BÖLÜM-3

23 3 0
                                    

Acıydı
Uzuvlarıma
Dokunan
Sade
Ama
Temiz
Düşünceler.

Bölüm şarkısı: Seren Uçar: Rîhane

🪧

Yola çıkmamızın ardından neredeyse beş saat geçmişti. Ama ben daha tek bir lokma bir şey yememiştim.

Ama babam bensiz inip bir saat sonra geldiğini görünce yemek yediğini anlamıştım ama bir şey diyememiştim.
Bunu dile getirmeyi bile düşünmüyordum. Zaten bana arabadan inince,"İşim var benim birazdan gelirim sen burda otur beni bekle. Tuvalette bile gitme." demişti.

Bende benimde kendisiyle götürmeyeceğini anlayınca sunmuştum. Çok acıkmıştım.

Arabaya geri döndüğünde tekrar yola çıkmıştık. Ama ben pek kendimde değildim. Günün verdiği yorgunluk ve öğleden beri yemek yemediğim için gücüm kalmamıştı. Zaten babamın umrunda olmadığım için acıkmam ya da bitap düşmem onu pek rahatsız etmiyordu. Aksine mutlu olmuyordu.

Beni her kötü gördüğünde mutlu olduğu gibi .

Küçükken de böyleydi ben hastalandığımda ya da bana bir şey olduğunda sürekli yüzünde gülümseme oluyordu. Resmen acılarımla besleniyordu.

Bir baba çocuğunun acılarından keyif alıyordu.

Diyarbakıra yaklaştığımızda zaten iyiyice çökmüştüm. Zaten bünyem zayıf olduğu için etkilenmem elde değildi.
Babamın beni arabada bırakıp gitmesiyle tekrar yalnız kalmıştım. O an gözüme takılan ayrıntıyla sanki biraz insani güç bulmuştum kendimde. Karşıda toplanan bir topluluk ve küçük bir kızın çığlıkları ile beraber çıkan sert ve korkunç bir ses. Bu feci bir şey.
Babamın beni bulamayınca baya sinirlenecekeğini bildiğim halde kapıyı açıp olayın olduğu tarafa koşmaya başladım. Bu konu önemliydi. Kızlar toplumda ezilmemeliydi.

Koşmaya başladığım sırada ayaklarımda ayakkabılarımın olmadığını fark ettim ama durmadım. Kargaşanın olduğu alana geldiğimde küçük bir kızın dayak yediğini anladım. Ne var ki olay yerinde olan insanların hiçbiri çıkıp bunun yanlış olduğunu ya da çocuğu kurtarmak için bir çaba sarf etmeyi göründüğü kadarıyla düşünmüyordu. Adamın yaşça büyük gösterdiğini bir nevi 30-35 yaşında olduğunu düşmüştüm. Ya da daha fazlası.

Kıza yaklaşıp adamın elinden kurtardığımda çevreden sesler yükselmiş ve küçük kızı döven adam bir hışımla bana dönmüştü.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?!"

Ne diyeceğimi bilmediğim ama küçük kızın daha fazla dayak yememesini bildiğimden küçük kızı ardıma alıp adamdan biraz uzaklaştım. "Bu yaptığınız doğru değil ne yaptığınızı sanıyorsunuz. O daha çocuk. " Evet daha çocuktu. Küçük bir kız çocuğu.

"Bırak kızı ve daha fazla olay çıkarmadan uzaklaş çünkü sana zarar vermekten gocunmam. " dedi sert ve kaba bir sesle.

"O daha çocuk niye zarar veriyorsunuz?!" dedim bende otoriter bir sesle. Ama ne yazıkki bunda pek başarılı olamamıştım. Bir hışımla koluma yapışan adam kulağıma yaklaşıp " O benim karım istediğimi yaparım şimdi sessizce uzaklaş burdan!" Sesi uzuvlarımı titretmişti.

Kolumun acısına ya da adamın sesinin verdiği korkudan değil ama küçük kızın bu yaşta bu adama gelin olması canımı oldukça açılmıştı. Daha kendine sahip çıkamayan kendi isteklerini karşılayamayan küçük kız başkasının isteğini yerine getirmek için ve ona sahip çıkmak için gelin olmuştu.

AYRINTILAR GÜZELDİR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin