dangerous rapprochement

867 105 74
                                    

Pekala, Yoongi'ye ne olacaksa olsun demiştim ama şu an anlatıp anlatmamak konusunda nedensiz bir tereddüte girmiştim. Her şey bir anlığına gelişmişti ve söylediğim sözler her ne kadar sinirle söylenmiş olsa da doğru olan şeylerdi.

Üstelik tüm sınıfın rüşvet karşılığı not işini öğrenmesi, Woojin tarafından iyi olmayacaktı. Eminimki dalga geçecekler, hatta para karşılığı kendilerine de yapmalarını isteyeceklerdi.

Ama hayır, bu kafada olan sadece 2-3 öğrenci vardı ve onlar da dersleri takmayan öğrencilerdi. Sınıfın geneli çalışkandı, çalışkan olmayanlar ise en azından düzgün kişiliklerdelerdi ve böyle bir şey yapmazlardı.

Tabii, dedikodu hariç.

Zira Woojin bu durumu karşılıksız bırakmayacaktı, benden intikam almak için bir şeyler yapacağına emindim ama bir intikam alırsa, o da bu durum ailesinin kulağına gittiğinde olurdu.

Evet, yaptığı zorbalıklar belki sadece sözel olarak olabilirdi ama sonuç olarak zorbalıktı, değil mi? Bu beni ilk başlarda üzse de zamanla alıştığım için artık kavga etmemek adına ne cevap veriyor, ne de göz ucuyla bakıyordum.

Kendisinde olmayan düzgün kişiliğimi benim üzerimde zorbalıyordu, aptal.

"Bay Kim..." iç çekerek konuşmam üzerine daldığım bakışlarımı masadan ayırıp bana dikkatle bakan gözlerine çevirmiş, sırtımı arkamdaki öğretmenler dolabına yaslamıştım.

"Anlatmamın bir şeyleri değiştireceğine inanmıyorum, o hala aynı kalacak."

"Amacımız zaten karakterini değiştirmek değil Jeon. Sana güvenceyi dün bizzat kendim verdim, ben varken kılına bile dokunamaz."

Sert çıkan sesinden çok beni sözleri etkilerken burnumdan titrek bir nefes almış, ardından dudaklarımı birbirine bastırıp bırakmıştım.

"Ama ben bu zorbalama konusunun değişmesini umduğum için anlatacağım not olayını. Bay Kim, başım derde girse de girmese de kimseyi kötü duruma sokmak-"

"Jeon, kimsenin başı belaya girmeyecek." Sözümü keserken ellerimi arkamda birleştirmiş ve sırtımla dolap arasına sıkıştırmıştım. Sanırım biraz fazla sınamıştım...

"O yüzden ne biliyorsan anlat, kendime ve sana karşı güven beslemiyor olsaydım ne sen burda bulunuyor olurdun ne de ben bu durumu önemsiyor olurdum."

Gerçekten...önemsiyor muydu? Evet, bir sınıf hocası olarak normal ama zorbalık olayından haberi olmasına rağmen bunca zaman bir şey yapmayıp şimdi yapması, bu durumu önemsemediğini düşünmeme neden olmuştu.

Belki de sadece not olayı için önemsiyordu, zorbalık konusunda bir şeyler yapacak olsaydı çoktan yapmıştı.

Siktir Jeongguk! Neden sanki bir konuda ümitliymişsin gibi konuşuyorsun? Fakat içimde olan nedensiz üzüntüyü de inkar edemezdim.

Derin bir nefes alıp verip dudaklarımı yalamış ve sırtımı dikleştirdikten sonra o gün, müdür odasının önünde duyduklarımı anlatmıştım.

İlk önce birkaç saniye bana bakmış, ardından düşünceli bir şekilde başını onaylar nitelikte yavaşça sallamıştı. Göğüs hizasında kavuşturduğu kolu üzerinden parmağıyla kolu üstünde ritim tutarken, kalçasını masadan ayırmıştı.

"Peki neden kimseye anlatmadın?"

"Çünkü anlatırsam peşimi bırakmayacağını düşündüm ve uğraşmak istemedim. Ama merak ettiğim asıl şey...derste aldığı asıl not açıklanıyor fakat hocalar sisteme girerken başka not giriyor. Yoksa-"

Whimsical Pleasures | Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin