7.Bölüm

19K 1.5K 1K
                                    

Hoş geldiniz, uzun zamandır görüşmüyorduk (3 gündür) kasdmcasdc Nasılsınız bakalım? 

Başlama tarihiniz ve saatiniz.

Bu bölümde yorum yapacağınız çok yer var, tepkilerinizi yazın lütfen, okuyor olacağım :))

Yıldızımıza da basmayı unutmayın lütfen! 

**

Safir'den...

"İstersen dağlar dağlar..."

Fırındaki tepsiyi çıkarıp diğerini koydum.

"Yerinden oynar, oynar..."

Kolumdaki acıyı görmezden gelirken kıvırtmaya devam ediyordum.

"Sabırsız kalbim bir tek, aşkına isyankâr..."

Saat dokuzdu. Akşamki buluşma için birkaç şey hazırlayayım demiştim. Bu çıkarttığım tepsideki sosisli milföyler pişmişti. Diğerinde ise zeytinliler vardı. Neyi sevip sevmeyeceklerini tam olarak bilmediğim için iki seçenek hazırlamıştım. Bol bol da yapmıştım, fırına attığım dördüncü tepsiydi bu. Hepsinden ikişer tepsi olacak şekilde...

Az olup ortaya konulan yemekleri hiç sevmezdim. Bu yüzden kimsenin çekinmemesi için bolca yapmıştım, biz bunları elbet bitirirdik.

Kolumdaki acı kendini yavaş yavaş gün yüzüne çıkarıyordu. Yaranın kanamaması için çok fazla yormamam gerekiyordu kolumu ama diğer türlü de sıkılıyordum. Kafamdaki düşüncelerden kaçmamın en iyi yolu müzik açıp sevdiğim şeyleri yapmaktı.

Son tepsi de pişerken mutfağı toplamaya başladım. Arada derede telefonumu alıp Kuzey'in engelini kaldırmıştım. Onu engellediğimi fark etmiş miydi bu bile şüpheliydi gerçi. O kimi takıyor ki zaten?

Mutfağı da hallettiğimde dinlenmek üzere koltuğa bıraktım kendimi. Normalde Elis'in gelmesini bekliyordum, doğru düzgün konuşamamıştık. Ama beni şaşırtacak bir şey yaparak gelmemişti. Fazla takılmadım bu duruma, elbet bir şey çıkmıştır da evde durmuştur.

Kan bulaşmış sargımı yeniledim. Son tepsi de nihayet pişmişti. Okuldan sonra bayılıp kalmamak için bir şeyler atıştırmıştım ama tam anlamıyla tok değildim. Kendimi bir saat sonrasına ayırıyordum. Kafamı gerçekten dağıtmaya ihtiyacım vardı ve bu yüzden buluşmak istemiştim. Bir farklılık olsun demiştim.

Bir çılgınlık yapıp motoru tercih etmemiştim. Dört farklı kafanın bir araya gelmesi daha eğlenceli olabilirdi.

**

Rahat, düz bir eşofman geçirdim altıma. Daha çok pijama gibiydi çünkü fazlasıyla rahattı. Üstüme de ince, uzun kollu bir badi giymiştim. Hırka alacağım için çok daralmak istememiştim. Saçlarımı da arkada burup kıskaçlı tokayla tutturmuştum. Öndeki tutamlar yine çıkmışlardı, bu hafif dağınık görüntü hoşuma gidiyordu.

Saçımdaki renkli tutamları her zamanki gibi saklamıştım.

Ağrıya dayanabildiğim kadar dayanmış, şimdi ağrı kesici almıştım. Oraya gittiğimde keyfimi kaçıracak hiçbir şey istemiyordum, o yüzden şimdiye bırakmıştım içmeyi. Her şeyimi hallettiğimde zihnimde dolanan şarkıyı mırıldanarak adeta seke seke indim merdivenleri.

"Kalbimin orta yerinde bu nasıl bir cumhuriyet..."

Mutfağa girip milföyleri büyük kaplara aldım. İki kaba doldurmuştum, onları da poşete koydum. Kuru kuru gitmezlerdi ama hiç içecek kalmamıştı evde. Olmadı oradaki bakkaldan alırdık.

SAKLANAN RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin