31

119 10 13
                                    


-İyi Okumalar-

🍀

🍀

Kim Taehyung üzerinde ki yorgunluk ile okuldan çıktığında görmeyi en son beklediği şey, kapının önünde dikilmiş bir şekilde kendisine bakan Jungkook idi. Ve tam şuan da karşısında dikilmiş, okuldan çıkan staj öğretmenine bakıyordu Jungkook.

  "Jungkook, burada ne işin var? Bir şey mi oldu? Baban iyi mi?"  Ardı ardına sorduğu sorular Jungkook'u gülümsetti.

  İşte o an bir kere daha emin oldu Jungkook karşısında ki bedenin Dr kendisine karşı boş olmadığını.

  Gülümseyen yüz Taehyung'u her ne kadar rahatlatsa da gene de anlam vermeye çalışıyordu, onun izinli olduğu gün neden burada olduğunu anlamak zordur.
Bir iki adım attı büyük olan küçüğe doğru.

  "Sanırım bir şeyin yok." Dedi onu iyice süzdükten sonra. "Yani öyle gözüküyor ama bir şeyin varsa söyle bana hemen-"

  Taehyung'un amansız çırpınışları Jungkook'un sesi ile bölündü. Küçük olan hem mutluluktan gülümsüyor hem de stresten eli ayağına dolanıyordu.

  "Ben iyiyim, merak etmeyin. Bir şey de olmadı. Ve babam da iyi. Herşey yolunda."

  Taehyung rahat ve derin bir nefes aldı içine. Sonra durup içten içe kendi haline güldü. Ben ne ara bu kadar evhamlı birisi oldum diye düşünmeden edemedi.

  "Neden geldin?" Dedi Taehyung, sonra sorduğu sorunun kaba kaçabileceğini düşünüp kendisini düzeltmek için acele etti. "Yani keşke gelmeseydin demiyorum, iyi ki geldin- yani öyle de demek istemedim ben-"

Jungkook'un gülümsemesi ufak çaplı kahkahaya dönüştüğünde Kim Taehyung sustu. Gözleri onun gülüşüde takılı kaldı. Ve keşke hep böyle gülse diye düşündü içinden.

  "Sizinle konuşmak istiyorum, ama burada değil." Etrafına bakındı, çocuklarını almak için gelen veliler, okuldan çıkan çocuklar. Ortalık karışıktı ve Taehyung, Jungkook'un bakışlarından neyi kast ettiğini anında anladı.

  "Gel arabam otoparkta." Diyip okulun arka tarafına doğru yöneldi, kendisini takip eden Jungkook'un sesini duyuyor, kalbinin atışlarının hadsizleşmesine engel olamıyordu.

  İkili Taehyung'un arabasına bindiğinde, Jungkook sakin bir yere gitmek istediğini söyledi. Bunun üzerine Taehyung da arabasını sahil kenarına sürdü. Sahilin pek kimsenin olmadığı dip taraflarına geldiklerinde arabadan inip denize bakan bankalardan birisine oturdular yan yana.

  Arabada çok fazla konuşmamışlardı, ve bu sessizlik de şuan sürüp gidiyordu. Jungkook gözlerini etrafta gezdiyor, konuşabilmek için cesaret arıyordu.

  "Bu gün, deniz çok güzel." Dedi küçük olan en sonunda sinir bozucu sessizlik canına tak edince.

  "Evet, öyle gerçekten."

  "Bu gün, hava da çok güzel."

  "Bahar geliyor, gerçekten de çok güzel."

  "Bu gün, deniz de masmavi gözüküyor."

  "Ve dalgasız, çarşaf gibi insanın içini açıyor." Diye tamamladı Taehyung yanında ki küçüğü. Şuan o ne derse onu tastikliyordu. Sanki Jungkook gökyüzü aslında pembe gözüküyor dese bile. Evet gerçekten de öyle diyebilirmiş gibi hissediyordu.
  Bu iyi bir şey miydi emin değildi. Ama küçük olanı reddetmek ne sebeple olursa olsun istediği bir şey değildi.

Stajyer - Taekook - Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin