10.Bölüm

92 6 3
                                    

Yolda giderken sıkıntıdan gözlerim kapanmak üzereydi. Ne arkadaki şarkı ne başka birşey. Hiçbiri kafamı dağıtmaya yetmiyordu. Aklım hala Ateş'in beni öpüşündeydi. Ellerim istemsizce dudaklarımı buldu. Adam hakkında neredeyse hiçbirşey bilmiyordum.

"Kafa dağıtmaya ne dersin?"

"O nasıl olucak?"

"Club'a gidelim mi?"

"İzin var mı?"

"Ayaklı izin makinesi yanında şuan. Faruk müdür beni sever ve güvenir. Yani sorun yok."

"O zaman gidelim."

"Yanında kıyafet almıştın onlarla rahat eder misin, yeni birşey bakalım mı?"

"Yanımda her duruma göre kıyafet var. Hazırlıksız çıkmam."

Çapkın bir gülüş ile göz kırpıp önüme döndüm. Moodum yavaş yavaş yerine geliyordu. Aklım hala o olaydaydı ama biraz olsun azalmıştı düşünceler. Alaca arabayı gidiceğimiz yol yerine başka yöne çevirince iyice heyecan yapmıştım. Club'e bir kere gitmiştim ve açıkcası gece pek iyi bitmemişti. Yinede bu eğlenmek istemediğim anlamına gelmez dimi?

O zaman Onur vardı şimdi ise Alaca. Aklımdan geçirdiğim şeylerle bir anlık aydınlanma yaşadım. İsmimi duymuştu ama tepki vermemişti hiç? Ve komutan da isimlerimizi söylemememiz gerektiğini anlatmıştı. Bir sorun olur muydu acaba? Çaktırmadan sormam mantıklı olabilirdi. Ne kadar yapabilirsem artık.

"Bu arada aklıma takıldı kafes dövüşü sırasında kullandığım isim nasıl?"

"Hmm, gerçek isminden mi bahsediyorsun?"

"Nasıl?"

"Başından beri biliyorum aslında. Time katıldığın ilk gün Faruk müdür ve komutan ile konuşurken duydum. Bir konu hakkında konuşmak için gelmiştim ama şansa tam kapının önünde konuşmayı duydum biraz."

"Bu kapı dinlemek değil mi?"

"Aslında bu dikkatsizlik. Kapıyı tam kapatamamış olmak sizin hatanız. Hafif bir aralık vardı o yüzden duydum."

"Peki tamam. Konuyu kapatalım. Ama neden timdekiler isimlerini bilmiyorlar ki?"

"Aslında şöyleki timlerden birinde ajan olduğunu düşünüyorlar. Çoğu tim iyice araştırıldı ve denendi. Sona sadece üç tim kaldı. Biride bizim tim tabi. İsim konusunda olan kural tam olarak böyle değildi. İsteyen ismini söylerdi normalde ama bu olaylardan sonra katı bir kural geldi. Zaten birbirinin adını bilen kimse yoktu bizim timde. Daha henüz tam kaynaşamamıştık o zaman."

"Vay be."

"Sana temin ederim ki ajan ben değilim. Hatta daha da yardımcı olmaya çalışıyorum ama elimden pek birşey gelmiyor."

"Sen olmadığına eminim o yüzden için rahat olsun. Bu konuyu Faruk müdür ile konuşucam geri dönünce. Size yardımcı olmak isterim."

"Yardım iyi olurdu. Timdeki herkese söylenmedi bu durum bizimkiler arasında İlkay ve ben biliyoruz sadece. Bunun sebebi de onların yanında büyümemiz. Bizi büyüten onlar olduğu için güveniyorlar da. Senin baban da önceden bir asker olduğu için seni de listeden direk elediler. Üstelik büyüdüğün yerde belli. Senin hakkındaki çoğu şeyi araştırdılar bile. Baya temiz bir dosyan vardı. Askeri okul dışında çok nadir bulunmuşsun."

"Beni direk elemelerini pek anlamadım bunları yapmış olabilirim ama yinede nasıl hemen güvenebiliyorsunuz?"

"Dedim ya iyice araştırıldın. Bütün kayıtlar seni listeden çıkarmamız için yalvarıyordu. Gittiğin yerler, konuştuğun kişilere kadar. Hiçbirinde bir sorun yoktu."

KomutanımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin