6. BÖLÜM

51 6 2
                                    

İnsanların insanlıktan çıktığı yer olan, genellikle okumak dışında her bokun yiyildiği o ortama gidiyordum tekrar.

OKUL...

Daha ilk senemiz olmasına rağmen geldiği hafta sevgili yapan birçok kişi vardı. Saçmaydı. Daha doğru düzgün tanımadığın biriyle nasıl sevgili olunur ki?

Gerçi zaten çoğu boşta kalmamak için sevgili yapıyordu ya. Hani gerçekten seven yok denecek kadar azdı. Bilmiyorum ama sevgili olayları niyeyse bana çok saçma geliyordu. Daha doğrusu ilk senede ki sevgili olayları.

Okula gelişiminin ikinci haftası olmasına rağmen 13 kişiden çıkma teklifi almıştım. Hani güzel olsam neyse. Bir de biliyorlar böyle işlerle uğraşmıyorum gelip bir daha sormaları var ya...

Neyse okulun önünde indiğimde okula öyle bir baktım ki gören de sanar zorla geliyorum.

Şey bir tık zorla olabilir ama.

Yanımdan geçerken geçmiş olsun diyen bir kaç kişiye cevap verdikten sonra sonunda sınıfa ulaşabilmiştim. Gittiğim gibi üzerime çullanan Aren'i saymazsak bence çok havalı bir giriş yapmıştım.

Yani sadece ikimiz de yerdeydik.

"Yah! Aren ne yapıyorsun ya!"
"Seni çok özledim"
"Sırf bir daha bu durumda kalmamak için senin yanından ayrılmayacağım ya bu ne?"
"Sen de varsa şikayet anca şikayet"
"Sanırım sen de biraz mallık seziyorum"
"Başladı yine bu. LAREEN gelsene lan!"
"Lütfen beni bu ilişkinin içinde bulundurmayın.''

Sonunda kalktığımızda sınıfta ki tüm işsizlerin bize baktığını fark ettim. Üstümü başımı sirkeledikten sonra Aren'in kafasına bir tane geçirip sırama kaçtım. Bana saydırarak gelen bir adet Aren'i saymazsak her şey çok iyiydi.

Şey sanırım ağzıma edecek.

"Ben senin ağzına etmezsem şimdi Seol-ji"
"Ya ne yaptım ki Aren?"
"Kafama vurulmasında nefret ettiğimi bilmiyor musun köpek."
"Aaa köpek ne ya! Tıch tıch tıch!"

Bir 15-20 dakika süren kovalamacadan sonra her ikimizde sakinleştik. Aslında dışarıda böyle iki insan görsem ben de gidip onlarla oynardım. Bizim sınıftakiler çok asosyal galiba.
Sınıfta oturmuş kös kös zilin çalmasını beklerken yanımıza Felix ve sanırım bir yine bizim sınıftan bir çocuk geldi.

"Geçmiş olsun Seol-ji. İyi misin?"
"İyiyim Felix teşekkür ederim. Nasılsın?"
"İyiyim teşekkürler. Bak bu Minho."
"Tanıştığıma memnun oldum Minho."
"Ben de memnun oldum Seol-ji."

Aklıma gelen ayrıntıyla hemen Minho'ya dönüp;

"Ee, Minho telefonda sen benimle konuştun değil mi? "
"Evet bendim."
"Peki benimle konuşan diğer kişi kimdi?"
"Ah, o Jeongin. Bizim yan sınıftan"
"Bugün öğle yemeğine beraber gidelim mi?"
"Ciddi misin?"
"Evet. Neden olmasın?"
"Peki gideriz. Ben bizim çocuklara da haber vereyim mi?"
"Sizin çocuklar?"
"E benim oda arkadaşlarım falan ya."
" He çağır çağır gelsinler."
"Tamam o zaman ben gideyim. Görüşürüz."
"Görüşürüz."

Evet. Şimdi ki görevimiz o çocuğun benim gizli yerimde ki çocuk olup olmadığını saptamak.

Hadi görevimiz de başarılar.

Sana geliyorum gülüm adım 1...













HEPİNİZE HELUUUUUUUUUUU.
UZUN BİR ARADAN SONRA GELDİM SONUNDA. FARK ETTİM Kİ BİZİM YURT KUDURUK. ANYWAY NO SIKINTI.

EN SEVDİĞİNİZ KARAKTER KİMDİ SİZCE?

OY ATMAYI UNUTMAYIN LÜTFENN





SADEDİLLİADAM123456

SEVGİLER

WE ARE DUMB/YANG JEONGİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin