İyi okumalar aşklarım ❤️❤️"Aldatmış mı? Dalga mı geçiyorsun sen Lara?"
"Hayır, Afra. Çok ciddiyim, aldatmış işte Oğuz beni. Daha Fransa'da iken varmış bu kız. Nasıl böyle bişey yapar aklım almıyor!"
Evet benim de aklım almıyor.
"Tamam,sen sakin ol şimdi. Ne zaman öğrendin bunu?"
Bir yandan ağlarken diğer yandan sorularıma cevap vermeye çalışıyordu.
"Dün dedim ya biraz geç gelicem diye. İşte o sıra ortak arkadaşlarımızdan biri aradı, önemli bir konu üzerine konuşmak için beni çağırdı evine. O zaman anlattı."
Lara ağladıkça benimde ister istemez gözlerim dolmuştu. Allah'tan Bora şuan evde değildi de Lara'nın böyle ağladığını görmüyordu. Görse ağlatan kişinin dünyasını başına yıkardı.
"Peki Barlas seni niye aramıştı? Eve gelince anlatacağım demiştin." Başını kaldırıp gözyaşlarını tek eliyle sildi. Ardından sakinleştiğini anlayınca derin nefes alarak ağzını araladı.
"Numaramı nereden bulmuş bilmiyorum ama eski konularımızı çözüp yeni bir sayfa açmamızı istedi. Sevgilimin olduğunu söyleyince de daha fazla ısrar etmedi. Ta ki işte o konuşmadan sonra aldatıldığımı öğrenene kadar." Diyip tekrar ağlamaya başladı. Ben bu kızı Bora gelmeden nasıl susturacaktım hiç bilmiyorum. Yanlız Barlas'ın da böyle bişey istemesi beni şaşırtmıştı. Hadi Oğuz neyse de Barlas ile ilişkisi olursa hiç iyi şeyler olmayacağı kesindi.
"O şerefsiz seni aldatmakla en büyük hatayı yapmış oldu. Sen güçlü dur onun karşısında, sakın ağlayıp da kendini ezik gösterme Lara. Belki şuan değil ama bir zaman sonra Barlas ile birşeyler düşünebilirsin. Tabii yine de senin kararın."
"Şuan bunu düşünecek kafada değilim Afra. Bir süre kimseyle konuşmak istemiyorum." Yanına biraz daha yaklaşıp yanağından süzülen gözyaşlarını parmağımla sildim. Ardından gülümseyerek ve heyecanla ağzımı araladım.
"Sana güzel bir haber vereyim mi?" Burnunu çekip kaşlarını çatarak yüzüme baktı.
"Ne haberi?"
"Biz evleniyoruz..."
4 ay sonra...
"Afra! Hadi be kızım, podyuma mı çıkacaksın. Ne yapıyorsun iki saattir odada." Ne sabırsız bir adam bu ya. Alt tarafı bir buçuk saattir makyajımı yapmaya çalışıyorum. Bu erkekleri anlamıyorum gerçekten.
Son olarak rujumu da sürüp ayna da kendime baktım. Karnım iyice belirginleşmiş, yüzüm iyice kilo almıştı. Bu biraz can sıkıcı da olsa bebeğimin gelmesini herşeyden çok istiyordum ve çok heyecanlıydım. Tabii Bora da öyle...
Bu dört ay da ne mi oldu? Biz evlendik ve sadece sevdiklerimizin olduğu çok tatlı bir düğünümüz oldu. Bu süre zarfında hamileliğimi Çiçek dışında kimse bilmedi ama şuan tanıdığımız herkes hamile olduğumu biliyor. Tabi biz onlara ufak bir yalan söyledik. Bebek şuan beş aylık olsa da biz üç buçuk aylık olduğunu söylemiştik. İnandılar mı bilmiyorum ama beş aylık olduğunu söylesek evlenmeden hamile kaldığımı herkes anlardı. Bu da utanç vericiydi benim açımdan.
Şimdi hazırlanma sebebimiz ise bebeğimizin cinsiyet partisi içindi. Bundan bir ay önce Çiçek bebeğin cinsiyetini öğrenip kimseye söylememiş ve cinsiyet partisi yapmak istediğini söylemişti. Tabi biz bir önceki ay cinsiyet partisi yapamazdık çünkü dediğim gibi bebek hakkında herkese yalan söylemiştik. Bu yüzden açık bir mekan da bugün bebeğimizin cinsiyetini öğrenecektik. Benim içimden kız geçse de Bora'nın içinden erkek geçiyordu. Ama anneler hisseder derlermiş, ben kız hissediyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEKRETER (+18)
Romantik+18 unsurlar içerir. "Dur , iş yerinde olmaz lütfen." Ellerini saçlarım da gezdirip gülümsedi. "Ben nerede ve ne zaman istersem o zaman olur küçük sekreterim." Diyip dudaklarıma daha çok yapıştı. Burası gerçekten yeri değildi. Hemde hiç... Ama ona d...