Cariyenin Aşkı

49 4 0
                                    

"NOLUYOR LAN!"

Diyen Çağ ve Yaser kendilerine gelerek çocukları üzerimden kaldırdılar ve ayağa kalkmamı sağladılar.

Çağ ve Yaser iyimiyim diye bakarken çocuklar sırayla konuşuyorlardı.

"Hocam iyimisiniz?"

"Ayyy nasıl iyi olsun kadın, topluca üstüne düştük."

"Hocam çok özür dileriz"

"Lan hoca ölüyordu az daha."

Gibi şeyler söylüyorlardı telaşla. Ama ben hala şaşkın bir şekilde onlara bakıyordum.

"İyimisiniz çocuğum siz! Ya birşey olsaydı öğretmeninize ne yapıyorsunuz?" dedi Yaser çocuklara.

"Mısra hocam iyimisiniz?" dedi Çağda. Çocuklar önümüzde diye çok yakın davranmıyordu.

"İyiyim iyiyim sakin." dedim ve içeri girmeleri için elimle işaret verdim. Hepimiz içeri girince öğrenciler yerlerine oturdular.

Çağ ve Yaser onlara sinirli bir şekilde bakarken ben "Arkadaşlar ne oluyor? Ne yapıyorsunuz siz amacınız neydi?" dedim.

Kızların hepsi erkeklere baktığında erkeklerin sinirli olduklarını gördüm. Hatta kızlar bile sinirliydi.

"Hocam şimdi şöyleki..." diyerek söze başlamıştı Hatice ama lafını Rüzgar böldü.

"11/C yi dövmeye gidiyorduk hocam kapıyıda biraz hızlı açınca düştünüz işte." dedi asabice.

Derin bir nefes vererek çantamdan su çıkardım ve içtim. Artık cidden sıkılmıştım şımarıklarından. Her hafta bir mukaat oluyordu.

Her ne kadar hepsi harika çocuklar olsada çok sinirlerimi bozuyorlardı. Edebi kişiliğime rağmen onları sıkmamaya çalışıyordum ve her seferinde ne yaparlarsa yapsınlar dinleyip yardımcı oluyordum. Zaten öğretmenlikte bu demekti ama artık canıma yetmişti.

Çağ ve Yaser benim birşey dememi bekliyordu. Yoksa şimdiden azarlamaya başlamışlardı.

"Hocam birşey demeyecekmisiniz?" dedi Sare.

"Ne diyeyim? Sözümü dinliyormusunuz ki herhangi birşey diyeyim ben size!" dediğimde hepsi sus pus bana bakıyordu.

"Ya sizi dinliyorum en ufak mukaatınızda disipline gitmeyin diye uğraşıyorum. Ama siz hergün kavga etmekten, diğerlerine bulaşmaktan başka birşey yapmıyorsunuz! Uğraşamıyorum ben sizinle artık. Emin olun benim yerime orada başka bir hocanız düşseydi iş okuldan kovulmaya kadar giderdi." diyerek hepsinde tekrar göz gezdirdim ve devam ettim." Ama bu kadar yeter. Diğer öğretmenlerdende şikayet geliyor zaten. Artık sizi ne dinleyen var, nede diğer kişilere karşı savunan. En küçük mukaatınızda ben tutanak tutacağım."

Hepsi kafalarını önüne eğmişti. Her ne kadar içim acısada artık bir sınırları olmalıydı. Çağ ve Yasere dönüp "Buyur hocam ne anlatacaksanız anlatın." dedim. İkiside sırayla çocuklara yönetmenlikle alakalı birşeyler demeye başladılar.

Bende o sırada dersle alakalı konuları belirliyordum. İşim bittiğinde bende onları dinlemeye başladım. Çağ ara sıra bana bakıp geri çocuklara dönüyordu.

Akşam teyzesi ve eniştesiyle tanışacaktım ve ne yalan söyleyeyim üstümde öyle bir heyecan vardıki. Teyzesi ve eniştesinden bahsetmişti. Onun için anne baba gibiydiler. Yani benimde anne ve babam gibi olacaklardı iyi anlaşabilirsek.

Korkmuyor değildim. Çağ sayesinde etrafımızdaki insanlar beni yargılamıyorlardı tanımadan ama teyzesi bu yaşına kadar bakıp büyüttüyse eğer ve öz oğlu gibi görüyorsa insanların "kaynanalık" dedikleri şeyi yapabilirdi. Zaten değişik biri olarak görülen ben bu sayede gözüne daha çok batardım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 01 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ne Diyorsunuz Hanımefendi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin