzü ve karanlık irisleriyle bedenimin sarsılmasına sebep oluyordu. Gözlerim dolmaya başlarken kaçmak yerine dikildim, biliyordum kaçmamdan ve korkmamdan zevk alıyor daha çok üzerime geliyordu.Bedenlerimiz birleştiğinde tam gözlerimin içine bakıyordu, bakışlarında her hangi bir duygu belirtisi yokken bir elini yavaşça belime götürdü. Diğer elini de yüzüme getirip yanağıma koyarak yavaşça okşadı. Sessizce gözlerinin içine bakıyordum, göz bebeklerimin titrediğine emindim ama yinede bakışlarına karşılık vermekten çekinmiyordum.
"Jisung... benim ürkek bebeğim"
Kurduğu cümleyle nefesi dudaklarıma çarparken ağzından çıkan bebeğim kelimesiyle kalbim'in hızlanmasına engel olamadım. Nasıl bakıyordu gözlerime, kendimi etkisi altına girmiş bakışlarında hipnoz olmuş hissediyordum.
Yüzünü yüzüme yaklaştırdığında gözlerimi kapattım, şu an bana ne yaparsa yapsın sesim çıkmayacak gibi hissediyordum. Kesinlikle sihirliydi, önce korkmama sonra kendimi kollarına bırakmak istememe sebep oluyordu. Bunu nasıl başarıyordu bilmiyorum ama yapıyordu işte.
Dudakları kulağıma dokunurken, yanağı yanağıma dayanmıştı. Sabah duş almıştı sanırım saçlarındaki naneli şampuan kokusu burnuma dolarken aynı anda teninden de o erkeksi kokuyu alıyordum, düşündüklerim hiç iyi değildi fakat inkar edemiyordum ben bugüne kadar hiç kimseye böyle bir çekim hissetmemiştim.
"Öpmek istiyorum seni" kulağıma fısıldadığında aynı anda kulağımın altına dudaklarını bastırıp küçük bir öpücük bıraktı. Yumruklarımı sıkmıştım, terliyor sıcaklıyor gibi hissediyordum ve dudaklarının daha fazlası için keşfe çıkmasını...
Dudakları yanağıma oradanda boynuma indiğinde derin bir nefes aldım, yumuşak dudaklarını tenime her bastırışında ayakta durmakta biraz daha zorlanıyordum.
"Minho~ dur"
"Durmayacağım"
Nazik dokunuşları geçip boynumu ıslak ıslak emmeye başladığında ellerimle tişörtüne tutundum o ise ellerini tişörtümün altına kayrdırmış çıplak belimi okşuyordu. Dokunuşlarına muhtaç hissediyordum fakat olmaması gerekiyordu, yarın babası annemle evleniyordu ve bu bizim için çıkmaza girmekten başka birşey değildi.
Ona aşık olmak, sevmek, dokunmak, özgürce öpmek tüm bunlar onunla mümkün değildi. Değildi fakat neden bukadar güzel geliyordu? Neden yaşamak istiyordum? Neden çıkmaza girdiğimi bildiğim halde devam etmek istiyorum? Yumruk yaptığım elimi açıp ensesine götürerek kendime bastırdım, dudakları hala boynumda oyalanıyırdu.
"Çok güzel kokuyorsun jisung"
Dudakları çeneme oradanda dudaklarıma geldiğinde önce şaşırsamda, ellerimi boynuna dolayıp öpüşüne karşılık vermeye başladım. Dudaklarımı öpmeye devam ederken ellerini kalçalarıma indirip avuçlarının içinde sertçe sıktığında dudağını ısırdım. Yaptığımdan memnun olmuş gibi sırıtırken ellerini belime getirip eşofmanımın ve çamaşırımın içine kaydırıp bu sefer çıplak kalçalarımı avuçladığında utandığım için dudaklarından ayrılıp yüzümü boynuna sakladım kalçalarımı sıkmaya okşamaya devam ediyordu.