KURTULUŞ+18

4. bölüm

gözümü açtığımda hala bir şey yemediğim için aşırı acıkmıştım. Göğsüm ve belim hala çok acıyordu zor da olsa ayağı kalkmayı başardım indirdiğim civcivli pijama takımını elime aldım dolaptan yeni kalp desenli pijama takımı çıkardım elimde olanı da banyoya gidip sepete attım acaba bora neredeydi istediğini ona vermiştim ve şu an gitmişti kendimi şu an çok kötü hissediyordum sanki kullanılmış ihtiyacına ulaşmış sonrada atılmış biri gibi görüyordum kendimi

ardından Melike'nin yanına gidip bir şeyler hazırlamasını istedim Melike sandviç ve meyve suyu yanında da meyve tabağı getirdi hepsini afiyetle yedim en azından karnım doymuştu ve biraz da olsa kendime gelmiştim karnım doyduğuna göre artık duş alabilmiştim kendimi kirli hissediyordum duştayken artık sanki eskisi gibi fazla ağlamıyorum bunun farkına vardım bunu düşünürken ağlıyordum ama herşeyin çok değistiğinin de farkındaydım duştan çıktıktan sonra aynı pijama takımını giydım saçımı balıksırtı örüp perçemlerimi tekrardan önüme doğru bıraktım ve aşağı indim sanırsam o adam yine yoktu evde neyse banane diyip koltuğa oturdum telefonum yoktu herhangi bir bilgisayar yoktu ağlamaktan başka yapacağım bir şey yoktu ama ağlasam da elime bir şey geçmeyecekti o yüzden hemen yanımda duran kumandayı aldım ve televizyonu açtım rastgele bir kanalda durdum gözlerim orada ama aklım tamamen başka yerdeydi acaba buradan nasıl kaçabilirdim acaba bu adam beni nasıl bırakabilirdi daha doğrusu o beni asla bırakmazdı benim kaçmam lazımdı ama etrafıma bakınca bu durum olduğundan da imkansızdı çünkü bir sürü koruma vardı ben bunları düşünürken sırtımda bir el hissettim hemen arkama baktım evet o gelmiştir Bora

"korktun mu duygu" dedi alaycı bir ses tonuyla. Ben ise hiç muhattap olmak istemiyordum hatta yüzüne bile bakmak istemiyordum genelde ilişkiye giririm sonra olur biter o kişiyi bir daha görmem ama bununla her gün yüz yüze geliyordum.

gözümü devirerek yerimden kalktım kaldığım odaya doğru gidecektim ki sert bir şekilde bileğimden tutup kendine çekti gözlerim dolmuştu bile yine aynı şeyleri yaşamak istemiyordum dün ile bugünkü ben arasına fark koymalıydım onun istediği gibi kadın olmamalıydım her istediğinde ona verecek bir kadın olmamalıydım burdan kurtulduğumda bunun yüzüne bile bakmayacaktım ve hemen şikayet edecektim ve şu an borayla ilişkiye girdiğimiz günü hatırlayıp lanet okumayı değil de burdan kaçmayı düşünmeliydim

bora kulağıma doğru eğildi kafamı diğer yana attım gözyaşlarıma hakim olamıyordum

"dün altımda inlerden göz devirmiyordun ama ne oldu miniğim sana, küstün mü bana" dedi resmen dalga geçiyordu bu adam benimle

"o günü unut artık ne olur benimle muhattap olma bak işte burdayım istediğini elde ettin zaten beni de kaçırdın hayatımı da mahvettin ne istiyorsun artık benden evet beni bırakmıyorsunda bari bana dokunma benimle konuşma hatta mümkünse yüzüme bile bakma"dedim sinirleri bozulmuş bir şekilde bana baktı sanırsam biraz ağır konuşmuştum çünkü alnındaki damarlar belli oluyordu kolumu daha sıkı tutup sıktı bağırmamak için kendimi zor tuttum gözlerime yaklaşıp

"halla halla öyle mi benim evimde yaşayıp benim mi yüzüne bakmayacaksın gerçekten komik duygucuk" dedi sinirden güldüm sonra ciddiyetimi bozmadan

"evinde zorla tutan sensin boracık şimdi bırak kolumu" dedim sinirleri bozulmuş şekilde güldüm ve tüm gücümle onu ittim bir kaç adım geriye gitti arkama bile bakmadan odaya çıktım umarım arkamdan gelmezdi kapıyı kilitlemek istedim ama kahretsin almıştı kilidi yoktu çünkü yatağıma uzandım yorganı üstüme çekip ağlamaya başladım...