Pars'a sert bir şekilde bakıp "Eminim" dedim. Dean şaşırmış bir tonda "Reyna oyun değil bu. Bak biri ölecek" dedi. Pars'da bana şaşırmış bir şekilde bakıyordu. Başımı eymemeye dikkat ederek derin nefes aldım. Kalkanımı indirmiş gibi yapacaktım. "Tamam bir süre sizinle işbirliği yapacağım" dedim. Pars sert bir tonda "Ölene kadar" dedi. Yuh amına koyim. "Hayır Ölene kadar sizinle işbirliği yapmayacağım" dedim. Pars "Neden?" dedi. "Çünkü..." biraz düşündüm "... benim de bir düzenim var hem Nell ve Gökçe'yi görmeliyim." dedim. Dean "Kaçmayacağını anladığımız zaman gider görürsün" dedi. Pars "Kalk artık" dedi. Ona dik dik bakıp ayağa kalktım.
Pars ve Dean önden bende arkalarından gitmeye başladım. Bir üst kata çıktık. Evin 3. Katıydı. Yani giriş katını sayarsak 3. Kat. Bir odaya girdik. Çalışma odasıydı. Pars odadaki masanın arkasındaki sandalyeye oturdu. Dean masanın ön çaprazındaki sandalyeye oturunca bende masanı diğer çaprazındaki sandalyeye oturdum. Dean önümdeki küçük masaya bir bilgisayar koydu. Pars bir dosya verip "Bu dosyada bir barın bilgileri var. Sen o barın güvenliğini kıracaksın" dedi. Kafamı dosyadan kaldırmayıp "Bu iş çok kolay kendi adamınızda yapabilir" dedim. Pars "yapsaydı sana demezdim." dedi. Kafamı kaldırıp şaşkın şekilde Pars'a baktım. "Cidden yapamadı mı?" dedim. Pars onaylarcasına kafasını salladı. Gülmemeye özen göstererek "Bence siz adamı kovun. Bu kadar kolay bir işi bile yapamıyorsa işiniz zor" dedim. Geri dosyaya bakmaya başladım.
Bu barı biliyordum. Nell ve Gökçe gitmişti. Nell ozaman aldatılmıştı. Pars "Hadi göster neler yapabildiğini" dedi. "Bekle bir dakika" dedim. Kafamı kaldırıp Dean'e döndüm "Telefonumu verebilir misin?" diye sordum. Pars "Neden?" dedi. "Bu barın güvenliğini kırmıştım. Tekrar nasıl kıracağıma bakacağım" dedim. Bakmama gerek yoktu. Sadece konumumu bizimkilere atacaktım. Pars, Dean'e baktı. Sonra bana dönüp " sadece 15 dakika" dedi. Yeterdi. Dean ayağa kalkıp odadan çıktı. Pars bana dikdik bakmaya başladı. Kafamı 'hayırdır' anlamında salladım. Dean elinde telefonumla odaya girdi.
Telefonu bana verip oturmak yerine yanımda durdu. Tabi ne yapacağıma bakacaktı. Pars "Arkadaşlarına bir şey atmaman için tedbir" dedi. Plan suya düştü. Birşey anlamamaları için galeriye girdim. Ekran görüntüsünü aldığım bir kaç koda baktım. Telefonu kapatıp Dean'e verdim. Önümdeki bilgisayarı dizime koyup işime başladım.
