"Masalda ki döşeme bölümü nedir biriniz açıklayın." diyerek baktım sınıfıma. Ama tembellikten başka birşey yapmayan sınıfım yüzüme bakmaktan başka birşey yapmadı.
"Gelmişsiniz 11. sınıfa bilen yokmu gerçekten?"
Dediğim anda zil çaldı. Hepsi birer hayvan misali haraketler sergilemeye başladığında derince bir nefes verdim. Rüzgar gülerek "Bilmezmiyiz hocam aşırı iyi biliyoruzda zil çaldı. Malum bizlerde yoğun insanlarız işimiz var. İzin verirseniz tenefüse çıkabilirmiyiz?" dedi.
Sizden iflah olmaz bakışı atarak "Yarın sözlü var sayfa 90-130 arası çalışıp gelin." diyerek çıkmalarına izin verdim. Tabi çıkarken yakınmayı unutmuyorlardı.
Öğretmenler odasına gittiğimde, girdiğim gibi müdür yardımcımız Fevzi Bey ayağa kalktı.
"Merhaba Mısra Hocam biraz zamanınızı alacağım ama." dedi gayet kibar bir şekilde. Benim uslubümü bildikleri için kibar konuşmaya çalışıyorlardı.
"Tabi hocam bir sıkıntımı var?"
"Hayır bir sıkıntı değilde şuan boş dersi olan bir beden öğretmenimiz, birde siz varsınız. Bakanlığın isteği üzerine 12. sınıf öğrencilerimize nasıl ders çalışıcaklarını ve ders çalışmazlarsa gelecekte olabilecek şeylerden bahsetmemiz gerek. Rehber öğretmenimiz hastalandığı için gelemedi siz yardımcı olurmusunuz?"
Kafamı sallıyarak" Tabi olurum hocam. Diğer öğretmen kim? " dediğimde odaya elinde birsürü pinpon topu ile Çağ girdi.
" Bu okulda ki en havalı ve en zeki öğretmen olarak ben tabiki. " dedi sırıtarak.
Kahretsin ama ya! Çağ varsa benim böyle bir konuda normal kalmam olanaksız. Tam Fevzi beye itiraz edecektim ki adamın telefonu çaldı ve gitti.
Öğretmenlerin çoğu bana gülerken diğerleri acıyarak bakıyorlardı.
" Aşk olsun ama Şiirlerin En Güzel Mısrası. Benim gibi harika bir beyefendiyle sunum yapacaksın işte neresi kötü bunun?"
"Neresi iyi bunun?"
Bana kınarcasına bir bakış attı. Sonra sırıtarak "İlk benim süperzekalarla yapıcaz konuşmayı. Hepsinin çırasını yaktım şimdi." diyerek çıktı odadan.
Diğerlerine dönüp yardım edin dercesine baktım ama elimizden birşey gelmiyor dediler. Umarım benimde elimden öğrencilerin gözü önünde Çağ'ı dövmek gibi birşey gelmez.
◾◾◾◾◾◾◾◾◾
" Eveeeettt. Herkese merhaba öncelikle 12/A sınıfı." dediğimde onlarda merhaba diyerek cevap verdiler.
Çağ yanımda elinde ki pinpon toplarıyla oynuyordu.
Sınıfın en çalışkan ve akıllı kişisi olan Elif "Hocam bizi niye topladınız buraya?" dediğinde cevap verecekken arkadan bir ses daha yükseldi.
Buda sınıfın en yaramaz şahısı Gökalpti.
"Boşver gerizekalı ders kaynıyor işte." diyen Gökalp'e bir pinpon topu atılmasıyla, şaşkınlıkla Çağ'a baktım.
"Kaynatacam ben seni bekle sen." diyen Çağ ile diğer öğrenciler gülmeye başladı. Ben hala şaşkınca Çağa bakarken o Elif' e dönerek konuştu.
"Senin ihtiyacın yok ama diğer sınıf arkadaşlarının ihtiyacı olabilecek akıllar vericez size." dedi.
Elif üvey annesi ve üvey babası olacak o insanlardan kurtulduğundan beri daha çalışkan ve daha mutluydu. Çağda çok ilgileniyordu onunla.
