Enes- Eylüşüm biliyosun dimi herşeyden önce bana güvenmek zorunda olduğunu
Eylül- Gözlerime de mi inanmıcam.
Enes- Hayır, tabiki gözlerine inanacaksın, inanacaksın da benide bi dinlemen gerekiyo. Çünkü olay senin anladığın gibi değil.
Eylül- Öyle mi dersin?
Enes- Bak beni bi dinle eğer geçerli bi sebep bulamazsan hayatından çeker giderim, unutur silersin beni.
Eylül- Unutmak öyle kolay mı sandın?Enes acılı acılı bakıp yutkundu. Eylül de hıçkıra hıçkıra gözyaşlarını siliyordu ve yavaşça yerden doğrulurken ayağı takıldı o esnada Enes kolundan tutup;
Enes- İyi misin?
dedi. Eylül kolunu çekti elleriyle gözyaşlarını saklamaya çalıştı.
Eylül- Ihm, iyiyim... Ayağım takıldı sadece birşey yok.
Enes- Açıklama yapmama izin ver ne olursun.(Eylül'ün ağzından)
Neşeli, enerjik, deli dolu, çılgın, saf, komik,şakacı olan Eylül'ü öldürmüşlerdi artık karşılarında kin besleyen, nefret kusan, sinirli, kimseye güvenmeyen, mutsuz, tedirgin, gözü açılmış, ciddi ölü gibi bir Eylül vardı.
Eylül- Peki, yap açıklamanı.
Enes- Gel benle.Enes öyle dedikten sonra arkasından onu takip etmeye başladım. Restorantdan çıkmıştı.
Eylül- Nereye gidiyoruz.
Enes- Atla arabaya.
Eylül- Ne alaka arabada mı konuşucaz.
Enes- Yoldayken tek bi açıklama yapmayacağım bi cafeye gidicez abim ve yengemden uzaklaşmak için o cafede sadece baş başa konuşacağız tamam mı?
Eylül- iyi peki öyle olsunArabaya bindim ve Enes sürmeye başladı. Yol boyu ağzımızı bıçak açmıyordu ikimizden de çıt çıkmıyordu o esnada telefonum çaldı.
Enes- Haydaa sessizliğimiz bozuldu mu yani şimdi?
Eylül- Hayır beyfendi bozulmadı sen hâla cafeye kadar o sesini kesiceksin.
Enes- Obaa yandık o zaman.
Eylül- Ciddiyim..
Enes- Ben şakacı Eylül'ü özledim
Eylül- O Eylül'ü öldürdüler, öldürdünüz...O esnada telefonum kapanmış ve bildirim gelmişti.
Enes- İstersen telefonu aç her kim arıyorsa merak etmiş demek.
Eylül- Ablam aradı.
Enes- Sen bana hesapta mı veriyorsun?
Eylül- Enes kes sesini dedim sana.
Enes- Off tmm kızma yaa.
Eylül- Sus o zaman cafede konuşucaz.
Enes- Pekâlâ hanımefendi.Çantamdan telefonumu çıkarttım gelen bildirime baktım.
Gönderen: Ablammm💖💐
-aşkım nasılsın nerdesiniz naptınız anlat bekliyorum.
Alıcı: Ben
-abla şimdi cafeye gidiyoruz konuştuktan sonra ben ararım seni şimdi öptüm hadi görüşürüz.
Gönderen: Ablammm💖💐
-tamam bebeğim öptüm bende görüşürüz.Telefonu çantama koydum ve yolu izlemeye devam ettim.
Enes- Burası hanımefendi bi saniye bekleyin,
dedikten sonra arabadan indi benim kapımı açıp elini uzattı.
Enes- Geri çevirmezsiniz herhalde?
Eylül- Çek şu elini
Enes- Aa lütfen hanımefendi.
Eylül- Enes içimde seninle ilgili bir çok düşünce var ben şimdi bu soruların cevabını bulamadan hareket edemem kusura bakma.Kırgın bi bakışla elini geri çekti kapıyı kapadı. Kendim kapıyı açtım ve arabadan inip kapıyı geri kapadım.
Enes- Nereye oturmak istersin yer seç.
Cevap vermedim cam kenarında olan iki kişilik masaya oturdum, çantamıda masanın üzerine bıraktım. Enes ise off çekerek geldi önüme oturdu suratında kırgınlık, üzüntü,pişmanlık vardı.
Eylül- Evet seni dinliyorum.
Enes- Neyi merak ediyosun sor.
Eylül- Sence? Sence neyi merak ediyor olabilirim bi düşün..
Enes- Sor...
Eylül- Ayça diyince birşey geliyo mu aklına.
Enes- Beni onla beraber gördün bunun sebebini merak ediyosun diymi?
Eylül- Sevgilin varken neden o kızla baş başa. . .
Enes- Biliyorum seni çok iyi anlıyorum bu gördüğün manzarayı her kim görse aynı düşünürdü benim açıklamam var ama tabiki senin kırgınlığın dinermi bilmiyorum.
Eylül- Söyle hadisene yap açıklamanı.
Enes- Bu kızın bi reklam çekimi varmış bi adamın pasta yedirmesi gerekiyomuş oda bunla ilgili birisini bulmaya çalışıyordu bana söyledi evet kabul ettim hata ettim sana sormadan yapmamam gerekti ama aklımda fikrimde her zaman sendeydi hiçbir zaman senden başkası olmadı benim için olmayacakta sen beni istemesende ben vazgeçmicem bunu bilmeni istiyorum.
Eylül- Niye sormadın bana, niye...Ağlayacaktım resmen gözlerim dolu dolu olmuştu. O sırada Enes kolumdan çekip omzuna doğru yasladı, sımsıkı sarıldı bana.
Enes- Özür dilerim prensesim, özür dilerim biliyorum kuru bi özürle geçmicek ama bir daha seni üzecek hamle yaparsam asıl o zaman, o zaman ne istersen yap bana.
Enes'in ellerini tuttum "Son Kez" Dedim.
Enes- Son Kez.., Yemin olsun son ki kez.
Sımsıkı sarıldım Enes'e.
Eylül- Hadi kalk gidelim aşkım ablamlara da haber edelim.
Enes- Tabikii buyrunn;Diyerek elini uzattı, elini tuttum ve yol boyu gülüşerek eve doğru ilerledik. Kapının önüne geldiğimizde kapıya tıklattım.
(Seyran'ın ağzından)
Afra- Ehmm..
Mert- KİM GELMİŞ AŞKIM, Eylül mü?
Afra- Ha bide kardeşin.
Mert- Kardeşim?Mert mutfaktan kapıya doğru geldi.
Mert- Vayy barıştınız demek hadi gelin içeri.
Herşeyi unutup nasıl bu kadar rahatlardı anlamış değildim Eylül Enes'i nasıl affetmişti, Mert barışmalarını neden bu kadar çok istiyordu hâla çözememiştim.
Enes- Barıştık Abim çözdük tüm sorunlarımızı.
Diyip Eylül'ün ellerini öptü ve ardından içeriye geçtiler.
Eylül- Abla mutlu olmadın mı?
Afra- Ben birşey demiyorum ablacım, sen nasıl mutluysan eğer öyle olsun yeterki mutlu ol sen.
Eylül- İyki varsınn;diyerekten sarılmıştı bana.
Afra- Sende iyki varsın ablacım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adını Sen Koy💗
RomanceKanseri yenmeye çalışan bi annenin iki kızı bi şirketin sahibi olan abi kardeşe aşık olurlar.❣️