Bir sonraki ders bu şekilde geçti ve tekrar teneffüs oldu. Hyunjin kafasını sıradan yarı uykulu şekilde kaldırdı.
"Günaydın Hyun." Dedi Felix gülümseyerek.
Hyunjin de gülümsedi ve sıradan kalktı.
"Benim işim var. Geleceğim az sonra."
Felix başını salladı ve Hyunjin sınıftan çıktı.
Sınıftan çıktıktan sonra yan sınıftaki Jisung'un yanına gitti. Jisung onun sınıfın önüne geldiğini görünce tekrar gözleri doldu ve sırasından kalkmadı. Hyunjin Jisung'un sırasına ilerledi.
"Hadi ama Jisung o an sinirliydim ve ağzımdan kaçtı lütfen uzatma beni de üzüyorsun."
Kesinlikle üzülmüyordu.
Jisung yumruklarını sıktı ve bir şey diyemedi.
Adının Minho olduğunu tahmin ettiği çocuk bir anda Hyunjin'i ittirdi.
"İkile."
"Ne oluyor kardeşim hayırdır amına koyayım?"
"Uzatma İkile Hwang."
Ona Hwang demesi aklına Felix'i getirdi. Minho'ya şaşkınlık ve hayranlıkla bakan Jisung'u görünce iyice sinirlendi. Jisung ona aşık olmalıydı. Minho kimdi ki ona aşık olacaktı? Herkes sadece onu sevmeliydi.
"Kalk Jisung gidiyoruz." Dedi Hyunjin gözlerini Minho'dan çekmeden.
Jisung Minho'yu hipnoz olmuş gibi izlemeyi bıraktı ve Hyunjin'e baktı.
"Gelmiyorum. Artık duygularımla oynamana izin vermeyeceğim."
Minho sırıttı.
"İkile. Son kez uyarıyorum."
Hyunjin sinirle yumruğunu masaya geçirdi ve sınıftan çıktı. Kapıda Felix ile karşılaştı.
"Ne oluyor Hyunjin?"
Zaten sinir tepesinde olan Hyunjin hiç oralı olmadı ve cevap vermeden sınıfına yürüdü. Felix anlamsız bir şekilde arkasından baktı ve sonra peşinden koştu. Çocuk o kadar büyük adımlar atıyordu ki Felix yetişemiyordu.
"Hyunjin bekle! Ne olduğunu anlatmayacak mısın?"
"Felix uzatma."
Ne çocuğun yüzüne bakmış ne de hızını kesmişti.
"Hyunjin bir şey yaptıysam özür dilerim."
Hyunjin özür kelimesini duyunca egosunun okşandığını hissetti ve yumuşadı. Sırıtarak durdu ve Felix'e döndü.
"Seni affetmem için bir daha söyle."
Felix dolu gözlerle başını yere eğdi.
"Özür dilerim Hyunjin."
Hyunjin Felix'in çenesini nazikçe kavradı ve dudaklarına kısa bir öpücük bıraktı. Gülümseyerek geri çekildi ve büyülenmiş gibi kendisine bakan çocuğa baktı.
Tanrı aşkına cidden çok yakışıklı bir varlıktı!
"Şimdi sınıfa geçelim. Daha fazla özür dilemene gerek yok."
Felix masum masum başını salladı. Hyunjin Felix'in elini tuttu ve sınıfa geçtiler. Felix'i sırasına oturtup hemen yanındaki kendi sırasına geçti.
"Felix, benden hoşlandığını tekrar söyler misin?"
Felix utangaç şekilde gülümsedi. Hyunjin de ondan hoşlandığı için hoşuna gittiğini düşünüyordu.
"Senden hoşlanıyorum Hyunjin."
Hyunjin tatmince gülümsedi.
"Gerçekten tatlı çocuksun."
"Ah, teşekkür ederim."
"Hm hm."
Ders zili çaldı ve bu Felix'e göre romantik Hyunjin'e göre tatmin edici olan sohbetleri yarım kaldı.
![](https://img.wattpad.com/cover/365705760-288-k362770.jpg)