𝑫𝒆𝒔𝒆𝒓𝒗𝒆

403 28 40
                                    

Yazım yanlışı ve mantık hataları olabilir anlamadığınız yeri sorabilirsiniz
_
_
_
_
_

Melissa Vargas

Durmadan patlayan flashlar ve susmak bilmeyen insanlar arasından, yüzümde düz bir ifade ve gözlerimi insanlardan gizleyen siyah güneş gözlüğüyle, hiç bir şey söylemeden geçiyordum.

Yine çok fazla insan ve bir sürü magazin ekibi toplanmıştı, bu duruma artık alışmıştım.

Ünlü bir oyuncu olmak kolay değildi ve tüm bu kargaşadan bir an önce kurtulmak istiyordum.

Ellerindeki mikrofonları yüzüme doğru tutmalarına engel olan ve bana yol açılmasını sağlayan bodyguardım ile sadece önüme bakarak ilerledim, ama sesleri susmuyordu.

"Neden çekimdeyken kendinize zarar vermeye çalıştınız?"

"Bir sorununuz mu var?"

"Kadın resmen kolunu kesmeye kalkıştı"

"Bence o hasta"

"Uyuşturucu iddialarına ilişkin bir açıklama yapmayacak mısınız?"

Söylenen bir sürü şeyi es geçip hiç birine cevap vermeyerek sonunda siyah, Mercedes Benz Vito'nun önüne geldiğimde şöförün arka kapıyı açmasıyla oturdum ve soluklanmaya başladım.

Üzerimdeki siyah şık takımı tamamlayan güneş gözlüğünü gözlerimden çıkartarak yanıma bıraktım.

'Yorucu bir gün' diye geçirdim içimden, yola koyulduğumuzda arabadaki kahvemi elime alarak bir yudum aldım.

Sıcak kahve beni biraz da olsa rahatlatırken, telefonumun çalmasıyla ekranda menejerimin ismini gördüğümde, diyeceklerini tahmin ettiğim için göz devirerek istemesem de açtım.

"Bu haberler ne yine?!"

Bağırdığı için telefonu kulağımdan biraz uzaklaştırarak konuştum.

"Sana da merhaba Semih"

"Melissa sakın bir yere gitme evine geç bende geliyorum birazdan konuşacağız!"

"Tamam"

Kısa kesip bir şey demesini beklemeden telefonu kapatarak cebime koydum ve yolu izlemeye başladım.

***

Pekte uzun sürmeyen yolu tamamladığımızda sonunda eve gelmiştik.

Şöför kapımı açmak için geldiğinde karşıdan gelenin de menejerimin arabası olduğunu fark ettim.

Karşıda park edip kapıyı sertçe çarparak hızlı adımlarla bana doğru gelmeye başladı.

Şöförün açtığı kapıdan indiğimde menejerimi pekte takmayarak villanın geniş bahçesinden içeriye doğru yürümeye başladım.

"Melissa!"

"Her seferinde aynı şeyi yapıyorsun!"

Bağırışlarını umursamayarak kapıyı açıp kapatmadan içeri geçtiğimde, ana salona gelerek üzerimdeki ceketi koltuğa fırlatıp oturdum.

Kollarımı iki yana açarak koltuk başlığına sabitledim ve başımı geriye yaslayarak gözlerimi kapattım.

Birazdan yine başımı şişirecekti.

Karşımda ayakta durduğunda, başımı kaldırıp gayet rahat bir şekilde elimle karşımdaki koltuğu göstererek oturmasını işaret ettim ve sakin bir sesle konuştum.

𝒆𝒄𝒔𝒕𝒂𝒄𝒚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin