Gözlerimi açtığımda gün aydınlanmıştı yorganın içinde saçlarım yüzüme yapışmış ve aşırı terlemiştim düne göre kendimi daha iyi dinç hissediyordum ayağa kalktım biraz başım dönüyordu ama boğazım da düne göre biraz daha iyiydi aşağı indim banyoya girdim ve aynadan kendime baktım yüzüm kötü görünüyordu bu yüzden kendime bakmayı kestim kapı çalındı
"Acaba bir isteğiniz var mıydı"Ayşe'nin sesiydi bu
"Hayır Bornoz'a ihtiyacım var sadece"dedim
"Bornoz alttaki kahverengi dolabın içinde düzleştirici falan isterseniz odanıza bırakıyorum efendim" dedi yüzümde tebessüm oluşmuştu kendime bakmalı mıydım ya da bu duruma alışıyor muydum?
"Tamamdır teşekkür ederim" dedim
"Rica ederim başka bir isteğiniz olursa seslenebilirsiniz efendim" dedi cevap vermedim bir an önce duşa girmek istiyordum kendimi sıcacık suyun içinde buldum suyun sıcaklığına aldırış etmeden gözlerimi kapattım ve anın tadını çıkarmaya çalıştım 1 saat falan sonra duştan çıktım vücudum yumuşamıştı resmen gerçekten buna ihtiyacım vardı aynadan kendime baktım biraz daha iyi görünüyordum dolaptan bornozu çıkardım ve giydim üst dolabı açtım ve göz altlarıma ve küçük lekelerime kapatıcı sürdüm acaba bugün ailemi görebilecek miydim kendimi daha iyi hissediyordum çünkü gözlerime rimel uygulayıp dudağıma renkli ve parlak bir glos geçtim yanaklarıma hafif bir turuncu tonunda bir allık geçtim şimdi çok daha iyi hissediyordum kendimi
Odaya çıktım ve saçlarımı taramaya başladım düzleştirici ile saçlarımı düzleştirdikten sonra karnımın da aç olduğunu hatırladım yemeyi bile unutmuştum artık hemen bornozu çıkarıp dolaptan elime ilk gelen şeyi aldım hava aşırı sıcaktı belki de oda aşırı sıcaktı kısa saten bir gecelik giydim

Ayşe'ye seslendim
"Ayşe hanım gelir misin" sanki beni bekliyormuş gibi 5 saniye sonra kapı açıldı
"Buyrun efendim bu arada lütfen bana hanım demeyin bora bey kızmasın"sikeyim boranı diyecektim de kendimi zor tuttum tamam anlamında başımı salladım
"Ben baya acıktım da bana bir şeyler getirir misin farketmez ne olursa" dedim
"Hemen efendim başka bir isteğiniz var mı" dedi hayır anlamında kafamı salladım gülümseyerek odadan çıktı bilmediğim bir şekilde mutluydum
Aradan 5 dakika falan geçmişti ki kapı açıldı ilk başta tepsiyi gördüm yüzümde gülümseme oluşmuştu ki boranın yüzünü gördüm aniden gülüşüm soldu hayır ya of yeter artık gitsene
"Yemek istemiştiniz efendim" diyerek bana yaklaştı dalga mı geçiyordu? Ya da vicdanını rahatlatmak falan mı istiyordu
"Bu arada sen şey güzel olmuşsun" dedi baştan aşağı süzüyordu beni elbisenin göğüs dekolte bölgesinde gözü baya kalmıştı elimle kapatmaya çalıştım kapanmıyordu ama bende göz devirdim
"Ne istiyorsun aklınca vicdanını rahatlatmak falan mı istiyorsun sen" diye sordum
"Ne alaka vicdanım gayet rahat"dedi sessiz bir şekilde
"Aynen" dedim bana daha çok yaklaştı ve tepsiyi indirdi yatağa içine baktım sandviç meyve suyu muz elma vardı kafasına göre falan mı katmıştı onun karşısında tabikide yemeyecektim bana baktı
"Niye yemiyorsun" diye sordu aniden cevap verdim
"Sanane"dedim gözlerime bakıyordu hatta kitlenmişti bile kafamı yere çevirdim bana aniden yaklaştı daha kafamı kaldırıyordum ki çenemden tutup dudağıma yaklaştı itmeye çalışıyordum ama bir eli çenemde diğer eli iki elimi tutuyordu yüzünü çekti yüzüne tüküresim geldi ama bunu yaparsam beni mahvederdi bu yüzden sadece elimle dudağımı silmeyi becerebildim hala gözlerime bakıyordu
"Yeter artık git"dedim ki kapı açıldı boranın adamlarından biri girdi
"Abi özür dilerim kapıyı çalmadan hemen açmak istemezdim ama durum ciddi" ben şaşkınlıkla bakıyordum ama bir yandan kurtulduğuma seviniyordum inşallah boraya bomba atarlar da ölür
"Ne oldu lan"dedi ve yerinden kalktı
"Abi Sedat ağanın oğlu baran şirketteymiş" dedi bora ters ters baktı
"Siktir lan"diye bağırdı "o siktiğimin çocuğunun orda ne işi var amınakoyayım" dedi ben de baya şaşırmıştım acaba bu adam kimdi neden bu kadar tepki göstermişlerdi bora arkasına bakmadan kapıdan çıktı baya meraklanmıştım ne oluyordu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTULUŞ+18
Roman d'amourgözyaşlarımı dinlemeden bir anda içime girdi dudağı dudağımda bir eli göğsümde diğer eli kadınlığımdaydı...
