İtalya
Saat : Sabah 9.18....
Diana,John,David ve Diana'nın küçük kız kardeşi Julia İtalya sokaklarında geziyordu.Julia ara sıra başını yukarı kaldırıyor, hayranlıkla iç çekip İtalya'nın mimarisini övüyordü.Diana onun bu hallerini fazla çocuksu bulurdu.Onun için şuan asıl onemli olan cipi bulmaktı.Tabi bunun yanında en zevkli kısmıda birlikte geliyordu.Hepsi birlikte ,mis gibi kokuların yayıldığı bir sokağa girdiler.Bu sokakta genellikle pizza dükkanları vb şeyler olduğu icin hepsinin karnı guruldamaya başlamıştı.
Diana parmağıyla bir restorantı göstererek oraya girebileceklerini söyledi.Hepsi birlikte restoranta girdiklerinde arkalarında kalan kişiye baktılar.Julia ,sokakta dolaşıp resim çeken esmer ve uzun bir adama içli içli bakıyordu.Ondan etkilendiği çok belliydi.Adam ona bakıp tebessum edince Julia onun yanına gitmeye yeltendi fakat Diana'nın onu sıkı bir şekilde tutmasıyla adamdan uzaklaştı.
Diana:Julia, küçük bir çocuk gibi olmayı bırak.Buraya genç aşıklar olmak için gelmedik.Yapmamiz gereken birşey var.
Diana bunlari söylerken sesi kulağa oldukça samimi geliyordu.Julia kabullenerek başını sallasada daha demin hayranlıkla baktığı adamı gozleriyle sokakta aradı fakat adam çoktan gitmişti. Julia küçük bir yenilgi yaşadıktan sonra içeri girmeyi tamamen kabullendi.Birlikte masanın etrafına oturduklarında, Diana herkesi incelemeye başladı.Birseyi düşündüğü çok belliydi.
"David"
Deyiverdi birden.Davidin bakışları saniyesinde Diana'yı buldu.
"Bu planda benim yanıma olacaksın."
"Nasıl yani?"dedi David anlamsız bakışlarla.Diana ise aciklama yapmak zorunda olduğu için sıkıntıyla bir nefes verdi."Kısacası içeri girip adamları benimle birlikte öldüreceksin "dediğinde sanki Davide meydan okuyor gibiydi.David sertçe yutkunarak tekrar Diana'ya baktığında,göz göze geldiler.Diana onun aksine gayet normal birşeyden bahsediyormus gibi rahatti ve yüzünde ona fazlasıyla yakışan tebessümü vardı.
"Olmaz ,Diana"
Diana sanki beklediği cevabı alamamış gibi Davide baktı.Daha sonra başını hafifçe sallayarak cebindeki telefonu çıkardı.Birini arıyordu.Masadaki herkes ona bakarken,aradığı kisi telefonu açmıştı.
"Selam Bruce"dedi samimi bir sesle.
"Bana kendi adamlarından,en azından silah tutmayı bilen birini gönderir misin?
Diana herkesin duyması için telefonu hoparlöre alarak masanın üstüne koydu.Karsi taraftaki adamın sesi halsiz çıkıyordu.
"Bunu neden istiyorsun bebeğim?"
Diana son duyduğu kelimeyi idrak edemeden telefonu kendine yaklaştırdı."Delirdinmi sen?"
Bruce denen adam sarhoş olmalıydı çünkü sesi oldukça boğuk çıkıyor ve anlamsız bir şekilde sürekli mırıldanıyordu.Diana ne olduğunu anlamış olacak ki alttan almaya çalıştı.Daha sonra hızlıca telefonu kapatarak başka birini aradı.Sukurler olsunki bu adam sarhoş değildi.
"Jackie,bana en iyi adamlarından bir tanesini gönderir misin?"dediğinde sesinden anlaşıldığı üzere fazlasıyla kararlıydı.Bu ise baslayacak ve bitirecekti.Konustugu adam ona göndereceğini söyledikten sonra rahatlamış gibi bir nefes verdi ve tek tek herkesin yüzüne bakti.
"Jackienin bana göndereceği adamla ben içeri girip halledeceğiz.John bütün bilgileri bize aktaracak.David ise...."
Söyleyeceği şey sebebiyle dudağı tembelce kıvrıldı
"Ruh değişimine sebep olan taş bir adama ait.Davide iyi bir yüze ve fiziğe sahip.Eger kadına yaklaşırsa iş çok daha kolay olur."
Davidin yüzü renkten renge girerken Diana gülerek onu izliyordu.Bu hali çok komikti.
"Julia,biz adamlarla çatışırken sen benim yapacağım işaretle ışıkları söndüreceksin.Gerisini diğer adamlar halledecek.O sırada bende taş kürenin olduğu odaya gireceğim.Davidin öğrenmiş olduğu bilgilerle o odanın şifresini açtıktan sonra içeri girip alacağım.Tabiki kolay olmayacak...."
Teker teker herkese bakıp sinsice gülümsedi
"Ama zor olan şeyleri severim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEĞİŞİM
Novela Juvenil"Tabiki kolay olmayacak"dedi iç geçirerek. Daha sonra dudakları hafifçe kıvrıldı. "Zor olanı severim"