Geçmişten Kalan İzler

331 170 136
                                    


Yazım yanlışları için şimdiden kusura bakmayın. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum...

5 Ocak 2004 /Bolu

Almira, pencereden dışarıda yağmurdan kaçmaya çalışan insanları izlemeye dalmışken, ansızın kapı çaldı. Gelenin babası olduğunu düşünerek yüzü düştü. Hemen pencerenin önünden kalkarak, odasına doğru ilerliyordu ki annesi hemen gidip kapıyı açtı. Yanılmamıştı, gelen babasıydı. Daha fazla oyalanmadan odasına gidecekti ki babasının ''Kızım'' diyen sesi onu durdurdu. Yavaşça arkasına döndü ve babasıyla göz göze geldi elinde bir pasta ve hediye paketi vardı. Çünkü bugün Almira'nın doğum günüydü. ''Efendim baba.'' dedi iğneleyici bir sesle. Babası ''Bu gece çok eğleneceğiz.'' dedi. Annesi, kocasının bu dediğini anlamamıştı ama Almira anlamıştı. Zaten bir tek Almira'nın anlayacağı şekilde söylemişti.

Almira, pek üstüne alınmadan önüne döndü. Babasının ve annesinin odasının yolunu tuttu. Odaya göz attı, babasının silah çantasının nerede olabileceğini düşündü. Aklına babasının çalışma odasında olabileceği geldi ve sonunda buldu. Çalışma odasındaydı. Hızlıca çantayı kaptığı gibi kazağının içine koydu ve hemen odasına çıktı. Bunları saklayacak bir yer bile bulmuştu. Yatağının altına saklayacaktı.9 yaşında olan bir kızın aklına en fazla bu gelebilirdi.Almira, silahları sakladıktan sonra sıra evi yakacağı benzine gelmişti. Ama onu bulamayacaktı. Biliyordu. Araştırmaya devam etti. Bütün odalara bakmıştı. Tek bakmadığı yer kilerdi. Kilere girdiğinde gözüne ilk çarpan şey tutuşturucu jeldi. Belki bu işine yarayabilirdi. Bunu da alıp hızlıca odasına çıktı .Bunu da silahların yanına koydu. İşi bitmemişti. Son olarak çakmak .

Bunu kolayca bulabilirdi .Çünkü babası sigara bağımlısı olduğu için yanında her zaman çakmak taşırdı. Salona girdi. Babası uyumuştu. ''Bugün daha derin uyku seni bekliyor baba.'' diye düşündü kendi kendine. Bunları düşünecek zamanı vardı ama her an annesi gelebilirdi. O yüzden elini çabuk tutmaya çalıştı. Hemen babasının cebinden çakmağı aldı.

Babasına baktı. Ne kadar sevmese de gerçekten yakışıklı bir adamdı. Yeşil gözlerini ve beyaz tenini ondan almıştı. Kızıl saçlarını ise annesinden almıştı. Babasına daha fazla bakmadı. Çünkü biraz daha baksa akşamki katliamdan vazgeçebilirdi .Almira, merhametliydi. Ama bir katil merhametli olamazdı. Olmamalıydı.

Daha fazla düşünmeden odasının yolunu tuttu. Odasına girdiğinde çakmağı da yatağının altına sakladı ve uykusunun geldiğini fark etti. Yatağına geçip uykuya daldı. Annesinin onu uyandırmasıyla uyandı Almira.''Kızım kalk herkes seni bekliyor, ne uykuymuş ya seninkisi. Neyse ben kıyafetlerini masanın üstüne koyuyorum, alıp giyersin. Giyindikten sonra beni çağır da saçını yapayım.'' dedi ve dışarıya çıktı.

Almira, annesinin bıraktığı kırmızı, simli ve kabarık elbiseyi giydikten sonra annesini çağırdı. Annesi geldikten kısa bir süre sonra babasıda içeriye girdi ve ''İyiki doğdun güzel kızım benim'' diyerek Almira'nın saçlarından öptü. Almira, babasına bakmaya bile gerek duymadı.Gereksiz birine bakmanın vakit kaybı olacağını biliyordu. Annesi saçlarını balık sırtı ördükten sonra babasının yanından hızla geçerek aşağıya misafirlerin yanına indi. .............................
Pastalar kesildi, mum üflendi, hediyeler verildi ve zamanı geldi. Katliam zamanıydı. Almira ilk önce odasına çıktı tam katliam için gerekli olan şeyleri alacakken ''Merhaba, Almira sen olmalısın.'' diyen bir çocukla durdu. Baktığında esmer, Almira ile aynı yaşta duran bir çocuktu bu. Almira ''Evet'' diye yanıtladı. ''Annen aşağıya gelmeni söyledi.'' dedi çocuk. Almira '' Tamam geliyorum.'' diye yanıtladı esmer çocuğu. Çocuk tam gidecekken Almira ''Adın ne?'' diye sordu çocuk ise Almira'yı ''Emre'' diye yanıtladı.

''Görüşürüz esmer çocuk...'' dedi Almira.''Görüşürüz yeşil göz...'' diye yanıtladı Emre.

Almira aşağıya inmeden önce silahlardan birini yanına aldı.Evde sadece üç kişi vardı. Almira, annesi, babası. Birazdan olacakların farkındaydı Almira. Babası onu odaya koyup yine aynı şeyi yapacaktı...Babası Almira'nın yanına gelip ''Bugün çok eğleneceğiz. Şimdi ben anneni uyutacağım sende odada beni bekle.'' dedi sessiz bir şekilde ve yukarıya çıkarken Almira ''ARTIK HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK BABA!'' dedi ve elbisesinin altına sakladığı bıçağı çıkarıp babasını tam sırtından vurdu.

Almira bunu yaptığına inanamıyordu. Babasını öldürmüştü .Ama eli bile titremiyordu. Almira katil olmuştu ve buna inanamıyordu. Almira babasını öldürmüştü ve annesi her an gelebilirdi.Almira o an hayatını belirleyecek iki yol vardı. 1. Annesini öldürüp aile katliamı yapmak, 2. adalete teslim olmak. Almira 1. yolu seçti. Annesinin uyuduğu odaya çıkıp tek kurşunla annesini kafasından vurdu, canı yanmasın diye.

Almira o an pişman oldu ama ölenin geri gelmeyeceğini biliyordu. O yüzden ağlamanın lüzumu yoktu. Almira hızlıca toparlanıp odasına çıktı ve tutuşturucu jel ve çakmağı yanına alıp aşağıya indi. Babasının cesedi hala orada duruyordu. Almira, babasının üzerine tutuşturucu jel döktükten sonra evin içine de kalan jelden döktü .Almira korkuyordu. O yüzden hızlıca çakmağı çaktı ve evden koşar adımlarla çıktı. Evlerinin zemin katta olması onun için çok iyi bir şeydi. Almira dışarı çıktığı an tek bir şey düşündü.

''Kızını dövmeyen dizini döver'' değil.''KIZINI DÖVEN MEZARINI KAZIR!'' dedi.

KAZICI DAVASI (ARA VERİLDİ!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin