Selamun aleykümm
Bir süredir beraberiz yeri geldi ters köşelerimle sizi sinir ettim yeri geldi beni Yorumlarınızla güldürdünüz.
Hepinize tekrardan teşekkür ederim💖
Kitabi baştan sona yorumlamanizi istiyorum. Herkes bu cümlenin altına yazabilir mi?
Hadi bölüme gecelimm
******
2 AY SONRA
Mila Umay Ateş
"Gecenin sessizliğinde, bir yaprak düşer gibi hafifçe, ölüm gelir. Fark edilmeden, sessizce, ama bir o kadar da kesin ve net. Hayatın renkleri solarken, ölümün gri tonları her yeri kaplar. Sevdiklerimizin yokluğu, bir boşluk, bir sessizlik yaratır içimizde.
Ölüm, bir ayrılık, bir son değil midir? Sevdiklerimizin ardından kalan, sadece anılar ve bir avuç fotoğraf. Onların gülüşleri, dokunuşları, sözleri... Her biri, kalbimizin derinliklerinde saklı birer hazine.
Bir sevdiğimizi kaybettiğimizde, dünya bir anda değişir. Her şey, biraz daha solgun, biraz daha anlamsız gelir gözümüze. Onların yokluğunda, her adımımızda onları ararız; her gülümsemede, her şarkıda, hatta rüzgarın en hafif esintisinde bile.
Ölüm, hayatın en büyük sırrıdır belki de. Onu anlamak, kabullenmek, hatta onunla barışmak... Bu, her insanın yaşam yolculuğunda karşılaştığı en zorlu sınavlardan biridir.
Ve yine de, ölüm bize hayatın kıymetini öğretir. Sevdiklerimizle geçirdiğimiz her anın, her kahkahanın, her sarılmanın ne kadar değerli olduğunu hatırlatır bize. Ölüm, yaşamı daha derinden hissetmemizi, daha anlamlı kılmamızı sağlar." Diyerek cümlemi tamamladigimda sınıfta bir alkış koptu. Daha taze yaşamıştım bu acıyı bu yüzden de kelimelere dökmek zor olmamıştı.
Evet anlatayım size 2 ayda neler oldu. O gün...
O gün o kadar korkmuştum ki... gerçekten kelimelere dökemiyorum bu acıyı. Sanki sevdiğim adam, hayatımın aşkı, birdenbire bir hayalet gibi kaybolmuş. Onun yokluğunun soğuk nefesi, içimi donduruyor gibi. Nefes almak dünyanın en zor seyiymis gibi.
Ameliyathanenin önünde bekliyordum. Sonra ne oldu bilmiyorum ama Arel öldü dediler ağladım çok ağladım birileri geldi. Biseyler oldu. Nasıl oldu bilmiyorum ama bunlar kabusmuş. Sadece çok kötü bir kabus.
Ameliyathanenin önünde beklerken stresten bayılmışım. Serum takarak odaya almışlar beni. Ve uyandığımda hıçkırıklarla ağlayarak kan ter içinde uyanmışım.
Öldü sandım. Yaşamıyor. Canımdan cam koptu sandım ama öyle değilmiş. Sadece bir kabusmuş.
Uyandığımda Arel ameliyattan çıkmıştı. Annemlere ne kadar gelmeyin desemde o hamile haliyle kalkıp gelmişti. Arelin arkadaşları da burdaydi. Herkesin içinde bir umut, bekliyorlardı. Doktor kötü konusmamisti ama iyide konuşmamızı.
Yalvardım. Kimi görsem yalvardım. Alın beni içeri 5 dakika göreyim. Ölecekse bile bana kırgın gitmesin 5 dakika göreyim diye yalvardım. Sonunda ikna olup aldılar beni içeri.
Fazla tutmayın dediler. Oysa ben ömür boyu onunla kalabilirdim.
Konuştum, anlattım kendimi. Bu beni ne kadar haklı çıkarır bilmiyorum hatta hiç çıkarmaz ama anlattım döktüm içimi. Haykırdım ona onu sevdiğimi. Kalk evlenelim bile dedim lan. Yemin ederim dedim. Hatta çocuk bile yapalım dedim. Ne bileyim bu kısmı da duyacağını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
#ENGELLENDİNİZ
Novela JuvenilHer düğünde oğluna veyahut torununa gelin arayan teyzeler illaki bulunur. Çoğu zaman bulamazlar ama bu sefer farklı. Bizde olayın işine abla girince sonuç zafer mı olacak yoksa her zamanki gibi hüsran mı...