Wooyoung yine sabahın köründe lanet olası okula gittiği için her zamanki günlük rutini olarak sövüyordu.
"Okulu bulanın da, dersleri bulanın da, sabahın köründe kalkanında amına koysunlar"
"Ne zırvalıyrosun yine?"
Söyleşilerini dıştan söylediğinin farkında değildi ki ona cevap verek kim diye hemen arkasını döndü. Bu aralar arkadaşlarından daha sık görüşüp konuştuğu edebiyattçı San'dı.
Yine bütün havasıyla birlikte yürüyordu. Wooyoung gözünü devirdi ve önüne döndü. San ise ona yetişip yan yana yürümeye başladılar.
"Sabah sabah bu ne sinir."
"Sormayın hocam, sabah kalkmak yük olurmuş insana."
San sırıttı ve elinden eksik olmayan kahvesinden bir yudum aldı. Wooyoung yine farketmişti kahve içtiğini.
"Siz kahveden başka bir şey yiyip içmez misiniz?"
San, içerken yan yan küçük olana baktı.
"Ne o canın mı çekti?"
"Yoo."
San elindeki kahveyi siyah saşlıya uzattı, yine yüzünü dolduran sırıtışını eksik etmemişti. Wooyoung ilk başta tedirginlikle yaklaşsa da san kolunun ağrıdığını söyleyince alıp içti.
"Uykun açılsın, derste uyuma sonra."
Wooyoung, hocasının sert bir duruşu olduğundan acı bir kahve beklemişti karamellli ve bol şekerliden daha çok.
"Zevkiniz güzelmiş."
"Acı kahve mi bekliyordun?"
Aklından geçirdiği şeyi söyleyince bir hayli şaşırdı.
"Evet?"
"Herkes böyle der."
Daha önce birçok kişiye kahvesini vermişti yani?
"Hocam size bir şey sorabilir miyim?"
"Saçma bir şey değilse sor diyeceğim de senin sorduğun soruların saçma olmaması çölde kar olmasından daha düşük."
Wooyoung onu aldırmadan sordu sorusunu.
"Sizin farklı bir kişiliğinizin olduğunu düşünüyorum."
"Nasıl yani?"
"Böyle herkesten sakladığınız..okulda sert bir imaj çizmeye çalışıyosunuz bu normal öğrenciler size karşı saygılı olsun diye ama dediğim şey arkadaşlarınızdan bile sakladığınız bir karakter."
"Woocuk ne diyon?"
"Mesela yunho ve Mingi hocam sizin en yakın arkadaşınız öyle değil mi? Onlardan bile gizlediginiz bir karakter."
"Demeye çalıştığın şey göründüğümden çok farklı bir karakterimin olması mı?"
"Evet, onun gibi bir şey."
San, Wooyoung'a derince baktı.
"işte şuan ki olduğu gibi. Çok garip bakışlarınız var ne düşündüğünüzü anlamak imkansız gibi."
San ona bakmayı kesti ve onu ne döndü.
"Bilmem, olabilir."
"Cidden garipsiniz."
San'nın aklına yunho ve mingi ile nasıl ilişkileri olduğu gelince sırıtmadan duramadı. Acaba bilese ne düşünürdü diye geçirdi içinden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
S̶a̶p̶ı̶k̶ Teacher • Ws ✓
Romance"Kalbim, sizi tanıdıktan sonra varlığını belli ettiğini bilmiyorsunuz.." Texting | düz yazı