20. sadistim

1.1K 41 35
                                    

neden bilmem yeniden biz olmak konusu az da olsa ürpertmişti beni. 
gerçi kim olsa ürperirdi. 

o kızı Efkar'ın yanında o şekilde görünce kendime hakim olamadım. E, Efkar'a da yüz vermek istemiyordum. neden birbirimize bakıyoruz ki bu şekilde???  

''artık seni sevmiyorum.'' ne?? ne yani? nasıl? kalbim değil beynim konuşuyordu adeta. Ama çaktırmamalıydım. 

''ne?''

''sadece pişmanlık duymanı istemiyorum. seni sevmiyorum da değil aslında. sadece nefret etmiyorum eskisi kadar. buraya da eski günlerin hatırına dost kaldığımızı ve seni affettiğimi söylemek için geldim. yanlış anlama lütfen.''

Bu dediğime pek de şaşırmamış gibi güldü.

''e iyi bari benim de tek niyetim beni affettiğini öğrenmekti. sanırım açıklamanın vakti de gelmiş bulunuyo. sana karşı duyduğum vicdan azabından dolayı yaptım bütün bunları. en azından beni affettiğini öğrenmekti niyetim işte. bu arada az önce gördüğün doktor burcu varya. o da benim sözlüm. çok yakında da evleneceğiz.'' 

''hadi ya'' işte buna inanamazdım. ne ki yani şimdi bu? ters psikoloji...

''aynen işte.'' suratında muzip bir ifade belirdi. ardından gülmeye başladı. 
''ama takma kafana ya nikah şahidim sen olucaksın söz veriyorum.''

sanırım bu bir kabustu. neden işi bok ettin ki sanki Asmin. seni sevmiyorum demek kolay tabii. ya sonrası?

''Sanırım bir şaka yapıyosun. Ama uzatma. gerçi beni de ilgilendirmez ama neyse artık canım size mutluluklar. BURCUYLA! ''

Burcu'ya vurgu yapmamın nedeni aslında hala inanmıyor oluşumdu. ama gayet ciddiydi. 

''o zaman bana bu sabah yalan söyledin.''

''e yani biraz öyle oldu kusura bakma Asmin.'' çok ciddi olmadığı sürece ben onun amirasıydım ne çabuk Asmin olmuştum. daha fazla dayanamadım.

''ahğ! bu da ne içindi??'' attığım tokatın etkisiyle bana hırçın bakışlarını yöneltti. 

''hiç umurumda olmamasına rağmen duygularımı lehine çevirmeye çalıştığın için. ama şimdi ödeştik dostum.''

''pekala sanırım bu kadarına razı olabilirim.... oturmaya ne dersin?'' benim kayamı gösteriyordu. 'benim kayam'.

''aslında biraz yoruldum... sanırım sakıncası olmaz.'' güldü ve benim arkamdan ilerledi. ben kayaya ağır ağır otururken o da ayakta kalmayı tercih etti.

''ne ara tanıştınız da evlenme kararı aldınız?'' çaktırmamak adına arada sahte tebessümler atıyordum. kendimden iğreniyordum. bu bir şaka olmalıydı. asıl mesele daha ne kadar ilerleyeceğiydi.

''çok olmadı zaten küçüklükten beri tanışıyoruz. bu kararı ailelerimiz almış olsa da biz de birbirimize değer veriyoruz. arada yaptığım kaçamaklardan biri olduğun için üzgünüm ama sana fazlasını zaten veremezdim.'' konuyu bize getirmeye bayılıyordu. lanet girsin!!.

''sanırım bunu abartmak zorunda değildin! ne yani basit bir eğlence kaynağı mıydım senin için?? emre de hayaldi yani! sen beni hiç umursamamışsın ki!'' artık sinirlenmiştim.

''hey hey sakin ol Asmin...'' 

''bana Asmin deme!'' artık ağlıyordum.

''neden ağlıyorsun? Asmin Kara nefret ettiği insanların arkasından ağlar mıydı? sana soruyorum Asmin Kara benim arkamdan ağlar mıydı?!!!'' artık o da stemkardı. o da acı çekiyordu. 

IssızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin