Ben lise okurken ablam üniversiteye gidiyordu. Bir ara ablam ve ev arkadaşları, bir yerlerden cin çağırmayı öğrenmişler ve bunu her gece yapmaya başlamışlar.
Bir zemine, kağıda yazdıkları harfleri dizip, bir fincan kapatıp; bu yolla cinlerle iletişime geçiyorlarmış.
Ablam, bu yaptıklarını tatilde eve geldiğinde bana anlattı.
Tabii ben de çok merak ettim ve ilk fırsatta arkadaşlarımı çağırıp birlikte cin çağırmayı denedik.
Çağırdığımız cine sorular soruyorduk ve o da bize cevaplar veriyordu. İşin ilginç yanı çının bize verdigi cevapların hepsinin gerçek doğru yanıtlar oluşuydu. İnsan o anda böyle bir durumdayken çok eğleniyor.
Merakın da etkisiyle tam olarak ne yaptığının farkında bile olmuyor....
Sorularımıza, başkalarının kolay kolay bilmesi mümkün olmayan doğru cevaplar aldıkça bizim de soru sorma konusundaki şevkimiz iyice artıyordu. Geleceğe dair sorular sormaya başladık böylece. Sanırım gelen cin geleceğe dair sorularımızïn cevaplarını uyduruyordu Ama ne var olan ana kadar vuku bulmuş, bizim bilmediğimiz şeyleri biliyordu. Pek çok kez denedik bunu...
Tatil bitince ablam da okulunun bulundugu şehirdeki öğrenci evine döndü. Dönem sonunda bir dersten takıntısı vardı ve onu veremezse okulu uzayacaktı. Bu stresli durum içindeyken arkadaşlarından biri, sınav sorularını dinlerden almayı önermiş. O çaresizlik içinde teklif hepsine mantıklı gelmiş ve tekrar oturmuşlar Harflerin ve Fincanın başına
Bu arada o yıl içinde ara ara bu cin çağırma seansları yaptıkları için olsa gerek; evdeki kızların yaşadığı bazı ilginç şeyler de oluyormuş ama kimse bu tuhaf olayların kaynağının cinler olabileceğini düşünememiş nedense...
Örneğin: yatakta uyurken aniden görmedikleri birileri tarafından yataktan itilmeler, geceyarısı odalarda dolaşan karartılar filan... Bunları hep rüya veya hayal zannetmişler..
Neyse o gece cin çağırmışlar. Soruları istemişler. Gelen cin de veririm demiş. Altı tane soru yazdırmış kızlara. Tabii ablam da bunların cevaplarına çalışarak girmiş sınava.
Soruların birebir aynıları sınavda karşısına çıkınca önce ufak bir şok yaşamış ama o sevinçle hepsinin cevaplarını yazıp çıkmış sınavdan. O gece ev arkadaşlarıyla güle oynaya bu mevzuyu konuşup gülüşürlerken evde arka pemcerden gelen rüzgar sesiyle biraz irkilmişler... Penceyi kapatmak istemişler...
Evdeki kızlardan biri, cereyan yapan pencereyi kapatmak için arka odaya gittiğinde pencerenin açık olmadığını söylemiş kızlara. Korkmuşlar hemen Kuranı Kerim açıp, cin suresini okumaya başlamışlar. Onlar cin suresini okuyadursun bu arada arka odadan gelen selser de giderek yükseliyormuş.
Cin suresini okumayı bitirdikten sonra arka odadan gelen sesler kesilmiş. Odaya gidip tekrar bir kontrol etme gereği duymuşlar. Odaya gittiklerinde hepsi de camdan aşagı bir karartının gittiğine şahit olmuşlar. Bu vaka o esnada hepsinin de çok korkmasına, tüylerinin diken diken olmasına sebep olsa da ilginçtir ki o günden sonra ne ablamın arkadaşlarıyla kaldığı öğrenci evinde ne de bizim evde cinlerle ilgili hiçbirşey olmadı. Ve kesinlikle bu seanslar birdaha olmadı. Bilahare öğrendik ki; cinlerle meşgul olmak, onları rahatsız ettiği için kötü sonuçlar verebilirlmiş. Biz çok şanslıymışız ki Müslüman ve iyi cinlere denk gelmişiz...
