Keyifli okumalar. Yorum ve vote atmayı unutmayın 🦋🎧
Yiğit'in öfkeli bakışlarının sebebini anlamamıştım ve ilk kez kömür karası gözlerinden korkmuştum. Kerem'e daha çok sokuldum. Napıyordum ben böyle? Ne yaptığımın farkına varınca hemen uzaklaşbildiğim kadar uzaklaştım ne kadar uzaklaşabilirim ki aynı sıradaydık kerem sessiz bir çocuktu genelde ama bir bana sessizliği işlemiyordu hep konuşurdu şuan da konuşuyordu ama ne dediğini anlamıyordum. Yiğit yanımızdan geçip arkamızdaki yerine oturdu.
Yine uyuyacaktı hep uyuyordu yorgunluktan diyordu niye bu kadar çok yoruluyordu ki saçımla da oynamamıştı. Arkama bakma dürtüsüne hakim olmaya çalıştım. Naptığına bakmak istiyordım hemde çok.
Bakamadım keremin bana yaklaşmasıyla olduğum yerde rahatsızca kıpırdandım.
"Neyin var kardelen." kardelendim herkes için ama o bana kardelen güzeli diyordu o kadar özel hissediyordum ki o öyle diyince.
"Yok bir şeyim dersi dinleyeceğim rahatsız etme. " derse odaklanmaya çalıştım odaklandığım falan yoktu. Aklım kara gözlerdeydi.
Zil çalınca ses seda çıkmadı yiğit'ten o yüzden baktım uyuyordu her zamanki gibi.
Onun ara ara uzaklara daldığını görüyordum benim gibi sebebini merak ediyordum hep ama sorup can sıkamazdım ve sorarsam ve o da bana sorarsa cevap veremezdim.
Montunu askılıktan alıp üstüne örttüm elleri her zamanki gibi buz gibiydi.
Kimse gelmeden sırama geçtim odaklanabildiğim kadar ders çalıştım o sıra öğle arasının da zili çalmıştı. Hala uyanmamıştı yemek yemeyecek miydi? Zaten onu hiç yemek yerken de görmezdim kendine iyi bakmazdı onu anlamıştım.
Kantine gittim ne sever bilmiyordum ki en azından doyuracak şeyler almalıydım. Tost ve meyve suyu alıp sınıfa geri döndüm gördüğüm manzara ile sinirden gözüm seğirdi. Kerem yiğit'in çantasını karıştırıyordu ve herşeyini yere dökmüştü."Napıyosun acaba kerem bırak şunu."
"Sessiz olsana kızım." olmayacaktım elimdekileri yiğit'in masasına bıraktım ve çantasını sertçe keremden aldım.
"Kardelen naptığını sanıyorsun sen?"
"Aynı soruyu ben soruyorum kerem özelini karıştıramazsın. "
"Seni ilgilendirmez bu herif artık yetti bizim düşmanımız o ama sen ona baya yakınsın bu nasıl iş?" her okulda olduğu gibi bir gruplaşma vardı bu okulda da ve ben buna karşıydım yiğitle de saçma sapan nedenlerden düşman olmayacaktım beni ilgilendirmezdi.
"Sizin aranızdaki saçmalıklar beni ilgilendirmez kerem boş boş şeylere düşmansınız diye bende ona düşman olmam o benim arkadaşım hemde yakın arkadaşım." değildi olmasındı.
"Şu herifi hep savunuyorsun en yakın arkadaşlarını ağlattı be leyla ne kadar çok ağladı ya bu piç için." leyla Yiğit'i seviyordu ama yiğit onu kibar bir şekilde reddetmişti şahit olmuştum ya Yiğit'i tanırdım az çok kibarlıktan pek anladığı söylenmezdi ama kırmamak içinde uğraşmıştı baya.
"Leyla sülük gibi çocuğa yapıştı yiğit defalarca güzel bir dille sevmediğini anlattı. Ve benim en yakınım leyla değil artık bunu kabul edin." leylaya da demiştim benim en yakınım sanal arkadaşımdı ahu'ydu o kadar şans eseri tanışmıştık ki bir anda hayatımda bu kadar çok yer kaplayacağını düşünmemiştim.
"Pardon da daha görüşmediğin arkadaşın demek istedin galiba o kızı bile bizden çok seviyorsun oysa o kız bana neler demişti nedir kimlerden bile bilmiyorsun orospunun te-" daha fazlasına izin vermedim vermezdim. Yüzüne okkalı bir yumruk attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Kelebek
Novela JuvenilKüçük bir kızın hikayesi insanların gözünde o neşe saçan, mükkemmel kızın iç dünyası... Kalp kırmak nedir bilir misiniz? Ben bilirim bilmek zorunda kaldım çok değer verdiğim birini kırınca öğrendim. eskiden pek önemli değildir benim için çünkü insa...