karanlığın aydınlık
çocuklarına ithafencygne noir 9.bölüm.
hiçbir yere ait olamayanlar.
1978
Sisli bir gecede yolunu kaybetmiş gemilere benzetiyorum kendimi. Yanına gidip de konuşmak istediğim insanları da işte bu kayıp gemilere benzetiyorum. Uzaktan soluk ışıklarını görüyorum. Ama ne onlar bana yaklaşabiliyor ne ben onlara...
Sisli bir gecede birbirimize uzaktan bakıp yeniden birbirimize kayboluşlarımızı karışıyoruz.
James Potter, benim sisli gecemde ki yolunu kaybetmiş gemimdi.
Umudum kalmamıştı, bana umut olabilecek bir çift mavi göze inanmıştım oysa ki.
Tüm zorbalığıyla gözümün önüne geliyordu ve sinir beynime adeta hücum ediyordu. İçimde ki sıkıntı baş gösterirken kafamı kitabımın üstünden kaldırdım.
Yasak saatlere girmeden önce tamamıyla fokus olup ders çalışmıştım. Ama lanet olası Potter tüm dikkatimi dağıtıyordu.
Samimiyetimizin olmamasına rağmen soy adımla değil de ismimle çağırmış olması çok değişik hissettiriyordu.
Gözleri, deniz ve göğün çizgisini andırıyordu ve ben o sonsuzlukta boğuluyordum.
Yarım saat sonra astronomi kulesine çıkmam gerekiyordu. Bir de bu vardı. Gerçekten hayatıma neler oluyordu ? Beklenmedik anda gelen beklenmedik sürprizler bizi başka insanlara dönüştürüyordu.
Kitaplarımı toplayıp çantama koydum. Kütüphanede kimse yoktu. Yavaş adımlarla zindanların katına doğru ilerledim. Odama girdiğimde Lucinda elinde ki deftere bir şeyler karalıyordu. Amy ise yoktu, hangi cehennemdeydi kim bilir ?
Bu gün giydiğim şeylerden kurtulup bir eşofman ve bol bir sweat giydim. Sarı saçlarımı bolca topladığım da Lucinda merakla sordu. "Bir yere mi ?"
"Katlarda öğrenci var mı diye bakacağım sonra da gelirim. Biri sorarsa böyle dersin."
"Peki görüşürüz." diyerek el salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗰𝘆𝗴𝗻𝗲 𝗻𝗼𝗶𝗿 | 𝗷𝗮𝗺𝗲𝘀 𝗽𝗼𝘁𝘁𝗲𝗿
Fanfictionkalbinin en derinine gömdüğü aşkına sahip çıkan kadın yıllar sonra ortaya çıkar. ödemesi gereken bir borç vardır, bir vefa borcu.