Nefes nefese bir anda gözlerimi açtım ter içindeydim. Sukuna'nın uyanıp ne olduğunu anlamaya çalıştığını fark ettim. Ve derin bir nefes verdim.
"Kâbusmuş." Dedim mırıldanarak.
"İyi misin?"
"Hıhı." Kalkıp lavaboya girdim ve üstümü çıkarıp soğuk duşa girdim.Soğuk suyun vücudum'dan akışını hissettim, rahatlatıcı bir his. Uykum iyice açıldıktan sonra belime havlu sarıp odaya geçtim.
Boxer, eşofman ve beyaz bol bir tişört aldım giyinip dışarı çıktım.
Güneş yeni yeni doğuyordu, banklar'dan birinde abim'i gördüm. Yanına gidip oturdum ve kafasını omzuna koymasına izin verdim ben de kendi kafamı onun kafasının üzerine yasladım.
"Helin sıktı canını değilmi?"
"Eh işte biraz."
"Çok fazla önemsiyorsun onu delinin teki işte değer mi?"
"Yuji beni sevdiğini biliyorum anca başkaları hakkında böyle konuşman doğru değil." Haklıydı çok üstüne gidiyordum Yaren'in sonuçta sorunlu biri."Haklısın ama senin acı çekmeni sağlıyor."
"Hayır, sadece haklı olması bir anlık ağırıma gitti."
"Haklı mı? Üç ay boyunca kızın başından ayrılmadın ve onun için bir arkadaş bile olamıyorsun nasıl haklı diyebiliyor sun onun için?""Yuji kız sinir hastası geçmişi iğrenç ilk defa arkadaş ortamı oluyor."
"Haklısın ama yine de böyle davranmasını gerektirmez."
"Haklısın, ama kendini onun yerine koy. Özgürlüğüne düşkün biri kısıtlnmaya gelemiyor-"
"Abi, fazla düşünüyorsun."Aslında şöyle bir baktığımda haklıydı onu biraz kısıtlamış olduk. Ben de fazla tepki verdim, ben böyle değildim ne oldu da bir anda sebepsiz yere bu kıza kin beslemeye başladım?
"Hep saçları dökülüyor. Tutuyorsun tel tel geliyo eline."
"Amma incelemiş sin sen de kızı."
"Sıkıntıdan öyle oldu biraz."
"Saç dökülmesi öylece olacak bir şey değil kafasına fazla şey takıyor olmalı.""Biz ne zamandır seninle böyle dertleşmiyorduk özlemişim."
"Ben de." Abimle sarıldık.Şerefsizlik olsun diye saçlarını açtım, namussuz açık saçla daha yakışıklı olayur.
"Allah belanı vermesin."
"Böyle daha yakışıklı oluyorsun böyle kalsın."
"Kalsın madem." Abim'de benim saçlarımı karıştırmaya başladı."LAN LAN LAN KAFAM YANDIIĞ."
"HAHAHAHAHAHA." Abimle gülüşürken sürpriz bir şekilde yaren'i odasından çıkarken gördük, okulun dışında ki göl tarafına gidiyordu gözlerimi abime diktim."Hayır Yuji kimseyi takip etmeyeceğiz."
"Lütfeennn."
"Hayır dedim."
"Tamam be." Konuşa konuşa odalarımıza dağıldık."Saat erken birazdaha mı uyusak."
"Olur valla." Yatağıma yattım ve gözlerimi kapattım.♣♣♣
COSO
Yuji'ye hayır dedim ancak merak ediyordum. Odadan çıkıp göl tarafına gittim Yaren orada oturmuş müzik dinliyordu elin de de kitap.
"Yine kaçıyorsun ha?" Yanına bir erkek geldi bu kim lan şimdi. Çocuk Yaren'in ensesine vurdu Yaren bir anda tırsarak kafasını çevirdi ve çocuğu gördüğü gibi ayağa fırladı kulaklık, kitap hepsini bıraktı ve çocuğa sarıldı sesleri buraya geliyordu.
"Lan senin ne işin var burada."
"Sıkıldım gelem bir bahem dedim, napıyon."Ben değil ayaklarım oradan uzaklaştı, aslında sadece gururum incindi bizler onu bir kez bile bu kadar mutlu edemedik.
Okula döndüğümde Nobara'yı odasından çıkarken gördüm.
"Choso, iyi misin? Yani dünden sonra."
"İyiyim."
"Emin misin?"
"Kesinlikle."
"Peki öyle olsun eşelemeyeceğim."
"Sen niye bu saatte dışarı çıktın?"
"Ha Yaren ile konuşmak için odasına gidicektim."
"Ha odasında değil o."
"Nerde peki?"
"Okulun dışında kalan göl varya orada."
"Orda ne işi var ya?"
"Bilmem bir çocuk ile buluştu ama ondan önce kitap okuyordu."
"Allah Allah gelince konuşurum o zan, alışverişe gidicem ben gelicek misin?"
"Hayır da bu saate mi?"
"Evet etraf daha sakin oluyor."
"İyi alışverişler o zaman."
"Bay bay." Dedi ve uzaklaştı ben de odama geçip biraz uyudum.♣♣♣
Biraz dediğim dokuz saatti.
Uyandığımda saat 16:24'tü, kahvaltı edip odadan çıktım, yılların alışkanlığı olsa gerek Yuji'nin odasına girdim ve diğerleri de oradaydı.
Yuji, Megumi, Nobara, Yaren ve i çocuk gülerek konuşuyordular odaya girdiğimde hepsinin bakışları bana döndü.
"Abi sen de gelsene." Yanlarına gittim ama gözlerim çocuğun üzerindeydi. Fark etmiş olmalı ki konuşmaya başladı.
"Merhaba ben Yaren'in en büyük kuzeniyim adım Ömer, sen?" Demek kuzeniymiş.
"Choso Yuji'nin abisiyim tanıştığıma memnun oldum."
"Ben de." Samimi bir tipti.Yuji
Hepimiz oldukça eğlenceli bir zaman geçiriyorduk. Abim başta Ömer'i pek sevmemişti ancak sonradan çok ısındı.
"Oğlum sen bu geceyi burda mı geçiriyon?"
"Bilmem belki geçiririm belki giderim."
"Saat kaç?"
"Gece 01:37."
"Hah bu saatte seni nah gönderirim bir de başına bir bok gelir." Ömer'in gözleri üstümüzde dolaştı ne yapmalıyım dercesine.
"Kal işte ya saat geç olmuş zaten."
"Aynen kal bişi olmaz." Hepimiz kalmasına onay verdikten sonra, bu gün ilk defa Sukuna aramıza katıldı."Kim kalıyo kim gidiyo lan."
"Tövbe Yarabbi bismillahirrahmanirrahim noluyo lan tövbe!"
"Napıyon oğlum."
"Ne bilim tüm tuşlara bastım, la adamın yanaginde ağız çıktıla."Hepimiz gülmeye başladık.
"Ulan velet keserim seni."
"Sen benim kılımı bile kesemezsin izmarit."Hepimiz anırmaya başladık hatta Sukuna bile gülüyordu.
Sukuna iç ses: Gülüşüne kurban olurum şerefsiz, şöyle bağırasım var "BEN İTADORİ YUJİ YE AŞIĞIM!" Ama bu imkansız, aslında imkansız değil ama zor hem de çok zor...
BALLARIM CANO LARIM ALLAH'IN İZNİ İLE SİZE MÜKENMEL BİR SPOİ VERECEM OKUYABİLİRSİNİZ HİKAYEYİ BOZMAZ. RAMAZAN BİTTİĞİ GÜN EĞWR YETİŞTİREBİLİRSEM YUJİ VE SUKUNA ARASINA EFSANE SEYLER VAR EDİCEM (hiç bir boka benzemicek eminim)
VE İSTEDİĞİNİZ BİR ŞEY VAR SA YAZIN YAPABİLİRSEM YAPICAM AYRICA SORU CEVAP YAPMAYI PLANLIYORUM
SORULARINIZ VARSA YAZABİLİRSİNİZ
ÖPÜLDÜNÜZ BAİİİİİİİ ʕっ•ᴥ•ʔっ🤍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çıkmaz Sokak
Fanfictionİtadori hakkında ki gerçeki öğrenince hayatının bir anda yokuş aşağı doğru inişi