Mafyanın Kelebeği 🦋

15.BÖLÜM

Ahu'nun ağzından

"Kaya...

Bu mırıldanışımın devamı gelmedi. Düşünmeye ihtiyacım vardı.Duygularım neydi? Nefret miydi,sevgi miydi,aşk mıydı? Bunları ben bile kendime itiraf etmeye korkuyordum. Karşımdaki elalar tam tersiydi içinde cesur bir aşk vardı evet artık onun aşkını kabullenmiştim ama kendi içimde benzer bir duygu var mıydı acaba?

"Gözler asla yalan söylemez kelebek tıpkı şu an olduğu gibi."

Tam duygularım arasında boğuşuyordum ki bunu bozan bir şey olmuştu. Burnuma keskin bir dışkı kokusu geldi yüzümü ekşittim o sırada Kaya'nın elleri ellerimin üzerineydi.

"Kaya bir koku mu geliyor?"

Bakışları dağıldı o da kokuyu almıştı o sırada kokunun kaynağı ortaya çıktı.

"Miyavv"

Güldüm yavru kedi Kaya'nın üzerine sıçmış sonrada geri annesinin yanına gitmişti.

"Siktir sırası mıydı be kedicik."

Gülmem anırmaya kaydı o sırada milli orangutan ayaklanmış eve doğru gidiyordu. Orangutan gidince salıncak bana kaldı yayıla yayıla yattım bir yandan da çileğimi yedim sonra gözlerin kapanmaya başladı.

Kaya'nın ağzından

Hayatımın en şansız günlerinden birini resmen az önce yaşamıştım. Tam kelebeğim bana hislerinden bahsediyordu ki hiç beklemediğim bir şey oldu.

Elimde büyüyen kedi üzerime sıçmıştı ve bunlar da tam kelebeğim konuşurken eli elimin üzerindeyken olmuştu. Kedi üstüme sıçtığında hemen eve gidip duş aldım döndüğümde kelebeğim elinde çilek kabıyla uyumuştu bu halini yiyebilirdim ama bunu daha sonraya erteledim hava soğuktu üşümesi en isteyeceğim şeylerden biriydi.

Hemen onu alıp odama götürdüm yatağa yatırıp üstümü örttüm sonra yanına uzandım. Kokusunu içime çektim. Kesinlikle böyle güzel bir anı uyumakla harcayamayacaktım. Ama o bağımlısı olduğum koku uyanık kalmama izin vermiyordu ve kokusunu içime çekerek gözlerimi yumdum.

Ahu'nun ağzından 1 hafta sonra

"Asena seni gerçekten geberticem hala çıkmadın mı?"

Bir kedi sıçışıyla kaçtığım derin konuşmanın üzerinden bir hafta geçmişti. Bir hafta boyunca Kaya sürekli konuyu açmaya çalışmış ben ise geçiştirmiştim. Onun dışında pek bir şey olmamıştı klasik kavgalar ve benim her sabah Kaya'ya sülük gibi yapışarak uyanmam. Bunu isteyerek yapmıyordum akşam yatağın en köşesindeyken sabah Kaya'nın kollarında oluyordum.

Bu süreçte Asena da dershaneye gidiyor baya hırslı hazırlanıyordu. Ve şuan nerdeyse öğlen olmuştu ve hanımefendi hala saçlarını tarıyordu ona minik bir uyarıda bulunmuştum tatlı tatlı(!).

Bugünün en önemli olayı okula tekrar başlayacak olmamdı. Kaya çok iyi bir insan (şüpheli) olduğu için telefonumu geri vermişti (!).

Telefonu verirken söylediği cümle manyaklığını ortaya koyuyordu.

"Kelebeğim polisi aramak istiyorsan ara uzun zamandır uğramıyordum zaten. Hem belki benim avukatlığımı yaparsın hiç bu kadar güzel bir avukatım olmamıştı."

Cevabı ise yüzüne çekilen orta parmaktan anlamıştı. Polisi arama planım yattıktan sonra bir süre durulmaya karar verdim fırtına öncesi sessizlik yaratmak için.

Telefonu açar açmaz liseden beri en yakın arkadaşım olan Çağla'dan 1000 tane mesaj cevapsız aramalar ve daha nicesiyle karşılaştım. Aslında arayacaktım tekrar ama okulda konuşmaya karar verdim.