- - -
Bilgisayarı önümdeki masaya koydum. Dean "Bitti mi?" diye sordu. "Bitti" dedim. Ayağa kalkıp kapıya doğru giderken Pars "Nereye?" dedi. Cehenneme. İç sesimi dinleyip "Cehenneme" dedim. Pars ciddi olmayan bir tonda "Sıcaktır orası. Terleme" dedi. Derin nefes aldım. Odadan çıkıp aşağı kata indim. Odaya girip kapıyı kapattım. Yatağa uzanıp düşünmeye başladım. Sesimi inceltip "Sıcaktır orası. Terleme" dedim. "Sikine koduğum Sanane sıcak olup benim terlemem." sırtımda hissettiğim ellerle ürperdim. Arkamı dönüp baktığımda kimse yoktu. "Cin seninde sikine koyim" dedim. Eller yavaşça saçıma çıktı. Ya kızsa. Mayışıyordum. Yataktan kalkmak istemiyorum ama kalkmalıyım da. Beni mayıştıran ellerden uzaklaşmalıyım. Ayağa kalkıp odanın kapısına giderken bir anda yatağa atıldım. Piç beni tutup yatağa atmıştı.Kalkacağım sıra omuzlarımdan yatağa doğru bastırdı. Yatağın yanındaki komidinin çekmecesi açıldı. Küçük bir defter ve kalem havalanmaya başladı. Yada cin kardeş tutuyordu. Kalem kağıda bir şeyler yazmaya başladı. Yazdıktan sonra defterin yazılı kısmı bana doğru döndü. Baktığımda 'Lütfen uslu bir kız ol ve birlikte uyuyalım.' yazıyordu. Siktir lan. "Defol git" dedim. Kalem yine kağıda bir şeyler yazmaya başladı. Defter tekrardan bana döndüğünde bu sefer kağıtta 'Atarlanma hemen yemeyeceğim seni. Sadece birlikte uyuyacağız' yazıyordu. Bu dalgada geçiyor. "Git başkası ile uyu benim rahatımı bozma" dedim. Yine kalem bir şeyler yazdı ve defter bana döndü. Bu sefer 'Zoru kullanmak istiyorsun. Severim' yazıyordu. "Her gün dibimdesin sikine koduğum bari bu gece rahat bırak" dedim. Karnımda hissettiğim ağırlıkla derin nefes aldım.
"Beni duymadın mı?" dedim. Kalem kağıda bir şeyler yazdı, defter bana döndü 'Duydum ama yazı yazmak yordu' yazıyordu. Üzerimdeki ağırlığı iteleyecekken elleri belimi sardı. Gözlerimi kapatıp derin nefes aldım. Geri açtım. Elinden kurtulmak için hareket etmeye başladım. Daha sıkı tutmaya başladı. Gözlerimi kapatıp uykunun kollarına kendimi bıraktım. Belki çabuk kurtulurdum.
- - -
Ağzıma salatalık attım. Ölüm sessizliği olan masada kahvaltı yapıyordum. Aslında işime de geliyordu. Bu hafta güvenlerini kazanacaktım. Güven kazanmak o kadar kolay değildi. Evet farkındayım ama dışarı çıkacak kadar güven kazansam yeterdi. Tabağıma konulan domatesle koyan kişiye baktım. Altay'dı. Çatalımla alıp onun tabağına koyarken "Domates sevmiyorum" dedim. Altay onun tabağına koyduğum domatesi ağzına attı. Tabağıma dönüp ağzıma peynir attım. Pars odak noktası olmak için öksürmeye başladı.Tabağımdaki son peynir parçasınıda ağzıma attım. Arkama yaslanıp Pars'a bakmaya başladım. Pars herkesin odağı olduğundan emin olunca konuşmaya başladı. "Plana bugün başlıyoruz" dedi. Victor birden konuşmaya başladı "Daha plan hazır değil ki eksikler var" dedi. Pars "Daha fazla erteleyemeyiz. Reyna'da plana dahil olacak. Geri kalan eksikleri de doldururuz bir şekilde" dedi.
Suyundan bir yudum alıp devam etti "Victor ve Altay adamlarla birlikte biriniz ön kapıda, diğeriniz de arka kapıda bekleyeceksiniz." dedi. İkiside kafalarını aşağı yukarı salladı.
Pars, Samet'e dönüp "Samet sen her zamanki gibi barda herhangi bir müşteri olacaksın. Bir şey ters giderse olaya dahil olursun" dedi. Samet "Bir gün sadece Bir gün beni aksiyona kat bee" dedi.
Dean devam etti "Ben ve Reyna çalışan olacağız. Ben garson ve " Dean, bana dönüp "Sen Barmen olacaksın" dedi. Kafamı 'anladım' anlamında salladım.
Dean Pars'a dönüp "Pars'da Samet gibi müşteri olacak ve adamı bir şekilde arka odalara götürecek. Sonrasında Pars adamdan bir şekilde anahtarları aldıktan sonra bana verecek bende odaya girip kasadan belgeleri alacağım" dedi. Adam gay mi. Hem niye Pars yapıyor ki? Önümdeki meyve suyu dolu bardağı elime aldım. Dean'e dönüp ciddi olmayan bir tonda "Adam gay mi?" dedim. Bardaktaki meyve suyunu tekledikten sonra Dean konuşmaya başladı "Evet gay" dedi. Ona 'ciddi misin' bakışlarımı yolladım. Dean 'ciddiyim' bakışları ile bana baktı.
Ayağa kalktım. Pars "1 saate çıkacağız" dedi. "Gerçek kimliğimizle mi planı uygulayacağız" dedim. Pars "Evet" dedi. Ciddi değildi. Odadan çıkıp üst kata çıktım. Odaya girdim. 5 dakika sonra odaya Samet girdi. Elindeki kıyafetleri bana verip "Al bakalım küçük çita" dedi. "Siktirip git" dedim. Samet sırıtıp odadan çıktı. Kıyafetlere baktığımda takım elbiseydi. Yani benziyordu. Tek anladığım erkek kıyafetiydi. Bunlar beni erkek yapmışlardı. Üstümü çıkarıp kıyafetleri giydim. Saçımı düzelttikten sonra aşağı indim. Dean "Geldi küçük adamımız" dedi. Samet "Gay olsam yavşardım size küçük adam" dedi. Samet'e dönüp "Suratın ne kadar beyaz tam kan akıtmalık" dedim. Sonra Dean'e dönüp "Neden erkeğim ya" dedim. Dean "Pars dedi. Neymiş daha az dikkat çekermiş." dedi. "Ha yani kız olsam daha mı çok dikkat çekerim" dedim.
Merdivenlerden inen birer adet Altay ve Pars'la hepimiz oraya odaklandık. Altay sportif giymişti. Altına siyah eşofman ve üstüne de siyah tişört. Pars ise altına siyah çok bol olmayan pantolon, üstüne de siyah gömlek ve siyah deri ceket giymişti. Samet direkt açık mavi kot pantolon ve beyaz tişört giymişti. Dean benim gibi üniforma giymişti. Victor'da siyah eşofman üstüne de gri bol tişört giymişti. Pars "Hadi şu iki çalışanı bırakalım" dedi. Evden çıkıp arabalara bindik.
Pars, Dean ve ben bir arabaya bindik, Altay, Victor ve Samet bir arabaya bindi. Bir arabada korumalar vardı. 3 araç araya mesafe koyarak gitmeye başladı.
Dean kulağına kulaklık takarken konuşmaya başladı "Reyna senin adın Arda Arslan. 19'a yeni girmiş birisin." dedi. Dean'e karşı "Peki sen?" dedim. Dean "Bende Yağız Temir'i oynayacağım. 23 yaşında normal biriyim" dedi.'anladım' anlamında kafa salladım. Dean bana kulaklık uzatıp "Tak bunu" dedi. Elinden alıp taktım. Pars'a dönüp konuştum. "Dikkat et de adamın dikkatini dağıtacağım diye aşık olma" dedim. Beni erkek yapmasına sinir olmuştum. Pars "Ederim" dedi. Sadece 'ederim' demişti. Ona 'hayvansın' bakışlarımı yolladım. Tabi o hayvan olduğu için anlamamıştı. Kafamı cama çevirip yolu izlemeye başladım.
Beğenmeniz dileği ile... ~?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
paranoyak
General FictionBu sıradan bir hikaye değildi. 2 farklı evrende yaşayan tek taraflı bir aşkın hikayesiydi. Tabi tek taraflı mı kalacak yoksa Reyna'da aşık olacak mı belirsizdi. Kaderlerinin ipleri onların elindeydi. Yöneten onlardı.... Ve sonuçlarına katlanacak ola...