1.BÖLÜM: Kaçırılma

477 11 0
                                    

Arkadaşlar bu kitap benim ilk kitabım. Lütfen anlayış gösterin, ona göre okuyun ve ona göre yorum yapın. Hatalarımı, yorumlarda belirtirseniz düzeltirim. İlk bölümler biraz sıkıcı geçebilir. Hepinize iyi okumalar.

***

Gözüme vuran günes ışığıyla birlikte yüzüm buruştu. Ah, cidden perdeleri kim açtı ? Huysuzca mırıldandım. "Off, şu perdeyi açan bir zahmet geri kapatabilir mi? "

" Kızım, hadi uyan." dedi annem ve beni hafifçe dürtmeye başladı.

"Anne çok uykum var." diye homurdandım ama annem pes eder mi? Tabii ki de etmez. Beni dürtmeye devam etti.

"Bebeğim hadi kalk! Böyle uyumaya devam edersen okula geç kalacalsın! Bugün okul var unuttun mu?" dediğinde kafama dank etti. Bugün; perşembeydi ve okul vardı. Ben hâlâ yatmaya devam edersem ise okula geç kalacaktım. En azından önümüzde ki hafta tatildi. Çünkü ara tatil vardı. Yavaşca doğruldum ve anneme döndüm.

"Tamam anne. Sağ ol beni uyandırdığın için." deyip annemin yanağına sulu bir öpücük kondurdum ve banyoya sabah rutinlerimi yapmaya gittim.

Bir buçuk saat sonra

Kahvaltımı da yaptıkdan sonra kabanımı ve çantamı alıp okula gitmek için Mercedes'ime bindim. Yarım saatlik yolu sonunda tamamladığımda içimden şükürler ettim. Oh be, dünya varmış canım!

Okula sonunda vardığımda yavaş adımlarla sınıfıma doğru yürümeye başladım. Bugün çok yoğun olacaktı.

***

Sonunda dersler bitmişti ve bende eve gidecektim. Arabaya bindim ve arabayı sürmeye başladım. Bugün çok yoruldum valla! Derslerim çok yoğundu!

Yarım saatlik bir yolculuğun ardından eve varmıştım. Eve anahtarla girdiğimde evden ses seda gelmiyordu. Salona doğru yürüdüm. Annem koltukta oturmuş kahve içiyordu. Evde niye kimse yoktu ki?

"Anne babam nerede?"

"Baban odasında biraz dinleniyor."

"Peki Asaf?"

"O arkadaşlarıyla takılmaya gitti. Neredeler? Ne yapıyorlar? Söylemedi."

"Tamam anne. Ben odamdayım. Üstümü değiştireceğim."

"Tamam kızım. Üstünü değiştir, gel. Sonra yemek yiyelim."

Merdivenleri çıktım ve odama girdim. Sıcak bir duş fena olmazdı. Kıyafet ayarladım ve bornozumu alıp banyoya geçtim.

***

Üstümü de giyindiğim göre aşağıya inebilirdim.

Asaf eve gelmiş, babam da aşağıya inmişti. Biraz sohbet ettikten sonra masaya geçtik ve beraber güzel bir akşam yemeği yedik.


***

Okuldan çıkmış tatilimi nasıl değerlendireceğimi düşünüyordum
ve sanırım kafa dinlemek için biraz buralardan uzaklaşmam iyi olurdu. "Acaba tatile mi gitsem?" diye düşünürken önüme kırılan arabayla çığlık attım. Bir bu eksikti! Lanet olsun! Ani bir hareketle frene bastım. Bu kimdi ya? Kapımı açtım ve indim.

"Kardeşim ne yapıyorsun sen ya? Önüme niye arabanı kırıyorsun? Ehliyeti kasaptan mı aldın?" diye sordum sinirle. O kimdi be benim önüme arabasını kıracak? Siyah camlarından dolayı kim olduğunu göremiyordum. Gözüme plakası çarptı.

21 ARM 21

Yirmi bir mi? Sanırım Diyarbakır'ın plaka koduydu. Ne işi vardı Diyarbakırlı birinin İstanbul da? (O sırada Memati Baş: Seni hiç alakadar etmez.) Yavaşca kapısıni açtı ve indi. Bayağı karizmatik biriydi ama hâlâ neden önüme arabasını kırdığını anlamamıştım. Ben ona bakıyorken birkaç araba daha geldi ve durdu. Bu benim ürkmeme sebep oldu.

"Defne Zemheroğlu..." Adımı bilmesini geçtim Zemheroğlu olduğumu nereden biliyordu? Ailem bir sebepten dolayı sahte kimlikle Zemheroğlu değil Yıldırım soy adını kullanıyordu. Ama bu adam benim adımı geç Zemheroğlu olduğumu biliyordu. Ben şaşkınca ona bakarken o sırıtarak bana doğru adım atmaya başladı. Bende ona ayak uydurarak geri geri gitmeye başladım.

"Sen kimsin be? Benim kim olduğumu nereden biliyorsun? Bu adamlar da ki-" daha sorumu bile bitirmemişken o arkamda ki adamlarına işaret verdi.

Ben daha olayın şokundan çıkamamışken, boynumda sert bir baskı hissettim ve bilincimi kaybettim. Son olarak hissettiğim şey ise birinin beni kucağına alıp arabasına bindirmesiydi...

***

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Birkaç bölüm sonra oy sınırı koyacağım. Hepinize iyi günler...

{İntikam Çiçeği} (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin