CREEPYPASTA TEPKİ

#10#

Tepki: Sevgiliyiz ancak onlar bizi fazla ilgisiz bırakıyor.
*Senaryo şeklindedir.

Red Angel;

Son zamanlarda Rey seni çok boşluyordu. Sürekli barlarda takılıyordu ve fahişelerle yatıyordu. Ayrıca artık bunu katlanılmayacak sıklıkta yapıyordu. Onların sadece hayat kadınları olduğunu, kalbinin sana ait olduğundan bahsediyordu ama hepsi sadece laftaydı. Uzun zamandır yatağına bile uğramamıştı. Bugün onunla konuşacaktın. Konuşmanı kafanda hazırlayıp emin adımlarla Rey'in yanıma gittin.
Maskesini çıkarmış ve masanın üzerine koymuştu. Atıştırmalık yerken bir yandanda koltukta oturmuş televizyondan film izliyordu. Yanında dikildin. Kafasını kaldırdı ve sana baktı.
"Naber bebeğim? Sende mi buradaydın?"
"Evet bende buradaydım. Orospulardan fırsat bulamadığın için yanıma uğramayınca fark etmemen normal."
Rey kafasını kaldırıp bıkkın bir şekilde sana baktı. "Ne diyorsun sen yine?" O an o kadar sinirlenmiştin ki yakasından tutup suratını yumruklamamak için kendini zor tuttun. "Burda sabahtan akşama kadar seni bekliyorum ama sen teşrik edip yanıma bilr uğramıyosun. Eğer böyle devam edersen burda çok kalmam." Kırmızı kafa son söylediğin şeyi duyunca başını dehşetle sana çevirdi. Ayağı kalktı ve tehditkar bir şekilde konuştu. "Bir daha böyle bir şeyi aklından geçirirsen cesedini kimse bulamaz." Kolundan tuttu ve seni yatak odasına doğru sürükledi.

Ticci Toby;

Toby bitkin bir şekilde eve döndü.
Uzun bir görevden geliyordu. Bir kaç yerinde kesik ve morluklar vardı ama şuan hiç kalkıp onlarla uğraşamazdı. Nasıl olsa hissetmiyordu. Onu kapının arkasından izliyordun. Büyük ihtimalle izlediğini biliyordu ancak şu an umrunda değildi. Sadece biraz dinlenmek istiyordu. Yanına gittin "Yaralarını sarabilirim." Cevap yok. "Üstünü değiştirmek ister misin? Yada duş almak? Suyu hazırlayabilirim." Toby sadece kafasını geriye attı ve gözlerini kapattı. Ardından gürültüyle ayağı kalktı ve "Ben ha-hallederim." diyip odasına doğru yürümeye başladı. Resmen seni istemediğini açık ve net şekilde belli ediyordu. Ama böyle gidemezdi. Arkanı döndün ve odasına ilerleyen Toby'ye seslendin. "Neden bana bokmuşum yada düşmanınmışım gibi davranıyorsun ki? Benimle ilgilenmiyorsun bari benim seninle ilgilenmeme izin ver!" Toby durdu. Hafifçe arkasını döndü. "Görevler yü-yüzünden bitkin olduğumu biliyorsun. Yeterince derdim yo-yokmuş gibi beni yorma o-olur mu?"
Yalvarır gibi baktın. "En son ne zaman beraber beş dakikadan fazla aynı yerde bulunduk?"
Toby sana bakmadan konuştu. "Her ş-şeyi senin i-için yapıyorum. Efendi senin be-beni meşgul ettiğini d-düşünüp seni öldürmesin diye fa-fazladan görev alıyorum." Sonra odasına girdi. Aradan bir süre geçti. Toby seni odasına çağırdı. "Kesiklere m-merhem sü-sürer misin?"

Homicidal Liu;

Liu zaten her zaman mesafeli biri olmuştu. Sevgilisine karşı bile. Çoğu zaman sana kaba ve soğuk davranırdı. Bu artık canına tak etmişti. Kıyamet kopsada umrunda olmayacak, bıçağındaki kanları temizleyen Liu'nun yanına gittin. Yanına geldiğini bir kaç metre öteden duydu ve kafasını olduğun yere çevirdi. "Merhaba."
"Nasılsın?"
"Bunu sormak için mi geldin?"
Sinirini ve öfkeni içinde tutamıyordun. "Seni iki haftadır bekliyorum ama asla gelmiyorsun. Ben senin yanına gelsem bile benimle ilgilenmiyorsun!" Bir anda üzerine kustuğun bu öfkeye karşı Liu ifadesiz bir şekilde seni dinledi. Sen bitirdiğinde kafasını çevirip bıçağı temizlemeye devam etti, hiç bir şey söylemedi. Aradan bir kaç gün geçti ama bu günlerde sık sık yanına uğruyordu ve daha konuşkan davranmaya çabalıyordu.

Ben Drowned;

Söylemeye gerek yok Ben video oyunlarına sizden daha çok ilgiliydi. Hayatını buna adamış biri için bu normaldi. Ama her zaman sizi ihmal etmesindende bıkmıştınız. Genelde hep sen onun yanına giderdin. Ama bu sefer onu görmeye uzun süre gitmemiştin. Ne zamam kafasını oyunlardan kaldırıp fark edeceğini merak ettin. Birkaç hafta geçti. Televizyonunun ekranı bir anda çatlamaya başladı ve çatlakların arasından su sızıyordu. Tabii ki de Ben ekranda belirdi. Korkunç sesi ile sordu. "Beni aldatıyor musun?"
Gelir gelmez bunu mu sormuştu?
Sinirlendin ve ona cevap verdin "Yanına geldiğimde benimle ilgilenmediğin için gelmekten vaz geçtim, hepsi bu."
"Hayır ilgilemiyorum. Beraber oyun oynuyoruz ya?" Sabır diler gibi etrafa baktın ve "Ben senin oyun arkadaşın mıyım yoksa sevgilin mi?" Ben sıkılmışa benziyordu ki bir anda kaydoldu. Ondan geriye kalan çatlaklara bakakaldın.
O günden sonra bayağı bir zaman geçti ve böyle olmayacağına karar verip onun yanına gittin. Gittiğinde o farklı gibiydi. Sanki daha az oyun bağımlısı bir hayalete benziyordu. "Beraber dışarı çıkmak ister misin? Bir yerlere gideriz."

Bok gibi oldu.
Ama siz beğendiyseniz oy verebilirsiniz.
Bir dahaki tepki ne olsun yada hangi karakterleri yapayım?