Lütfen bol bol yorum yapın guzellerimKeyifli okumalarr♡
✰✰✰
Ama aniden aklıma gelen düşünceler ile adımlarım yavaşlamıştı.
Ringte dövüşen iki adamdan biri o muydu yani?
Bu düşünce nedense gerilmeme neden olmuştu.
Sakin ol be Hazal. Sadece telefonu alacaksın ve çıkıp gideceksin. Bu kadar.
Doğru söylüyorsun iç ses.
Kendimi toplayıp adımlarımı ringin arka tarafına yönlendirdim. 'Soyunma Odası' yazan kapıyı açıp içeri girdim. Sandalyede oturmuş arkası dönük bir işle uğraşıyordu.
Üstü çıplaktı.
Beyaz tenli olan boksördü bu!
Aaaa yakışıklı olan yani.
İç ses bunun sırası mı şimdi!
Yanına yaklaşıp tam önünde durdum. Elindeki bandajları değiştiriyordu. Başını yavaşça kaldırıp göz göze gelmemizi sağladı.
-"Sensin değil mi?" Telefonunu göstererek sorduğum soruyu başını sallayarak onayladı.
Cebinden telefonumu çıkarıp elime verirken kendi telefonunu elimden aldı.
Ekranı açıp son girdiği uygulamalara bakmaya başladığım sırada konuşmasıyla ona döndüm.
-"Karıştırmadım merak etme." Dedikten sonra bir şey dememe izin vermeden ayağı kalktı. Elindeki bandajları düzeltip odadan çıkmadan önce şu cümleyi kurgu;
-"Diğer dövüş şimdi başlayacak. Gitmek için acele et." Demiş kapıyı kapatıp odadan çıkmıştı.
Bende çıkmak için hareketlendiğim sırada telefonumun çalmasıyla durdum.
Annem❣️ Arıyor...
Aramayı cevaplayıp konuştum.
-"Efendim güzeller güzelim?" Annemin gülme sesinin kulaklarımı doldurmasıyla bende güldüm.
-"Ne yapıyormuş benim güzel kızım? Evde yoksun?" Boğazımı temizledim. Söyleyip söylememek arasında kalmıştım.
Boşuna meraklandırmanın bir manası yoktu bence.
-"Kızlarla oturduk biraz. Ondan geciktim."
-"Ne zaman gelirsin? Acıktım ben. Yiyeyim mi yemek? Bekleyeyim mi seni?"
-"Yok sen ye. Yetişemem sana muhtemelen."
-"Tamam kızım. Dikkat et kendine. Gecikme çok."
-"Yok gecikmem merak etme. Görüşürüz annem."
Telefonu kapatıp cebime soktum. Artık şuradan çıksam iyi olacaktı.
Kapıyı açıp dışarıya çıktığımda gördüğüm görüntü ile moralim bozulmuştu. Maç çoktan başlamıştı.
Dikkatli baktığımda onun ringte olduğunu gördüm. Rakibi değişmişti bu sefer. İyi de
dövüşüyordu.Ama bundan banane değil mi?
Çıkamayacağım için duvara sırtımı yaslayıp dövüşü izlemeye başladım.
Bir kaç yumruk yesede rakibi bayağı pert bir durumdaydı.
Sonunda maç bitmiş yine o kazanmıştı.
Doğrulup kapıya doğru yürümeye başladım. O sırada çarpıştığım kişiyle sendeledim. Düşmeden dengede durabilmiştim şükür.
-"Sen hâlâ burada mısın?" Bakışlarım konuşan kişiyi buldu.
Çarpıştığım kişi o muydu gerçekten?
Gözlerimi devirdim. Sanki isteyerek gitmemiştim.
-"Kapılar kapanmıştı, geç kalmışım. Sonunda gidiyorum çok şükür."
Bir şey demesine izin vermeden yanından geçtim. Kapıdan çıkıp sonunda açık havayla buluşmamla derin bir nefes aldım. İçerisinin ne kadar havasız olduğunu daha iyi anlamıştım.
Telefonumdan bir taksi çağırıp beklemeye başladım. O sırada telefonumu kontrol ediyordum.
Ama aklıma gelen şeyler ile yüzümü buruşturdum.
En son ki olan konuşmalarımızı silmemiştim.
Numaram ondaydı...
•BÖLÜM SONU•✰✰✰
Bölümler kısa olduğu için yazıp yazıp atacağım böyle.
Umarım beğenmişsinizdir
Oy vermeyi unutmayınn♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐵İ𝑅 𝑇𝐸𝐿𝐸𝐹𝑂𝑁 𝑀𝐸𝑆𝐸𝐿𝐸𝑆İ
Short Storyİki buçuk senedir sevgili olduğum kişiden bu mesajları almak...çok ağırdı. Kendimi tutmadım. Göz yaşlarımın akmasına izin verdim. Yanımdan geçen insanların bakışlarına aldırmadan akıttım göz yaşlarımı. Taki telefonun çalmasıyla durdum. Cebimde ki...