Tatsız bir vlog

183 16 58
                                    

Minhonun attığı mesajdaki fotoğrafa bakıp duruyordum. Yerimden kalktığım gibi onların yurduna doğru gitmeye başladım.

Kapıyı çaldığımda açan Seungmindi.

-Nerde o!

-Kim nerde amınakoyim noluyo sabah sabah?

-Minho nerde?

-Odasında. Zaten saçına gözüne bir şeyler yapmış. Git gör sen de. Şahtı şahbaz olmuş

Seungminin söylediği şeye gülerek Minhonun odasına doğru gitmeye başladım. Kapıyı çalmadan içeri girdiğimde keşke çalsaydım dedim.

Altında sadece eşofmanıyla Minho karşımda duruyordu. Vücudu aşırı iyiydi.Üstelik itiraf etmek gerekirse sarı saçı ve mavi gözü de ona çok yakışmıştı.

Hemen gözlerimi zor da olsa başka tarafa çevirmeye çalışarak konuştum.

-Ben.. Şey.. Kapıyı çalmadan girdiğim için üzgünüm..

Minho bir kahkaha koyuverdi

-Hyunjin delirdin mi? Sevgilimsin sen benim. Daha fazlasını da göreceksin. Bu utancın ne içindi ben anlamadım

Daha fazlası... Daha fazlasını hayale şuan cesaret bile edemiyordum. Şu hali bile benim için o kadar güzeldi ki...

-Minho

-Söyle sevgilim

-Saçının ve gözünün rengini niye değiştirdin?

Bana doğru yaklaştı. Hala üstsüz olması odaklanmamı zorlaştırıyordu...

-Sevmedin mi yoksa?

-Hayır beğendim güzel olmuşsun. Ama Minho ben seni her halinle seviyorum. Üstelik şuan bu kişi sen değil. Yani doğal olan sen değil. O yüzden eskisi kadar sevmiyorum

-Hyunjin bundan önceki saçım da boyaydı ki

Tam anlamıyla zortlamıştım halbuki iltifat etmeye çalışıyordum sadece..

-Doğal saç rengin ne?

-Siyah

-O zaman en sevdiğim rengin de siyah

-Çok tatlısın Hyunjin. Sabah sabah iştahımı açıyorsun..

-Iıı o zaman hadi kahvaltıya!

Kolundan tuttuğum gibi aşağı indirmeye başladım.

-Hyunjin harika vücudumu diğerleri de görsün istiyorsan ben okeyim

Duyduğum şeyle kulaklarıma kadar kızarmış olmalıyım.. Hemen arkamı dönüp odasına girdim ve hızla bir sweat alıp geri dönerek başından geçirdim.

-Kıskanç Hwang Hyunjin

Bunu söyleyip yanağıma bir öpücük bıraktı. Daha sonra elimden tutarak aşağı indirmeye başladı. İndiğimizde Jisungun da burada olduğunu gördüm.

Jisung:
-Lan sen ne ara geldin?

-Asıl sen ne zaman geldin?

-Felix kahvaltıya çağırdı. Sen niye geldin?

Minho:
-Ben de onu çağırdım

Seungmin bu sırada telefonunu çıkararak Changbin olduğunu düşündüğüm numarayı tuşladı.

-Alo hıyar! Millet manitasını görmeye gelmiş sen niye gelmiyorsun? tamam hadi gel bekliyorum

Jisung:
-Changbine üzülüyorum ya

Yağmurdan Kaçarken Sana Tutulmak / HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin