Siz Arkadaşına tabiki yazarsın haklısın Neyse görüşürüz daha sonra
Felix telefona anlamsız şekilde baktı. Arkadaş mı? Ne arkadaşı? Yarım saat önce öpüşmemişler miydi? Felix flört olduklarını düşünmüştü. Sanırım yanılmıştı.
Üzgünce telefonu yatağa bıraktı ve kafasını yastığa koyup gözlerini kapattı. Yarın okulda bu konu ile ilgili Hyunjin'in ağzını arayabilirdi.
⭐️
"Hey Felix."
Felix öne eğdiği başını kaldırarak en arka sırada oturan Hyunjin'e baktı.
"Yanıma otursana."
Felix kararsız kaldı ama bir şey demeden sessizce Hyunjin'in yanına oturdu.
Ne demesi gerektiğini bilmiyordu sadece kafasını sıraya eğip öylece durdu.
Hyunjin Felix'te bir gariplik sezmişti ve bu işine gelmezdi. Felix'in ona aşık olması gerekiyordu. Çok aşık.
"Bir sorun mu var Felix?"
"Hayır bir sorun yok."
Hyunjin ofladı. Fazla tahammülsüzdü.
"Felix kimse senin tiriplerini çekemez kimse ebeveynin değil. Bir sorun varsa olgun bir insan ol ve söyle. Beni uğraştırıyorsun."
"Şey ben özür dile-"
"Boşversene"
Hyunjin sırasındaki kağıda bir şeyler çizmeye başladı. Felix ağlamaklı gözlerle Hyunjin'e bakıyordu.
"Hyunjin özür dilerim."
"Tamam."
Kafasını kaldırmadan kağıda bir şeyler çizmeye devam etti. Felix ağlamaklı gözlerini Hyunjin'den çekti ve sırasına odaklandı. Yumruklarını sıktı.
Hoca sınıfa gelmiş ders başlamıştı. Hyunjin kafasını bir an olsun kağıttan kaldırmamıştı. Felix ise tüm ders çaresizce Hyunjin'e bakmıştı ama ne çizdiğine bakmak aklına gelmemişti.
Teneffüs zili çalınca Hyunjin kafasını sıradan kaldırıp sonunda Felix'e baktı ve çizdiği resmi Felix'e uzattı.
"Seni çizdim."
"Ne?"
Hyunjin kafasıyla kağıdı gösterdi. Felix şaşkın gözlerle kağıda baktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hyunjin bu... çok güzel. Teşekkür ederim. Gerçekten ressam gibisin bunu bir derste mi çizdin?"
Felix'in ona ressam demedi Hyunjin'i memnun etmişti. Almayı en sevdiği iltifat çizimleriydi.
"Evet güzel oldu"
Teşekkür etmek gibi bir huyu yoktu tabiki de.
"Resimdeki sensin çünkü."
Felix kızardığını hissetti. Hyunjin ise kendine aşık bu aptala bakıyordu. Yüzünde tatmin dolu gülümsemesiyle.
Felix Hyunjin'in kendine gülümsediğini sandı ve o da gülümsedi.
Hyunjin kafasını sıraya koydu.
"O zaman ben uyuyorum. Dersin başlamasına az kaldı zaten. Diğer teneffüs konuşuruz."
Felix gülümseyen bir yüzle kağıdı izliyordu. Ne kadar saf olduğunun farkına geç varacaktı.
