iğrenç hissediyorum./09

253 26 11
                                    

Jisung'un gözünden

Uzun zaman sonra ilk defa okula gitmiştim. Herkesin gözü benim üzerimdeydi. Herkes haftalarca uyuyamamis bana uyuşturucu içmişim gibi bakıyordu.

Duygusuz bir şekilde sınıfıma girmiştim. Sınıfta yalnızca Yuna, Minho,Bang Chan, Hyunjin,Felix,Rose,Jisoo ve Tae vardı.

Tae telefonunda sevgilisi ile konuşuyor,Rose ve Jisoo flortlesiyor, Felix ile Yuna sohbet ediyordu. Bangchan,Minho ve Hyunjin ise bana dik dik bakarak birşeyler konuşuyorlardı.

Aldırış etmeden en arka köşe sıraya gittim ve duvar tarafına çantamı koydum. Felix beni gördüğü anda hızla koşarak yanıma geldi ve bana sımsıkı sarıldı.

"JİSUNG NEREDESİN SEN HAFTALARDIR KORKTUM YA ULAŞAMIYORUMDA"

"evdeydim"

"ONU BENDE BİLİYORUM SALAK!"

cevap veremedim. Bana hala sımsıkı sarılıyordu.

Felix bir anda sarılmayı bırakıp beni süzdü.
Şaşırmış gibi süzüyordu.

"Çok kilo vermişsin Jisung?.."

Bişey diyemedim ve gözlerimi kaçırdım. Yan sırada Minho ve arkadaşları vardı. Felix'in bu dediği ile onlarda beni şaşırarak baştan aşağı süzdüler. Yandan gelen konuşmalara kulak misafiri olmuştum.

"Minho naptın amk çocuğa" H

"Ben birşey yapmadım." M

Felix bu konuşmaları duyduğu gibi öfke ve hız ile yanlarına gitti. Hızla sırada oturan Minho'nun yakasını tutup çevirdi.

"NAPTİN LAN ÇOCUĞA!" F

"Bu salak napti biliyonmu? Çocuğu k-" h

Hyunjin cümlesini bitirmeden Minho Hyunjin'in ağzını eliyle kapattı ve konuşmasını engelledi.

Felix'in yanına gittim ve omzuna elimi koydum.

"Felix bırak. O bişey yapmadı." J

"Peki. Gözüm üzerinde Minho." F

Felix Minho'nun yakasını bırakıp yanıma geldi.

Bı süre sonra sınıfa diğer öğrencilerde girdi. Öğrencilerden sonrada Öğretmen girdi.

Öğretmen yoklama alırken bugün geldiğimi farketti ve benimle sohbet etmeye başladı.

"Lee Minho?"

"Burda"

"Han Jisung? Yoktur diye düşünüyorum"

"Burda."

Öğretmen hafif şaşırmış bir şekilde bana baktı ve gülümsedi.

"Uzun zamandır nerelerdesin sen bakayım?"

"Hastaydım hocam."

"Geçmiş olsun tatlım."

"Sağolun hocam"

Dersin ortasında midem bulanmaya başlamıştı. Hocaya midemin bulandigini ve lavaboya gidip gidemeyecegimi sordum. Bana olumlu bir yanıt verdi ve lavaboya gittim.

Musluğa ellerimi dayamış bir şekilde aynaya bakarak ağlıyordum sadece. İstemsizce. Aniden gelen duygusal boşluk. Ne için ağladığımı sanarsınız? Kilom?, zorbalıklar?,artik çoğu eylemi yapmakta zorluk çekmem? Hayır. Hiçbiri değildi. Güçsüz olduğum için değil Minho'ya aşık olduğum için ağlıyordum. Kalbim en yanlış kişiye atıyordu. Farkındaydım.

Siz hiç sizden nefret eden,size tiksinerek bakan, siz yerde kanlar içinde öleceğini sanarak otururken size gülen ve daha fazlasını yapan birine aşık olmuş muydunuz? Ben oldum işte. Ben o aptallığı yaptım. Kalbimin ritmi yanlış kişiye hızlanıyordu. Ama elimde değildi.

Ben hala lavaboda hayatı sorgulayarak ve elimi ağzıma koyup ağlarken ses çıkarmamaya çalışırken içeriye felix girdi ve ağladığımı görüp yanıma koştu.

"Jisung, ne oldu sana balım? Neden ağlıyorsun."

Gözlerim kapalı ve elim ağzımı kapatırken kafamı bişey yok anlamında sağa sola salladım. Felix bana sıkıca sarıldı ve tekrar konuştu.

"Bebeğim, cidden ne oldu? Söyle lütfen."

"Midem çok bulanıyor. İğrenç hissediyorum."

"Tamam bebeğim,sakin ol. Gel elini yüzünü yıka sonra sınıfa gidip hocadan izin isteyelim seni revire götürelim ne dersin?"

"Revire gitmek istemiyorum. Eve gitmek istiyorum."

"Ama olmaz ki öyle. Ama gel bi ilk önce hocaya soralım."

"Peki."

Elimi yüzümü yıkadım ve Felix ile beraber sınıfa gittim. Hoca izin verdi ve müdür yardımcısının odasına gidip ondanda izin istedim. Şansım yaver gitti ve eve gitmeme izin verildi.

calories / MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin