Wooyoung iki gecedir uyuyamadığı için sonucu okulda uyumakta buldu. Dersleri edebiyattı ve wooyoung horuldayarak uyuyordu. San onun horuldamasına kadar uyuduğunu bile farketmemişti ve uyuduğunu görünce Jongho'dan onu kaldırmasını istedi.
Zorda olsa wooyoung salya sümük kalkmış etrafına bakındı.
"Dün gece ders çalışmaktan uyuyamadın herhalde wooyoung?"
Dedi dalga geçerek san. Onun bu sözünden sonra sınıf gülüşmelerle doldu. Wooyoung, ayılmaya çalışırken san onu bir de tahtaya soruyu yapması için çıkartmıştı.
Hâlâ gözlerini açamazken tahtadaki hayatından uzun paragrafı anlamak bir yana okumaya çalışıyordu. San onun bu hâline sırıtmadan duramadı, onun doğallığı hoşuna gidiyordu.
Kapının çalmasıyla Wooyoung biraz olsun üzerindeki baskıyı atmış ve gözlerini kapıya dikmişti.
Gelen nöbetçi öğrenci ve Müdürdü."Hocam kusura bakmayın, bir arama olacak da."
Müdürün sınıfa gelmesi herkesi şaşırtmamış gibi bir de arama yapılacağını söyleyince bütün sınıf kendi arasında konuşmaya başladı. San müdüre kaşları çatıp baktı.
"Ne araması hocam?"
"Birileri okula sigara ve bıçak getirmiş." Sınıfa göz gezdirdi. "Sabah yürek yemişler galiba."
Müdürün söylediği şeyle herkesin kendi arasında konuşması daha da yükselmişti. Müdür Wooyoung'a çok sert bakıyordu neden öyle baktığını anlamamıştı ama biraz tırstığından gözlerini ondan ayırdı.
Nöbetçi öğrenci sıradan başlayıp çantalara bakarken, Müdür nöbetçi öğrenciye dahi bakmaya tenezzül etemeyip Wooyoung'a bakarken söylediği şeyle herkesin wooyoung'a kitlenmesini sağladı.
"Wooyoung'un çantasına bak."
Wooyoung, ondan ayırdığı gözlerini tekrar birleştirdi. Gözleri kocaman olmuş müdüre bakıyordu. Müdür sanki bir zafer kazanmış gibi sırıtıyordu.
"Bütün herkesin çantasını araması gerekmez mi?"
Diye arkadan atladı san. Müdür ona cevap vermeden nöbetçi öğrencinin wooyoung'un çantasından bıçak ve sigarayı çıkartmasıyla sırıtışını yüzünden eksik etmedi.
Herkes tahtadaki wooyoung'a ve çantasından çıkan şeylere kilitlenmişken Wooyoung'da ne olduğunu anlamamış san'a bakıyordu benim değil der gibi.
"Hocam olar benim değil."
"Sigara içmiyor musun sen?"
"içiyorum ama okulda yasak olduğunu biliyo-"
"Okuldaki hocalarla dalga geçilmeyeceğini ve küfür edilmeyeceğini de biliyordun halbu ki."
Wooyoung'un sözünü kesmiş ve büyük bir egosuyla söylemişti.
Müdür sana baktı.
"Hocam ben Wooyoung'u alıyorum, ailesine de haber verildi sizde ders bitince odama gelirseniz sevinirim."
Nöbetçi wooyoung'un çantasını ve içindekileri alırken wooyoung'da bütün bir şaşkınlıkla müdürü takip etti, herkes şok olmuş onlara bakarken sınıftan çıktılar.
•••
Wooyoung müdürün alaycı konuşmalarını bir ders saati boyunca dinliyormuş gibi yapıp bunun ona kim yaptığını düşünüyordu. Yeterince herkesin gözü önündeyken bir de bu eklemişti ve annesi de okula geldiğine göre büyük bir kavga olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
S̶a̶p̶ı̶k̶ Teacher • Ws ✓
Romance"Kalbim, sizi tanıdıktan sonra varlığını belli ettiğini bilmiyorsunuz.." Texting | düz yazı