Mayday Call - Dekubaku

Due

-"Bayım, sanırım pizza siparişi için yanlış numarayı aradınız?"

-"Hayır, sanmıyorum. Büyük boy patates alabilir miyim? Oh, adresim mi? Şibuya semti, orenai sitesi bina numarası 21, daire 6."

Ochaco bir kaç saniyeliğine sessiz kaldı. Acil durum çağrısını meşgul etmek özellikle Japonya gibi gelişmiş bir ülkede büyük suç demekti. Böyle bir riski almak normal olmazdı. Ochaco bu meslekte risk alamazdı.

-"Bayım, tehlikede misiniz? Ya da birisi özgürce konuşmanıza engel mi oluyor?"

Karşı taraftan bir yutkunma sesi geldi. Hemen ardından ise onay cümlesi; "Evet."

'Siktir..'

İçinden geçirdiği tek cümle bu oldu. Parmakları hızla klavyenin tuşlarında gezindi. Sol elini iki kere şıklattı ve yanına görevlilerden birini çağırdı. Bu işin derinine inmeliydi.

-"Pekala beni dinleyin, adım Ochaco. Yardım yola çıktı ama bana daha fazla bilgi vermeniz gerek. Dairede kaç kişisiniz?"

-"Orta boy karışık pizza, iki kişi için yeterli mi?"
-"Seni ahmak, büyük pizza istiyorum demiştim!"
-"Oh şey... E-evet büyük boy demek istedim."

Yanına gelen gözlüklü elemandan tableti istedi. Kahramanlara yardım sinyalini gönderdikten hemen sonra telefona geri döndü.

-"Arkada sesi duyulan kişi, sizinle olan kişi mi? Dairede sadece ikiniz varsa onayla."

-"Evet, doğru." Tablet ekranından onay sinyali geldi. Ancak minimum varış süresinin 15 dakika olması işi sıkıntıya sokuyordu. Kaşlarını çattı.

-"Pekala çok iyi gidiyorsun. Bana ismini söyleyebilir misin?"

-"Sipariş, Katsuki Bakugo için." Kadın hızla bilgileri bilgisayara geçirdi. Öğrenmesi gereken bir takım şeyler daha vardı.

-"Katsuki, yanındaki kişi silahlı mı? Tehdit altında mısın?"

-"Aptal herif! Bir işi de düzgün yap lan!"
-"Ö-özür dilerim!"

Kadın tedirgince tablete döndü, varış süresi 11 dakika. Biraz daha vakit kazanmalıydı."Katsuki, yanındaki kişinin eğer ateşli silahı varsa ekstra sucuk istediğini söyle."

-"Ekstra sucuk iyi olur."
-"Siktir!"

Vakit daralıyordu. Arkada bulunan adamın sesi her geçen saniye artıyor, Katsukinin sesi titriyordu. Böyle giderse her şeyi belli ederdi. Ochaco alnındaki teri sildi. Son 9 dakika. Dayanması gerek.

-"Katsuki, o adam seni tanıyor mu? Eğer öyleyse siparişi onayla."

-"Evet, siparişi onaylıyorum."

-"Tamam çok iyi, kim peki? Eşin? Eski eşin? Ya da akraban?"

-"İkinci seçenek. Buraya gelmeniz çok uzun sürer mi?"
-"Hadisene siktiğimin aptalı!"

-"Lütfen sakin kal, bir kaç dakika dayanman gerek telefonu açık tut."

-"KATSUKİ!!"
-"Özür dilerim! Ama çok yoğunlar bekletme yapıyorlar!"
-"Sikerim böyle işi! Başka pizzacı ara sende! Açlıktan ölüyorum lan!"

-"Katsuki orada gidebileceğin güvenli bir yer var mı?"
-"Hayır.. ben- şey... siparişi iptal edebilir miyim? Erkek arkadaşım daha fazla sabredemeyecek."

Kahve saçlı kız telefonda cebelleşirken asistanı Katsuki Bakugo hakkında bilgileri tespit etmişti. İida tablette bulduğu bilgileri Ochaco'ya gösterdi. Katsuki Bakugo, eski eşi Shoto Todoroki. Kasten yaralama ve adam öldürme suçlarından hüküm giymiş ve üç gün önce hapishaneden beraat etmiş. Boşanmalarından sonra iki kere Katsuki'yi darp etmiş ve kendi babasını öldürmüş. Ayrıca 5 yıldır ceza evindeymiş. Kalıcı uzaklaştırma kararı görünüyor.
Yani bu onun 3. saldırısı ve barışçıl davranacağa benzemiyor.
Genç kadın derin bir nefes aldı, hala 6 dakika görünüyor. Vakit gerek.

-"Sakin kal, giriş kapısından olabildiğince uzak dur. Eğer eski eşin oraya giderse haber verebilir misin?"

Karşı taraftan ses gelmemesi ile adrenalin seviyesi arttı."Katsuki?" Tekrar sessizlik bir kaç cızırtı duyuldu. Gözleri ile ekranı taradı, telefon açık.
"Katsuki beni duyuyor musun? Ses ver!"

-"Dene ve gör seni kaltak!!"

'Hassiktir!' Yakalanmıştı.

Göt oldunuz mu? PUAHHAHAAHAHHAHAHA

Öldüreyim mi Katsuki'yi? Napacan?

Neyse neyse devam

İyi günler, akşamlar, sabahlar. Artık günün hangi vakti okuduysanız.

✧⁠◝⁠(⁠⁰⁠▿⁠⁰⁠)⁠◜⁠✧