Stajyer - Taekook -

35 -Final- |M|

  -İyi Okumalar-

•  •  •

  Güneş bu gün kendisini gösterdiğinde Kim Taehyung'un içinde garip bir heyecan vardı. Sanki yıllardır içinde tutup büyüttü çiçek sonunda kendisini göstermiş en güzel çiçeklerini sunmuştu ona.
  Ama bu heyecana ek olarak bir boşluk da hissediyordu. Anlam vermek zor değildi bu boşluğa.
  Bu gün Kim Taehyung'un okulda ki son günüydü.

  Günlerdir uğraştıkları gelişim raporları, yıl sonu kutlamaları, veli katılımlı etkinlikleri derken düşünüp tartacak pek fazla vakti olmamıştı.
  Jungkook'la birlikte bütün bu işlerle uğraşmak onun için bir başka güzeldi tabi.

  Şimdi durup düşününce, Jungkook yokken nasıl idare ettiğini bile anlayamıyordu. Onun varlığına çok alışmıştı. Onun sevgisine daha da çok alışmıştı.

  O güzeldi,  her şeyi güzeldi. Kalbi pamuk gibiydi mesela, kırmaktan korkardı. Çocuklarla çocuk olurdu. Taehyung onun o hallerini izlemeyi ayrı severdi mesela.

  İşi bırakma kararında Jungkook ne kadar etkili olmuştu bilmiyordu ama verdiği karardan dolayı pişman değildi. En ufak bir pişmanlığı bile yoktu hatta.
  Onu neler bekliyordu bilmiyordu, belki de herşey bu gün olduğundan daha kötü olacaktı. Ama ne deneyimleyecekse Jungkook ile birlikte deneyimleyecekti.

  Öyle söylemişti ona küçük olan, seni birlikte keşfedelim demişti.
  Taehyung özel hissetmişti hem de çok.

  Sonunda her şey bitmişti. Bu gün de bitmişti öyle böyle. Taehyung ve Jungkook son çocukları da velilere teslim ettiğinde gitmek için önlerinde bir engel kalmamıştı.

  Birlikte önce okulda ki diğer öğretmenler ile görüşüp vedalaştılar. Zaten bir gün öncesinde yaptıkları veda yemeğinde hep birlikte vakit geçirmişlerdi de. Sene sonuydu çünkü. Bütün öğretmenler tatile çıkıyordu, Tarhyung hariç onlar birbirini tekrar görecekti, arada bu fark vardı.

  Güzelce vedalaşıp okulun bahçesine çıktıklarında ikili durup birbirine baktı. İkisi de bir diğerini bırakıp gitmek istemiyordu, bu yüzden öylece beklediler.

  Jungkook gerildiğini hissetti. Onunla sevgili olmuşlardı belki ama hala bir yanı onun yanında utançtan çocuğa dönüyordu. Buna engel olamıyordu bir türlü.

  Hoş engel olmaması daha iyiydi Taehyung için, onun bu utanan çocuksu hallerini seviyordu.

  "Biliyor musun?" Dedi Taehyung kafasını yanında ki gence çevirerek. Ona beklentiyle bakan boncuk gözleri gördüğünde gülümsedi. "Young Royals'in yeni sezonu çıkmış."

  Jungkook'un gözleri parladı. O dizi hakkında konuştukları günlere gitti aklı. Daha yeni yeni birbirlerini tanıyorlardı. Birbirlerinin zevkleri hakkında yeni yeni fikir sahibi oluyorlardı.
  Güzel günlerdi ikisi için de, sadece bir kaç ay olmuştu ama birlikte güzel anılar biriktirmişlerdi de. Değerliydi her bir anları bu yüzden.

  "Birlikte izlemek ister misin?" Taehyung'un dilinden dökülen soru Jungkook'un gözlerini büyütmesine sebep oldu. Zaten büyük olan gözleri şimdi şaşkınlıkla daha da büyümüş adeta bir boncuk halini almıştı.

"Ne zaman?" Diye sordu yüz ifadesine yansıyan şaşkınlığı sesinin tonuna da yansırken.

Taehyung hafifçe gülümsedi, sevgili olalı neredeyse bir ay olacaktı ama Jungkook hala bir plan yaptıklarında şaşırıp utanıyordu. Taehyung o zamanlar da sevgilisinin çok tatlı olduğunu inkar edemiyordu.

"İşin var mı?"

Küçük olan büyük olanın sorusu karşısında kafasını iki yana salladı. İşi yoktu. Hatta bu günden sonra uzun bir süre de işi olmayacaktı.