11

232 20 9
                                    

Yol boyunca konuşmadım. Kafam çok karışıktı, ne yapıcağımı bilmiyordum; o kadın anneme çok benziyordu hele bakışları,o bakışlar aynı annemdi. Çoraklaşmış kalbime bir umut tohumu ekmişti. İlk defa yabancı bir kadına böyle hissediyordum. İşim gereği cok kadınla tanıştım ama...Ama hiç birinde böyle olmamıştı.

*******

Eve yetişince inmeden önce Kasım bana dönüp
-O iki iti napalım abi?

-bitirin işlerini.
Kazım nedemek istediğimi anlamış olacak ki başını sallayarak telefonu açıp biriyle konuştu. Bir süre sonrada kapattı.

Benim kurallarım vardı. Çiğnenmicek kurallardı eğer çiğnenirse sonu ölümdü. Bunu herkes bilirdi. Çiğneyende ölümü göze alak hareket ederdi.

Başım çok ağrıyordu, bu yüzden hemen eve girdim. Evim iki katlı lüks bir villaydı. Genel olarak siyah ve gri renkleri hakimdi . Başkaları için kasvetli olsada benim için değildi çünkü çokda umrumda değildi. Zaten hayattan keyif almayı bırakalı çok olmuştu.
Hızlıca duşa girdim vegöz yaşlarım anında serbedt kaldı. Kimsenin yanında ağlayamazdım! Kimsenin yanında omuzlarımı düşüremezdim. Doğmama sebep olan adam bile can düşmanımken kimseye güvenemezdim, taki o kadını görenedek...

********

Duş aldıktan sonra uyumayı denedim ama olmuyordu, beceremiyordum. Nefesim kesiliyor başım dönüyordu. Saate baktığımda 02.30'du. Yine en iyisi iskeleye gitmekti. Denizin rahatlatıcı kokusu ortamın sessizliği bana huzur veriyordu. İstanbul'da kaldığım beş günün en az iki günü bu saatlerde oraya gidiyordum. Yataktan çıkıp giyinme odasına geçtim siyah bir eşofman takımı aldım ve kapıdan çıkarken adamlarım hemen baş selamı verdiler. Onlarda geceleri dîşarı çıkmama alışık olduğu için arkamdan gelmediler çünkü gelmelerini istemiyordum. Yalnız kalmaya ihtiyacım vardı. Her ne kadar onları durdursamda Kazım arkamda yine seslendi.

-Abi bende geliyim senle?
Derin bir nefes aldım. Bıkmıyordu her gün bunu söylemekten.

-Gelmeni istesydim gel derdim Kazım.
-Abi etrafta bu kadar it varken tek başına açık hedef oluyorsun en azından ben gelsem.

Biran "zaten her çıktığımda beni takip ediyorsun " diyesim gelsede demedim. Varsın o beni uzaktan koruduğunu düşünmeye devam etsin.

-Lan zaten yedi yirmidört sizi görüyorum . Bir salın beni.

-Ama ab-

.- Beni öldürecek adam daha anaaının karnından doğmadı! Hadi ben gidiyorum peşimden gelmeyin, gelenin topuğuna sıkarım!
Ama biliyordum Kazımın durmacağını sözde beni gizlice takip ederek olası bir şeyde önüme atlayacak. Oysa bilmiyor ki ilk günden beridir onun beni korumak için takip ettiğini bildiğimi . Bir şey söylememenin nedeni onun vicdan azabı çekmemesi içindi.

Ben istemediğim sürece kimse benimle ilgili bir şey yapamazdı. Sadece yaptığını zanneder çünkü ben izin veririm. Ben izin vermediğim sürece kimse benim çöpümü bile öğrenemzdi.

Yavaş adımlarla yürürken derin derin nefes alıyordum sank ciğerlerim çok uzun zamandır oksijensiz kalmıştı ne kadar nefes alsamda yetmiyordu...

10-15 dk yürüyordum. Durgundum...Yorgundum...Ama ayaktaydım. 12 yıl önce yaşananları engelleyebilseydim belki...Belki böyle bir adama dönüşmezdim. Neyse olmuşla ölmüşe çare yoktur ne annemi geri getirebilirim ne de kendimi değiştirebilirdim.

Sahilde yürürken sonunda iskeleye yetişebilmiştim ama bir dk orda...Orda biri vardı arkadan kadın ya da erkek olduğu pek belli olmuyordu. Şaşırmadım diyemem şaşırdım çünkü yıllardır benim dışında kimseyi bu saatlerde burda olmazdı. Kimse gerçekten uzaktan da olsa yorgun görünüyordu. Bir ara gitsem benden korkar mı acaba diye düşündüm . Tam dönüp gidecekken vazgeçtim içimden bir ses gitmem gerektiğini söyledi.

OLUR MUYUZ?(ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin