Seni fark etmek..

257 26 105
                                    

Yurda vardığımda ağladığımı gören Changbin hemen yanıma geldi.

-Hyunjin neyin var neden ağlıyorsun?

-Bi-bilmiyo-bilmiyorum

-Omo nasıl da iç çeke çeke ağlıyor kıyamam sana gel buraya!

Bana sardığı kolları arasında ağlamam gittikçe şiddetleniyordu. Ben şuan neden ağlıyordum gerçekten? Felix beni sevmediği için mi? Yoksa Minho hyung terslediği için mi?

-Gel Hyunjinim odana gidelim. Yavrum nasıl da ağlıyor ya! Kim ağlattı seni söyle bana

Felix diyemeyeceğim için en mantıklı görünen ismi söyledim..

-Minho hyung..

-Ne yaptı puşt Minho?

-Biraz sert davrandı. Üzüldüm

-Dur sen şimdi!

-Ne yapacaksın?

Telefonunu çıkardığı gibi Minhoyu aradı. Engel bile olamadım..

-Alo Minho hyung,.... Neden mi aradım?.... Hesap sormak için... Hyunjine ne dedin amınakoyim iki gözü iki çeşme ağlıyor burada! Sen bir şey yapmadın mı?.... E Minho hyung bana kızdı ondan ağlıyorum diyo.... Yıldım amınakoyim ikinizden de ya!... Hadi görüşürüz

Bıkkınlıkla telefonu kapattıktan sonra gözlerini bana çevirdi.

-Ben bir şey yapmadım diyo Hyunjin. Biraz alınganlık yapmış olabilir misin?

Bu olay daha fazla uzamasın istediğim için kısa kestim.

-Evet Changbin galiba ben abarttım. Klasik Minho Hyungtu işte.

-O zaman ne diye bana Hyungu arattırıyosun amınakoyim! Şimdi ağzıma sıçacak yarın!

-Sen kendin aradın beni karıştırma!

-Off ben odama gidiyorum! Sizi düşünende kabahat zaten

Gitmesi iyi olmuştu çünkü yalnız kalmaya ihtiyacım vardı. Yatağıma uzandığım gibi gözlerimi kapatarak yaşadıklarımı düşünmeye başladım.

Felix ve Jisung... Güzel bir çift olacaklardı. Felix onu seçmişti. Ama ben bunun hakkında neden üzgün değildim? Neden sevdiğim insanın başkasını seçmiş olması Minho Hyungun beni odadan kovması kadar üzmüyordu?

Neden Minho Hyungun beni öptüğü an bir türlü aklımdan çıkmıyordu? O anı düşündükçe deliriyorum tekrar tekrar... Ama yine de çözemiyorum kendimi? Ne hissettiğimi? Felixi sevmiyor muydum ben?

Ben aşk konusunda çok mu beceriksizim? Kendi başıma işin içinden çıkamayınca Chan Hyungtan yardım almak istedim. O benden büyüktü ve tecrübeliydi. Üstelik beni anlardı.

Yavaşça yerimden doğrularak Chan Hyungun odasının kapısını çaldım. Gir sesi ile içeri girdiğimde her zamanki gibi çalıştığını gördüm.

-Sen miydin Hyunjim gel!

Geçip karşısına oturdum ve lafı dolandırmadan konuşmaya başladım.

-Hyung seninle Bi şey konuşmak istiyorum

-Ne konuşacağız Hyunjin? Konuşalım tabi!

-Hyung hayatında uzun zamandır sevdiğini düşündüğün birisi varken, bir başkası bi anda kafanı karıştırmaya başlayabilir mi?

-Tabi ki başlayabilir Hyunjin. Sevdiğin insanı gerçekten sevmiyor olabilirsin. Sevsen bile unutmak üzere olabilirsin

-Peki o kişi seni öptüyse ve öpücüğü aklından çıkaramıyorsan...

Yağmurdan Kaçarken Sana Tutulmak / HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin