Abicim♡♥︎

2.Bölüm✨️

"Cagan abi buranın hali ne" Diye isyan ettiğimde eliyle saclarini karıştırıp "Yaa yaparım dedim kolay dedim ama yapamadim" tavuğun diri bir şekilde tencerede duruşu , etrafinda buyuk buyuk dogranilarn patates soğan ve içine döktüğü musluk suyuyla gülmemek için kendimi zor tuttum ama başaramadım

"Kızım gülme " dedi bana ama ben bu görüntü karşısında nasıl dura bilirim ki ve bir kahkaha patlattım "Kizim gülmesene " bir sure gülüşümü izledi ve oda bir anda gülmeye başladı

Gülmekten zor çıkan sesimle " Çağan abi Allah aşkına digerlerini anladimda bu tavuğu-" Diyip yine güldüm

"Bu tavuğu böyle nasıl pişirip nasıl yiyecektin" Diyip gülmeye devam ettim "hele şu soğan ve patatesleri bak , onlarin ne günahı vardi" Diye dalga gectigimde sert sesle konuşmak istedi ama o'da gülüyordu

"Hira valla gülme fena yaparım yeter"

"Ama sende gülüyorsun" diyerek gülmeye devam ettim

Sonunda gulmelerimize son verirken onu odasına yolladım ve mutfağı toparlamak için işe geçtim

Ama önce çorbayı ısıtıp ona goturmeliydim

Çorba ısındığında bir kaseye koyup odasına doğru ilerledim . Kapıyı açıp iceri girdiğimde yatakta uyuya kalmıştı . Çorbayı çalışma masasına koyup yatağa dogru yaklastim . Elimi alnına koyup ateşine baktığımda harbiden de ateşi vardi , gozlerini açtığında önce irkildi , elimi hala alnından çekmemiştir

"Noldu" Diyip ayaga kalkmak istediğinde omuzundan tutup geri ittim "Hic birsey sen uzan sana corba getirdim, çorbada sonra ilaç vericem ateşini düşürsün " dedigimde gülümsedi, küçüklüğümden beri onun o guzel gamzelerini o kadar seviyordum ki küçükken ona hep 'gamzelerin çok güzel derdim' Ama zamanla geride kalmıştı

"Teşekkür ederim Küçük " ahh bide Küçük vardi dimi

Çorbayı masanin ustunden alip yatağın ucuna oturdum. Basini diklestirdiginde Çorbayı üfleyip ona uzatıp içirdim

"Ellerine sağlık Yeliz sultanımın" dedi ve içmeye devam etti

Çorba bittiginde boş kaseyi yeniden masaya koyup odadan su almak için çıktım, sürahidei su bitmişti

Su ve ilaçla geri geldiğimde bu sefer uyumamış ve geldigimi fark etmişti

"İlacını da iç öyle uyu " Diyip ilaçla suyu ona uzattım, içip yeniden bana uzattı " Bir daha tesekkur ederim Hira, sen gelmeseydin şu halimle tavuk corbasi yapmaya çalışacaktım" dediginde tavuğun o hali geldi aklıma ve kıkırdadım

"Evet ve sonuçta çiy tavuk yiyecektin" dedigimde oda hafif gülüp basini saladı

"Hadi ateşini ölcelim"dedigimde eliyle Küçük cekmeceyi gösterdi "termometre orda" dediginde oraya gidip termometreyi aldım ve getirip ona yardim ederek kolunun altına yerleştirdik

Üstündeki ince atlete benzer tişörtle uzaniyordu "Acaba üstüne ince bir pikemo örtsek ?" Diye sordugumda bana bakıp "Hira yeteri kadar ilgileniyorsun ve elidnen geleni yaptın yoruldun artık otur istersen" dediginde başımı iki yana hayir anlamidna salladim

"Eğer mutfağı bu halde bırakırsam gözüme uyku girmez , ayni zamanda annemin dırdırından kurtulamam"

"Cok yorma o zaman kendini" incecik pikeyi üstüne örtüp yandaki dönen sandalyeyi cekerek oturdum

"Hatirliyormusun bir keresinde abinin ateşi çıkmıştı, yeliz teyze "oğlum yanıyorsun " dediginde sende "Ee itfaiyeyi arayalım o zaman " demiştin, o gün aklıma geldiğinde güldüm

"Bazen en olmadik zamanlarda en mantıklı cümlelerimi kuruyorum" dedigimde başını salladı

"Sizin mezuniyyet ne zaman?" Dediginde "Önümüzdeki ay" demiştim ve yine bir dert edinmiştir kendime

"Çağan abi sen uyu ben mutfağı hall edip gelcem tamamı " termometreyi alip atesine baktığımda 40 üstündeydi, inşallah verdiğim ilaçlar işe yarar

"Kendini çok yorma güzelim" gülümseyip odanın kapısını açık koyarak çıktım

Mutfaktaki tavuğu gördüğümde yine bir gülme krizi gelmisti bana

Hem şarkı söyleyip hemde is yapıyordum ve en sevdigim şeylerden biriydi bunlar . İşleri bitirip Çağan abiye ıhlamur yapmaya karar verdim , bu sırada da telefondaki açtığım şarkı en güzel yerine gelmişti

"Dünyanın en güzel kızı
Hem kalpsiz , hem kalp hırsızı
Göremezsem o güzel yüzünü ölücem"

Hoplaya zıplaya şarkıyı söyleyip iş yaparken birden bire havaya kalktım ve çığlık attım. Basimi cevirdigimde Çağan abiden başka kimle karşılaşa bilirdim ki "ABİİ ödümü kopardın "

"Abini......" anlamayarak ona baktim cunki sozunden hicbirsey anlamamıştım

"Abini sevsinler " dedi yalancı bir sırıtmayla

"Napiyosun" dediginde beni aşağı indirdi "Hic savaştığın yazık tavukcuğazla yemek yaptım, ama bu seninkine benzemiyor" Diye sırıttığımda ofladı "Dilinden kurtulamayacagım Küçük hanim"

"Sen git ben şu bulaşıkları yıkayıp gelicem, ateşini bir daha ölç bakalım inmişmi" halsiz bir şekilde odasına doğru giderken bir sure arkasindan baktim

Çağan abi küçüklüğümden beri yalnızdı, ailesi onu yetimhaneye bırakıp gitmişti ve bir daha gelmemişti. 16 yaşına kadar yetimhanede büyümüşte. Küçükken bir yerde büyüdüğümü gibi hep bir yerde oynardık, annem onu hiç bir zmaan bizden seçmemiş ve bizim kadar onuda çocuğu gibi büyümüştü . Ona küçükken aciyirdum hic kimsesi olamdigi için ama büyüdükçe o acıma hissinin yerini sevgi ile doldurdum ve şu an abim kadar değerli birisi benim için. Abim gibi her zaman arkamda durup beni korumuştu , hep onun yanındaydım.

Hatta bir defasında mahalleden Ali ve 1,2 cocuk onu küçükken yetimhanede büyüdüğü için oynadığımız oyuna almiyorlardi. Çağan abi üzülerek yanımızdan ayrıldığında her defasinda onun peşinden gitmiş ve hep onun yaninda durmuştumn

Bence yeter bu kadar hayat meselesi

Ihlamuru bardağa doldurup Çağan abiye götürdüm

Odaya girdiğimde uyuduğunu gördüm, basını yatak başlığına yaslayarak uyumustu hemde

Elimi alnına koyduğumda atesinin hala dusmedigini anladim ve alnından şıpır şıpır der dökülüyor. Elimi boynuna koyduğumda hatta üstününde su olduğunu fark ettim

Kıyafetinin eteklerinden tutup yavaşça çıkardım ve elime aldığım kuru ve temiz bir bezle terini silmeye basladim

Bu sirada abimide arayıp eczaneden ilaç almasını söyledim

"Hiraa"

"Efendim Çağan abi" gözleri kapalı bir şekilde mırıldanıyordu

"Bana abi deme"

Bitti..........

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Bence siz herseyi anladiniz , ama alamayacağını çok çok çok şeyler var , beklemekte kalın

Sizi seviyorum , begenmeyi unutmayin♡♡♡