Arkadaşlar son bölümün son sahnesini değistirdim. Kafanız karışmaması için son paragrafa tekrar bakabilirsiniz. Iyi okumalar!
***
Gözümü açtığımda bir odadaydım ama ben buranın neresi olduğunu bilmiyordum. Yavaşça doğrulduğumda siyah-beyaz bir odada olduğumu fark ettim. Oda bayağı gösterişliydi ve aynı zamanda çok güzeldi.
Başım çok ağrıyordu. Bende kendimi geri yatağa bıraktım. Daha sonra kafama dank etti. BENİM BU ODADA NE İŞİM VAR. Hızla doğrulduğumda başıma giren âni sızı ile kendimi geri yatağa bıraktım. En son olanları düşündüm. Ben okuldan çıkmış, arabamla eve gidiyordum. Sonra... Sonra, bir adam önüme arabasını kırmıştı. Evet bir adam önüme arabasını kırmıştı.
Ben arabadan indiğimde ise etrafa bir kaç araç daha gelmiş, adamın emriyle de sanırım boynuma silahla vurup beni bayıltmışlardı. Beni bayıltıktan sonra ben sabaha kadar uyumuş ve sabah olmuş. Bu kadar uyunur mu?
Ben KAÇIRILMIŞTIM. Cidden ne alaka? Kaçıracak başka kişi mi kalmamıştı? Adam bana şey demişti... Defne Zemheroğlu ama benim Zemheroğlu olduğumu nereden biliyordu ki? Biz sahte kimlik sayesinde, başka bir soyadı kullanıyorduk. Babama nedenini ne kadar sorsam ailevi nedenler diye geliştirmiş, olayı doğru düzgün anlatmamıştı.
Başımda ki sızı azalınca yavaşça ayaklandım. Beni kim, niye kaçırsın ki? Babam beni bulabilir mi acaba? Nasıl bulacaktı ki? Sanki üzerimde takip cihazı var. Telefon falan da yok. Kimseye ulaşamıyorum. Bu çok kötü bir şey. Yalnızlığımı lime lime hissediyordum.
Buradan kaçmam lâzımdı. İlk önce cama doğru yürüdüm ve tül perdeyi kenara çektim. Dışarıda ki onlarca korumayı görünce kaçmam ın çok zor olacağını anladım. Kapıya doğru yürüdüm ve kapının kulpunu elimle kavradım. Yavaşça aşağı doğru indirdiğim de kapı açılmamıştı. Zaten ne bekliyorsam?
Kapıya bir kaç kez vurdum ve "Kimse yok mu? Şu kapıyı açar mısınız? Beni çıkarın şuradan!" gibi şeyler söyledim ama nafile. Ne gelen var ne giden. Bende ümitsiz bir şekilde yatağa geri oturdum. Ne zaman buradan çıkacağım? Ne zaman babam beni bulacak?
Ben düşüncelerimle boğuşurken kapının kilidi açıldı. İçeri bir adam girdi ve yemek bıraktı. Sanki köpeğin önüne ekmek atıyor. "Siz kimsiniz? Beni neden burada tutuyorsunuz? Benimle ne alıp veremediğiniz var? Bırakın beni!"
Ne söylersem söyleyeyim adam bana bakmadan odadan çıktı. Normalde yemezdim ama dün pek bir şeyler yememiştim. Dünkü kahvaltımla duruyorum.
Tepsiye elime aldım ve yemeye başladım. O kadar öldürme yöntemleri arasından zehirleme olanını seçecek değiller ya. Bence beni fidye parası için kaçırdılar. Acaba kaç lira isterler? Offf, niye beni kaçırdılar ki? Gidin daha zengin ve daha soylu birini kaçırın. En azından daha fazla para alırdınız. Bende bu çileye çekmezdim.
Saat dokuz buçuktu yani benim uyanalığı bir buçuk saat olmuştu. Bir buçuk saattir odayı gezmiş, ne var ne yok diye bakmıştım. Hem vaktim geçmiş hem de işime yarayacak bir şey bulmaya çalışmıştım ama nafile. Burada işime yarayacak hiçbir şey yoktu. Bu da demek oluyor ki kaçma şansım da yok.
Ben yatakta otururken odaya benim önüme arabasını kıran adam girdi. Yatağın karşısında ki koltuğa oturdu. Ben ise ona anlamsız bakışlarla bakıyordum.
"Beni neden kaçırdın?"
"Canım istedi."
"Dalga geçme! Beni neden kaçırdın?"
"Karım olman için."
"Ne karısı? Ne saçmalıyorsun?"
"Bir şey saçmalamıyorum. Benim karım olacaksın. Bugün Diyarbakır'a gideceğiz. Diyarbakır'a gidince de ertesi gün düğünü yapacağız ve benim karım olacaksın." dedi karşımda ki adam. Bu adam neyden bahsediyordu? Asla onunla evlenmem!
"Saçma sapan konuşma! Seninle asla evlenmem! Hem ben seni tanımayı geçtim, senin adını bile bilmiyorum. Sen ise bana 'Evleneceğiz!' diyorsun! Ben okulumu bile bitirmeden! Hem de seni sevmiyorum. Bir de sen beni kaç-"
"Tamam kes! Sana fikrini sormadım! Sana 'Benimle evleneceksin!' dedim. 'Benimle evlenmek istiyor musun?' demedim."
"Sen ne saçmalıyorsun? Hangi hakla benim adıma karar veriyorsun?"
"Gelecekte ki kocan olarak."
"Bir de benimle dalga mı geçiyorsun? Seninle evlenmeyeceğim!"
"Emin misin?"
"Emin değilim, Defne'yim. Seninle evlenmeyeceğim!"
"Benimle evleneceksin!"
"Evlenmeyeceğim!"
"Benimle evlenmek zorundasın!"
"Zorundayım? Ne zorunluluğu bu? Hem seninle evlenmezsem en fazla ne yapabilirsin ki?"
"Ailendeki herkesi öldürürüm."
***
Bölüm biraz geç geldi. Yeni bölüme vakit bulamadım. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın! Hepinize iyi günler!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
{İntikam Çiçeği} (DÜZENLENİYOR)
RomanceDİKKAT!!! Bu hikâye yetişkin içeriktir. Küfür, argo, edepsizlik, şiddet ve cinsellik içerir. Ona göre okuyup yorum yapınız. *** !!!DÜZENLENİYOR!!! ***