Kamp Günü

301 18 67
                                    

Shou
Sonunda kamp alanına vardık ama Kota ve Aoto her zamanki gibi bi yarış icinde ve eşyalarını bile almadan çekip gittiler aslında eşyalar taşıyamayacağımız kadar fazla değil ben düşerler diye endişeleniyorum gelmisiz dağa taşa yön bilgileri sıfır ama dünya umurlarinda değil "Hey! Gelin eşyalarınızı alın bu kadar seyi kim taşıyacak" elime o sırada tutmadığım birkaç çanta daha aldım ve oraya doğru bi adım attım ama birinin elimdeki çantaları alması ile dönüp yanımdaki kisiye baktim "Shou bu kadar eşya almana gerek yok düşüp bı yerlerini inciticeksin ,hem taşıyamayacağımız kadar eşya da almadık" ah evet Ouzou yan yana yürümeye başladık ve kamp yapicagimiz boş alana dogru ilerledik."ben sadece onlar adına endişeleniyorum aynı senin benim için endiselenmen gibi" bunu söylediğim an Ouzou'nun yanımda kaskatı kesildiğini gördüm"senin için endiselenmedim" Ah bu çocuğa nolmus daha az once bı yerimi incitmemden korkuyodu bı anda yanimdan hızla uzaklasti bugün bi tuhaftı aslında ama son kez arkasından seslendim "Bu dağ havası sana yaramamış soyliyim" ses seviyemden dolayı beni duyduğunu biliyodum ama dönüp arkasına bile bakmadi bende onun pesine takıldım

Ryuuji
"İşte Erika çadır kurmanın püf noktaları"

Kota
Aoto önümde hızla koşarken ona yetisebilmek icin bende hızlandım evet kısaydı ama bu bücür düşündüğümden de hızlı çıktı. Arkasına dönüp aramızdaki mesefaye baktı ve sırıttı, "Çok yavassin Kota" bunu söyledi ama önüne bakmadığı icin dengesi kaybedip düşmesi bir oldu , çocuk zaten kısaydı ve düşünce hiç görünmez oldu ama.Bi dakika Aoto buraya düşmedi ki! İki adımda Aoto nun düştüğü yere bakmaya gittim ve "Ah! Aptal cocuk dusucek yer mi bulamadın" kendi kendime sinirle söylendim.
Aoto iki saattir üstünde koşuşturdugumuz tepenin yanındaki göle düşmüş ama asıl sorun hâlâ yüzme bilmiyo.Anlik bi korku ile hic düşünmeden göle atladim ona öğrettiğim yüzme ile iki metre zor yüzerdi bedenim soğuk suyun içine girer girmez ürperdigimi hissettim ama hemen gözlerimi actim ve suyun içinde Aotoyu aramaya başladım
Evet!İste orda ,ama neden hareket etmiyo neden boğulmamak için çırpınmiyo. Ona dogru yüzdüm ve elini tuttum Aoto'yu karaya çıkarmam gerekiyodu ,elini tutup hızla karaya yüzdüm. Ayaklarim kum zemine basınca Aoto'yu kucağıma aldım ve sudan uzak bı yere taşıdım, onu yere bıraktım ve yanına geçip uyanıp uyanmiyacagina baktım
Hic bi hareket yok ve ben endişelenmeye başladım artık biseyler yapmam lazım ellerimle yuttuğu suyu tükürmesi için göğsüne bastırdım, işe yaradı!Ama hâlâ uyanmadı aklıma gelen şeyle birlikte yerimde kaskatı kesildim.
Bunu yapmam cidden gerekiyo mu? Daha fazla düşünmek istemedim çünkü düşünürsem bunu yapmak istemem ve orda dakikalarca Aoto'nun hareketsiz bedenini izlerdim.Dudaklarimi onunkilerin üstüne bastırdım nasıl yapıldığını bilmiyorum bile ama şu anda ona sûni solunum yapmam gerektiğini hissediyorum (o nasıl oluyosa artik) dudaklarımla ağzını araladigim an altimda yatan çocuğun kıpırdadigini farkettim ve hemen gözlerimi actim.
Tabi gözlerimi açar açmaz bana bakan mavi gözlerle karşılaşmam bir oldu.
Şu an o kadar rezil bi durumdayım ki , keşke yer yarilsa da içine girsen ya da direkt burda can versem hızla geri çekildim ve sağıma dogru bakmaya başladım direkt ona bakicak olursam utançtan can verirdim heralde.Yine de yüz ifadesini ,ne hissettiğini merak ediyodum.Kizmis miydi?Ya da
Hayır böyle hissetmiş olmasi imkansız kendi düşüncelerimden kurtulup belli etmemeye çalışarak ona baktim elleri dudaklarının üstündeydi ama yüzündeki ifadeden hic bisey anlaşılmıyodu. Kısık bi sesle konuştum "A-sey" şu an saçmaliyorum ne diyebilirim ki resmen onu öptüm.
Onu öptüm.
Neden bu düşünce beni iğrendirmiyo? Ah, neler oluyo hic bisey anlamadım kelimeleri zihnimde bi cümle haline getirip tekrar konuşmaya başlıyacaktım ki arkadan Ryuuji'nin sesi geldi " iki saattir sizi bekliyoruz,nerde kaldınız!? VE NEDEN ISLAKSINIZ sizin sorunlarınız hic bitmez mi" bu durumda bide birileri tarafından azarlanmak istiyecegim son şeydi ayağa kalkıp ayni terslikle cevap verdim "Erika ile çadır kurmanı böldüysek kusura bakma, geliyoruz heralde" neden bu kadar sinirli olduğumu anlamamış gibi bakti ve arkasını dönüp yürümeye başladı bizde peşine takıldık ama hâlâ şikayet ediyodu.
"Eşyalarınızı tasimamak için gelir gelmes kactiniz ama çadırlarınızı kurmamak için böyle bisey yapicaginizi düşünmezdim, hem Erika ile ben çadırlarımızı kurduk bile bi tek siz kaldiniz"
"Lütfen Ryuuji sus artık" aynı şekilde bana ters bi bakış atti ve tekrar önüne dönüp yürümeye başladı. Diğerlerinin yanına vardığımda Ouzou'nun yanındaki çadırı alıp kurmaya çalıştım ama bi gözum sürekli Aoto da olunca bu biraz zor oldu ama çocuklardan aldığım yardimla sonunda yapabildim, ama saatlerin ilerlemesine rağmen uykum gelmedi bende gölün kenarına oturup sabahki olaylari düşündüm.Aslinda düşündüğüm an kendinden iğrenirim diye düşünmüştüm ama iğrenmek yerine bambaşka bisey hissediyorum ,ve kesinlikle bunu tekrar yapmak istiyorum.
Sonunda oturduğum çimlerin üstünden kalktım ve çadıra doğru yürümeye başladım çadıra girince diğer tarafta yatan kişiyi göz ardi edip diger kısma yattım göz kapaklarım yavaşça kapanırken izlendigimi hissettim ,ama uyku beni hızla içine çekti ve benim bunları dusunecek zamanım bile kalmadan uykuya daldım.

Gecenin bi yarısi boynumda hissettiğim sıcak hava ile uyandım.Gozlerimi açmak istemiyodum ama bilincim yerine geldikçe üstümdeki ağırlığı farkettim ve sonunda gözlerimi araladım.
Gözlerimi açar açmaz gördüğüm ilk sey sarı saçlardi.Benim sarı saçlarım yokki, ve güneş gibi sarı saçlara sahip bi tek.
Gözlerimi hızla araladim ve kafamı indirip sarı saçların sahibine baktim
AOTO!!!

İlk yazım arkadaşlar umarım begenirsiniz tutarsa devamı gelicek 🥳
Eğer bulabilirsem resim de eklemeyi düşünüyorum ama maalesef yok işte

Kamp Günü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin